Greve devam
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’na üye 4 işletmedeki grevler, Cumhurbaşkanı Kararı ile ertelendi. Birleşik Metal-İş Başkanı Özkan Atar, Anayasa’ya aykırı bu kararı tanımadıklarını söyledi
Birleşik Metal-İş Sendikası'nın Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) üyesi olan dört iş yerinde toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin sonuçlanmaması nedeniyle başlattığı grevler, Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile “milli güvenliği bozucu nitelikte” olduğu gerekçesi ile 60 gün süreyle ertelendi.
Sendika, dün genel merkez binasında grev yasağına ilişkin basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı yapan Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Özkan Atar, kararın Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti. Atar, açıklamada şu vurguları yaptı:
“Sendikamızın örgütlü olduğu 5 işletme grev sürecindedir. 4’ü MESS üyesi olan ve trafo sektöründe bulunan bu 5 işletme şunlar: GE Grid Solutions, Hitachi Energy, Schneider Elektrik, Arıtaş Kriyojenik ile Green Transfo. Bu işletmeden 4’ü MESS üyesiyken Green Transfo ise geçtiğimiz ay MESS’ten ayrıldı.
İŞÇİLERİN TALEPLERİ KABUL EDİLMEDİ
“Yoksulluk sınırının altında düşük ücretlerle çalışan, sürekli reel ücret kaybına uğrayan metal işçilerinin ücretlerinde biraz olsun iyileştirmek, insanca yaşamalarını sağlamak amacıyla yüzde 125 oranında ücret zammı talep ettik. Aylarca süren görüşmelerde MESS bize yüzde 40 oranında ücret zammı teklif etti. Bu oranın anlamı, metal işçilerinin açlık sınırında ve yoksulluk sınırının altında yaşamaya devam etmeleri anlamına geldiğinden anlaşma sağlanamadı.
"Sendikamızın bu süreci masada bitirme çabasına rağmen maalesef talep ve beklentilerimize uygun bir ücret zammı teklifi verilmedi. Bunun yanında, hiçbir talebimiz kabul edilmediği gibi haklarımızı geriye götürmeyi hedefleyen karşı tekliflerle karşı karşıyayız.
“Bugün itibariyle 7 fabrikada bin 600 civarındaki üyemiz grevdedir. Önümüzdeki günlerde 2 fabrikada daha 400 üyemiz greve başlayacaktır. Bütün bu gelişmelere rağmen dün gece yarısı Resmi Gazetede yayımlanan 13.12.2024 tarih ve 9231 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 4 işletmeye bağlı 10 fabrika için grevlerimiz ‘ertelenmiştir.’
"Bu karar bir erteleme değil, yasaklamadır. Çünkü, erteleme grevlerin daha sonra yapılması anlamını taşır. Oysa burada yapılan, “erteleme” adı altında yasaklamadır; çünkü daha sonra yapılması söz konusu değildir.
MİLLİ GÜVENLİĞİ BOZUCU NİTELİK
“Grevlerimizi yasaklama kararının gerekçesi, ‘milli güvenliği bozucu nitelikte’ olmasıdır. Grev yasaklamalarının yapıldığı işyerleri trafo üreten ve ürettiklerinin tümünü de ihraç eden işletmelerdir. Dolayısıyla, bu fabrikaların yurt içine yönelik üretimleri yoktur ve bu nedenle de Türkiye’nin milli güvenliğini bozması söz konusu olamaz.
“Yine grev kararı aldığımız bir başka işletme olan ve MESS üyesi olmayan Green Transfo işyerinde ise grev kararımız yasaklanmamıştır. Dolayısıyla aynı işi yapan bir fabrikada grev milli güvenliği bozarken, bir başka fabrikada ise milli güvenliği bozmamaktadır.
"Diğer yandan çeşitli sektörlerde halen devam eden çok sayıda grev varken üstelik sendikamızın örgütlü olduğu Mersen işyerinde de aylardır grevimiz sürerken yasaklama sadece 4 işletme için yapılmıştır.
"Diğer hiçbir işletme milli güvenliği bozmamakta ama MESS’e üye 4 işletme mi milli güvenliği bozmaktadır? Yasaklanan grevlerin olduğu işletmeler MESS’e üyedir. Bunun anlamı açıktır. Yapılan işlemin milli güvenlikle ilgisi yoktur ve bir sermaye örgütünün korunmasından başka bir anlamı da yoktur.”
195 BİN İŞÇİNİN GREVİ ENGELLENDİ
Metal işçilerinin ilk defa grev yasakları ile karşılaşmadığını aktaran Atar, şu bilgileri verdi:
“2003-2023 dönemi içerisinde toplam 19 ‘Grev Erteleme’ kararı verilmiştir. Bu dönem içinde ertelenen grevlere 195 bin işçi katılacaktı. Bu yasaklar nedeniyle 195 bin işçinin özgür toplu pazarlık hakkını kullanması iktidar tarafından engellenmiştir.
“Yasaklanan grevler arasında bulunan, 29 Ocak 2015 tarihinde 22 işyerinde, 19 Şubat 2015 tarihinde ise 20 işyerinde uygulanmak üzere alınan grev kararı, 30 Ocak 2015 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile ertelenmiş, bu karar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne gidilmiştir.
“Anayasa Mahkemesi, grevin ertelenmesine ilişkin ilk derece mahkemelerinin kararlarında ortaya konan gerekçelerin ilgili ve yeterli olmadığı sonucuna varıldığından Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlal edildiğine karar vermiş ve 50 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetmiştir.
"Daha önce yasaklama yapılan işyerleri arasında bugün yeniden yasaklama yapılan işyerleri de bulunmaktadır. Dolayısıyla, şimdi yapılan yasaklama Anayasa Mahkemesi tarafından hukuka uygun bulunmamıştır.
“Anayasa Mahkemesi; ‘millî güvenlik’ kavramının uygulayıcıların kişisel görüş ve anlayışlarına göre genişleyebilecek, öznel yorumlara elverişli, bu nedenle de keyfiliğe dek varabilir çeşitli ve aşamalı uygulamalara yol açacak genel bir kavram olduğunu ve ölçüsüz müdahalelere yol açabileceğini, karar için ikna edici bir açıklama getirilmediğini, 'İşçilerin grev yaparak işverenleri daha avantajlı bir toplu iş sözleşmesi yapmaya zorlama fırsatını kullanamadığını belirterek, grevin ertelenmesine ilişkin derece mahkemelerinin kararlarında ortaya konan gerekçelerin ilgili ve yeterli olmadığı sonucuna varıldığından Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.'
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI AYKIRI BULMUŞTU
Atar, metal işçilerinin anayasal haklarına sahip çıkacağını ve Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duyulması gerektiğini kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Anayasa Mahkemesi’nin sendikamızla ilgili verdiği kararın yanı sıra Kristal-İş Sendikası’nın2014 yılında yaptığı başvurusu üzerine bir başka kararı da vardır ve bu kararda da grev yasağının Anayasa’ya aykırı olduğu belirtilmektedir.
“Şimdi metal işçileri Anayasa’dan doğan haklarına sahip çıkacak ve Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulayacak ve grevlerini sürdürecektir.
“Grevlerimiz, üyelerimizin kabul edeceği adil bir toplu iş sözleşmesi imzalanıncaya kadar dün olduğu şekliyle sürecektir. Sermaye ve iktidara düşen görev, grevleri yasaklayarak özgür toplu sözleşme hakkını engellemek değil, işçilerin talep ve beklentilerinin gereğinin yerine getirilmesidir.”
‘İŞÇİ SINIFININ EMEĞİNİ YOK SAYMAK’
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da Birleşik Metal İş'in açıklamasına destek verdi. Çerkezoğlu, DİSK'in sosyal medya hesabı aracılığıyla yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Anayasa Mahkemesi daha önceden aldığı kararlarda soyut bir ‘milli güvenliğe tehdit’ iddiasıyla grevlerin ertelenmesini ‘Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlali’ olarak değerlendirmiştir. Grev yasakları Anayasa’ya aykırıdır.
“Nüfusunun dörtte üçü ücret gelirleriyle geçinen bir ülkede, insanca yaşanabilir bir ücret talebiyle hak aramayı ‘milli güvenliğe aykırı’ ilan etmek, toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfının emeğini, çocuklarının geleceğini yok saymaktır. Metal işçilerinin ve Birleşik Metal İş sendikamızın Anayasal haklarına sahip çıkma iradesini selamlıyor, sadece kendi haklarını değil hukukun üstünlüğüne de sahip çıkan metal işçileriyle ve sendikamızla dayanışmayı büyütme çağrısı yapıyoruz.”