Kısa süreli sıcak çatışma kapıda

İtalya'nın ardından ABD, Almanya, İngiltere ve Ürdün de vatandaşlarına “Lübnan'ı terk edin” çağrısı yaptı. Birçok havayolu şirketi Beyrut'a uçuşları hala başlatmadı. Tüm dünya merakla İsrail'in Hizbullah'a vereceğini söylediği askeri yanıtı bekliyor. Tel Aviv ölçüyü kaçırırsa Hizbullah'ın yanıtının da bir o kadar sert olacağı öngörülüyor. Karşılıklı misillemelerin Orta Doğu'yu tümüyle çığrından çıkabilecek potansiyele sahip olması endişeleri artırıyor. Önümüzdeki gün ve saatler önemli gelişmelere gebe.

Reuters'a konuşan İsrailli yetkililer, Tel Aviv'in Hizbullah'a “zarar vermek istediğini” ancak Orta Doğu'yu bölgesel bir savaşa sürüklemek niyetinde olmadığını iddia etti. Bunun çıkarlarına olmadığını savundu. İsrail ordusunun Lübnan Direnişi'yle “birkaç gün sürecek sıcak çatışma olasılığına hazırlandığını” söyledi. Associated Press'e demeç veren bir Batılı diplomat ise "Misilleme olacağı kesin. Ama sembolik olacak. Gösterişli olabilir ancak her iki tarafın da genel bir tırmanışa geçmesi için bir sebep olmayacak." dedi.

PEZEŞKİYAN: CİDDİ SONUÇLARI OLACAK

Lübnan Başbakanı Necip Mikati, İngiltere Dışişleri Bakanı Hon David Lammy ile görüştü. Tüm taraflara tırmanışı önlemek için itidal çağrısını yineledi. Lammy ise endişelerini dile getirerek, “Her ikimiz de bölgede çatışmanın daha da büyümesinin kimsenin çıkarına olmadığı konusunda hemfikiriz." dedi. Yerel kaynaklar, Hizbullah'ın Dış İlişkiler Sorumlusu Ammar Musavi'nin Lübnan Dışişleri Bakanı ile bir araya geldiğini belirtti fakat görüşme hakkında herhangi bir detay paylaşmadı.

İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan, Emmanuel Macron ile yaptığı telefon görüşmesinde, İsrail'in Lübnan'a yönelik herhangi bir saldırısının “büyük hata” olacağı ve Tel Aviv için “ciddi sonuçlar doğuracağı” uyarısında bulundu.

'ABARTACAK BİR ŞEY YOK'

Reuters'e konuşan Amerikalı kaynaklar da Washington'ın İsrail'e Beyrut'u veya ülkenin önemli sivil altyapısını vurmasını engellemek için diplomatik baskı kurduğunu iddia etti. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby ise gazetecilere şunları söyledi: "Kimse daha geniş çaplı bir savaş istemiyor. Hepimiz son on ayda birçok noktada bu topyekün savaş sözlerini duyduk, o zamanlar bu tahminler abartılıydı, açıkçası şimdi de abartılı olduğunu düşünüyoruz."

İSRAİL ORDUSU HAZIR DEĞİL

İsrailli generallerse “gizliden gizliye” ordunun Lübnan'la savaşmak için ideal durumda olmadığını kabul ediyor. New York Times, üst düzey askerlerle görüştükten sonra bazı mühimmat ve yedek parçaların tükenmekte olduğunu ayrıca hep daha az sayıda yedek askerin göreve başladığını açıkladı. Gazete, İsrail ordusu saflarında yaşanan bu sorunlar ışığında Tel Aviv liderliğinin Lübnan'la savaşın genişletilmesine ilişkin açıklamalarını eleştirdi.

İsrail'de yayın yapan Kanal 10'un askeri analisti Roi Sharon, Tel Aviv'in yüz bini aşkın yerleşimciyi kuzeye döndürmek için “bahane aradığını” söyledi. Sharon, Başbakan Benjamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Galant ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi'nin Lübnan'a yönelik tehditlerinin “hiçbir ağırlığı olmadığını” da sözlerine ekledi.

Gerilim cumartesi günü Golan Tepeleri'ndeki bir Dürzi kasabasına düşen roketle zirveye çıkmıştı. Olayda 12 Suriye asıllı çocuk yaşamını yitirmişti. Tel Aviv saldırıyı Hizbullah'ın düzenlediğini ileri sürmüştü. Lübnan Direnişi ise futbol sahasına düşen füzenin İsrail hava savunma sistemine ait olduğunu savunmuştu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell yaptıkları açıklamalarda Hizbullah'tan söz etmemişti.