24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İş Bankası Genel Müdürü: Tarımdaki hikâyeyi teknolojiyle değiştirebiliriz

Türkiye iş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, eğer tarımda bir şeylerin değiştirilmesi isteniyorsa çiftçilerin kâr edebilmesi gerektiğini ifade ederek, “Daha az maliyetle daha yüksek verimlilikte üretebilmesi ve rekabetçi bir ortamda ürününü satabilmesi gerekiyor” dedi.

İş Bankası Genel Müdürü: Tarımdaki hikâyeyi teknolojiyle değiştirebiliriz
A+ A-

İş Bankası’nın Dünya Gazetesi işbirliğiyle düzenlediği İş’le Buluşmalar Toplantısı’nın 44.’sü İzmir’de yapıldı. “Tarımda teknoloji ve sürdürülebilirlik” konulu toplantının açılışında İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın yanı sıra İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı İzlem Erdem ve Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar birer konuşma yaptı.

TARIM ARAZİLERİ VE ÇİFTÇİLER AZALIYOR

Hakan Aran, Türkiye’nin tarım ülkesi olma konusunda büyük bir potansiyeli bulunduğunu, bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Tarım arazilerinin ve çiftçilerin azaldığına dikkat çeken Aran, tarımla uğraşmanın her geçen gün çok daha zor ve meşakkatli hale geldiğini ifade etti. Aran, “Tarımda kullanılan tüm girdilerin fiyatlarının arttığı bir ortamda bütün oyuncular, artan fiyatlara rağmen fiyat arttırmakla arttırmamak arasında kalıyor. Çiftçiler, harcadığından daha az kazanması nedeniyle bir sonraki yılı nasıl geçirebileceğini düşünüyor” dedi. Tüm zorluklara rağmen Türkiye’de tarım sektörünün halen cari fazla veren nadir sektörlerden biri olduğunun altını çizen Aran, “Tarımda pek çok şey söylüyoruz, pek çok vaatte bulunuyoruz. Ama sonuçlar, tarımda kesinlikle çok daha fazlasının yapılması gerektiğini gösteriyor” diye konuştu.

ÇİFTÇİ KÂR EDEBİLMELİ

Tarım, teknoloji ve finansı birleştirmek üzere tarımsal teknolojilerde yaratıcı, girişimci gücünü kullanmak isteyen girişimleri bulmak, çekmek, onları çiftçilerle buluşturmak amacıyla Workup Agri adıyla bir hızlandırma programı hayata geçirdiklerini hatırlatan Aran, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Burada özellikle teknoloji aracılığıyla, girdi maliyetleriyle üretim verimliliği konusundaki dengeyi değiştirmeyi amaçlıyoruz. Biz eğer tarımda bir şeyleri değiştirmek istiyorsak, çiftçimizin tarım yaparak kar edebilmesi gerekiyor. Daha az maliyetle daha yüksek verimlilikte üretebilmesi ve rekabetçi bir ortamda ürününü satabilmesi gerekiyor. Teknolojinin değdiği tarımsal üretim alanları hızla artıyor. Teknolojinin desteğiyle tarımdaki hikâyeyi değiştirebileceğimize inanıyorum.”

ÇÖZÜMLER HAYATA GEÇİRİLMEDİ

Tarımın doğal risklerden etkilenmeye son derece açık olduğuna dikkat çeken Aran, doğa olaylarının, iklim değişikliğiyle beraber kuraklığın, yağışların, dolunun, sellerin tarımsal üretimi olumsuz etkilemesinin önüne geçen çözümlerin henüz hayata geçirilmediğini söyledi. Aran, “Bu konuda hikâyeyi değiştirmeye aday ne kadar beyin varsa, onların ürettiklerini alıp çiftçilerimizle buluşturmak bizim ödevimizdir. Hızlandırma programlarının bu konuda çok kıymetli olduğunu düşünüyorum” dedi.

Hakan Aran, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ekonomik olarak iyi bir seviyeye gelmezsek, finansal olarak kalkınmamızı, milli gelirimizi artırmayı başaramazsak tarımda ekonomideki sonuçtan daha öte bir sonuç alamayız. Tarımda ancak ekonomideki iyileşmemiz kadar ilerleyebiliriz. Türkiye’nin ekonomisi belli bir eşiği geçmezse, kişi başı milli gelirimiz belli bir seviyenin üzerine çıkmazsa tarımda kendi başımıza bir hikâye yazamayız. O yüzden ülkemizin kalkınmasıyla tarımdaki kalkınmayı paralel götürmeliyiz. Biz bu konuda üzerimize hangi sorumluluklar düşüyorsa, bu sorumlulukları yerine getirmeye hazırız.”

Tarım iş bankası