İşte İlber Ortaylı'nın okunmasını önerdiği 10 kitap
İlber Ortaylı katıldığı programlarda ve röportajlarında kitap önerilerinde bulunuyor. Bizlerde bu kitaplardan 10 tanesini sizler için derledik. Peki İlber Ortaylı hangi kitapları öneriyor? İşte Ortaylı'nın okunmasını önerdiği 10 kitap...
İlber Ortaylı, köşe yazılarında, katıldığı programlarda pek çok farklı alanda kitaplar öneriyor. Bazıları çok bilenen ve sevilen bazıları ise ilk defa okuyacağınız kitaplar olabilir.
Bizlerde sizler için Ortaylı'nın bugüne kadar önerdiği kitaplardan 10 tanesini sizler için derledik. İşte İlber Ortaylı'nın önerdiği o kitaplar...
İŞTE İLBER ORTAYLI'NIN OKUNMASINI ÖNERDİĞİ 10 KİTAP
1. SAVAŞ VE BARIŞ - LEV TOLSTOY
Savaş ve Barış, Rus yazar Lev Tolstoy tarafından yazılmış ve ilk kez 1869 yılında yayınlanmış roman. Roman dünya edebiyatının en önemli başarılarından ve önemli eserlerinden biri olarak değerlendirilir. "Savaş ve Barış" L. Tolstoy'un diğer eseri olan "Anna Karenina" (1873 - 1877) ile birlikte yazarın edebi yaratıcılıkta zirvesi olarak kabul edilir.
2. İNCE MEMED SERİSİ (4 KİRAP) - YAŞAR KEMAL
İnce Memed, Yaşar Kemal'in 1955 ile 1987 arasında yazdığı ve dört ciltten oluşan roman serisidir. Serinin konusu Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında Çukurova'da geçmektedir. Seri, Anadolu halkının geri kalmışlığı, köy hayatının sefaleti ve ağaların tüm yöreye tamamen hakim olması üzerine bu duruma karşı bir isyan öyküsüdür.
Yaşar Kemal, 1947'de serinin birinci romanını yazdı fakat yarım bıraktı ve 1953-54'te bitirdi. Seri son romanının yayımlanmasıyla otuz dokuz yılda tamamlanmıştır. İnce Memed serisi Yaşar Kemal tarafından "Anadolu'nun destanı" olması istenmiştir.
3. ZEYTİNDAĞI - FALİH RIFKI ATAY
Zeytindağı, Falih Rıfkı Atay'ın yedek subay olarak katıldığı I. Dünya Savaşı'ndaki anı ve izlenimlerinden oluşan ve Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşta içine düştüğü durumu ortaya koyan eseri.
Kitabın adı, Cemal Paşa’nın başında bulunduğu 4. Ordu Karargâhının yerleşik olduğu ve Kudüs’e yakın bir tepe olan Zeytindağı'ndan gelmektedir.
4. SEYAHAT JURNALİ - ALİ BEY
Seyahat Jurnali, Direktör Ali Bey'in 1885 ila 1888 yıllarını kapsayan seyahatinin notlarını içeren, gezi yazısı türündeki eseri.
Direktör Ali Bey, bu seyahatinde resmi görevle 1885 yılında İstanbul'dan yola çıkmış ve deniz yoluyla İskenderun'a gelmiştir. Buradan görevini yerine getireceği yerlere gittikten sonra Hindistan ve Mısır üzerinden İstanbul'a dönmüştür.
5. ÇANKAYA - FALİH RIFKI ATAY
Çankaya: Atatürk Devri Hatıraları, Falih Rıfkı Atay'ın Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşamını ve Türk Kurtuluş Savaşı'nı anlattığı anı türündeki eseridir.
6. DİVAN - FUZULİ
Eserlerinde kullandığı dil dönemindeki divan şairlerine göre daha sade, anlaşılır bir Türkçedir. Halk deyişlerinden bolca yararlanmıştır. Bedensel zevklerden ziyade tasavvufî bir aşk, Ehl-i Beyt'e duyulan özlem, ayrılık acısı şiirlerinin konusunu teşkil etmiştir.
7.TİMURLENK - BEATRİCA FORBES MANZ
Avrasya’nın her köşesinde bir kasırga gibi esen Timurlenk, bozkır fatihlerinin sonuncusuydu. Dünya tarihinde ömrünün neredeyse tamamını seferlerde geçirmiş savaşçı-hükümdar karakteri için akla gelen ilk isimlerdendir.
“Kuvveti sonsuz” olarak nitelendirilen ordularıyla 1382’den 1405’e kadar çok geniş toprakların tozunu dumana katmıştır. Delhi’den Moskova’ya, Orta Asya’dan Tanrı Dağları’na, Anadolu ve Toroslar üzerinden Avrasya’ya kadar yeni fetihler için karşısına çıkan güçleri hallaç pamuğu gibi oradan oraya savurmuştur. Şüphe yok ki birçok kadim şehri de yerle bir etmiş, bazılarını ise kudretinden esirgemiştir.
8. İSLAM UYGARLIKLARI TARİHİ - CORCİ ZEYDAN
Lübnanlı Ortodoks bir aileden gelen Corcî Zeydân 19. yüzyılın en önemli İslâm tarihi, dil ve kültürü araştırmacılarından biriydi, İngilizce, Latince, Fransızca, Almanca, İbranice ve Süryanice dillerini öğrenen Zeydân, tarihin dışında Arap dili ve edebiyatı konusunda da birçok eser verdi, İslâm tarihinin, ağırlıklı olarak da Osmanlı öncesi dönemin ele alındığı bu ünlü eserinde Corcî Zeydân, İslâm uygarlığı ve Arap halkları konusunda hayli zengin bir kaynak sunuyor.
Günümüzde klasik bir İslâm uygarlığı tarihi olarak kabul edilen bu kitap, Batı dillerinin yanında, Farsça ve Urduca'ya da çevrildi. Oxford Üniversitesi'nden Türkiye'deki ilahiyat fakültelerine kadar, birçok üniversitede bir asra yakın süredir ders kitabı olarak okutulmaktadır.
9. DOĞU BATI DİVANI - JOHANN WOLFGANG VON GOETHE
Ötüken, okuyuculara dünya edebiyatının en güzîde eserlerinden Doğu Batı Divanı’nı takdim ediyor. Büyük Alman mütefekkir ve şairi Goethe’nin en olgun tefekkür meyvelerinden sayılan Doğu Batı Divanı, Faust ile birlikte, birbirini tamamlayan iki kemâl zirvesinden biri olarak kabul ediliyor.
Faust’un cihanşümûl şöhretine, hakkında yapılmış çok sayıda araştırmaya ve yayına mukabil Doğu Batı Divanı, maalesef Türk aydınlarının dikkatinden uzak kalmış, üzerinde lâyıkıyla düşünülmemiştir.
Hâlbuki Doğu Batı Divanı’nı çok ilginç bir Şark geleneğine dayanıyor: Goethe bu büyük eserini, Hafız, Şeyh Sadi, Nizâmî ve Mevlâna gibi klasik İslam şairleri başta olmak üzere, birçok Müslüman şair, devlet adamı ve nüktedanlarına nazire olarak kaleme almıştı.
O, birçok klasik İslam şairi, devlet adamı, sanatkârı ve mütefekkirini klasik şark şiirinin diliyle değerlendirmiş, onları eserleri ve tefekkür tarzlarıyla Batıya tanıtmaya çalışmıştır; bu açıdan Doğu Batı Divanı, sadece doğuyu ve batıyı değil, Klasik İslam tefekkür ve kültürünü anlayabilmemiz için rehber bir eserdir.
10. OSMANLI VE AVRUPA - HALİL İNALCIK
15. yüzyılın ortalarından itibaren Osmanlı, Avrupa tarihini şekillendirmede çok önemli bir rol oynamıştır. Osmanlı'ya referansta bulunmaksızın raison d'etat, reel politik, güç dengesi ve hatta Avrupa kimliği gibi kavramları açıklamak mümkün değildir. Osmanlı ile Avrupa arasında karşılıklı etkiler aşikâr olduğu halde maalesef bu etkileşim Batı tarihçiliğinde çok fazla dikkate alınmamıştır.
Hristiyan Haçlı geleneği, uzun süren savaşlara bağlı olarak gelişen düşmanlık, kültürel yabancılaşma gibi bazı tarihsel nedenlerden ötürü ve belki de Osmanlı'nın Aydınlanma sürecinin dışında kalması dolayısıyla Osmanlılar Batı tarihçiliğinde genellikle Avrupa ve Avrupalılığın karşıtı ve antitezi olarak ele alınmıştır. Oysa taraflar arasında çatışmadan çok daha fazlası mevcuttur.
Osmanlı Devleti'nin modern Avrupa'yı şekillendirmedeki etkileriyle birlikte Batı tarihindeki yeri ve Avrupa'yla arasındaki siyasi-ekonomik ilişkiler, sosyo-kültürel bir karşılaşma olarak en büyük tarihçilerimizden Halil İnalcık'ın kaleminden, Osmanlı ve Avrupa'da...