İşte sonucu belirleyen ekonomik manzara! Enflasyonu ücretlilere yükleyen programa tokat
Mayıs 2023 seçimlerinden sonraki ekonomi politikaları 31 Mart seçimlerine damga vurdu. Enflasyonla mücadelede fatura ücretlilere kesildi. Aynı oranda servetlerden tasarruf ve fahiş fiyatlamaya müdahale yapılmadı. Yüksek enflasyonun yanına durgunluk eklendi. 9 ay içinde seçim sonuçları tersine döndü
Hazirandan bu yana uygulamaya konan ekonomi politikaları Mayıs 2023 genel seçimlerinin tersine dönmesine yol açtı. “Rasyonel” yöntem olarak dile getirilen politikalarla enflasyonla mücadele yönteminde dar gelirlilerin, ücretli çalışanların ve emeklilerin gelirlerini baskılayacak, iç talebi kısıtlayacak politikalar uygulandı. Ücretli çalışanlar ve emeklilerin önüne kemer sıkma konurken servet sahiplerine kemer sıktıracak gelir vergisi veya enflasyon ortamda fahiş fiyatlamayı önleyecek piyasa müdahaleleri tercih edilmedi.
Ücretli vatandaşlardan servet sahiplerine gelir transferine yol açan bu uygulamalar ise 31 Mart seçimlerinde AK Parti hükümetinin önemli kayıplar yaşamasına neden oldu. Haziran ayından itibaren uygulanan neoliberal ekonomi politikalarla meydana gelen ve dokuz ay içerisinde seçim sonuçlarının değişmesine yol açan göstergeler içinde şunlar öne çıktı:
ENFLASYON DÜŞMEDİ ARTTI
-
Mayıs 2023 seçimlerine girilirken yıllık enflasyon oranı yüzde 38 düzeyindeydi. Enflasyonla mücadele yöntemi olarak seçilen sıkılaştırma politikaları ise çare olmadı. 31 Mart seçimlerine Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verisiyle yüzde 67’lik enflasyon oranıyla girildi.
-
Gıda fiyatları dünyada yüzde 0,7 düşerken Türkiye’de yüzde 71 arttı. Gıdada maliyet üstü fahiş fiyatlamalar yapıldığı yönünde tartışmalar öne çıktı.
-
Mart ayında; TÜİK’in tüketicilerin maddi durum ve genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri ile gelecek dönem beklentileri, harcama ve tasarruf eğilimlerini ölçmek amacıyla hazırladığı Tüketici Güven Endeksi (TGE), iyimser duruma işaret eden eşik değer 100’ün altında 79,4 puandı. Mayıs ayında 91,1 puan ile seçime girilmişti. İktidar partisinin yine önemli mevzi kaybettiği 2019 yerel seçimleri haricindeki tüm seçimlerde TGE 90 puanın üzerindeydi.
-
Hazine’nin toplam vergi gelirlerinin içinde servet sahipliğine göre toplanan doğrudan vergilerin oranı yüzde 34 iken çoğunluğu dar gelirli vatandaşları etkileyen dolaylı vergilerin toplamı yüzde 66 oldu. Ücretli çalışanlardan yapılan tasarruf, servet sahiplerine yansımadı.
EMEKLİ AYLIĞI AÇLIK SINIRININ ALTINDA KALDI
-
Türk-iş’in açıkladığı açlık sınırı 16 bin 792 TL’ye çıkarken asgari ücret 17 bin 402 TL’de kaldı. En düşük emekli aylığı ise açlık sınırının altında 10 bin TL. 2008’de asgari ücretin yüzde 40 üzerinde olan emekli maaşları geriye düştü. Emekliye bütçeden ayrılan pay, yüzde 15 üzerinden yüzde 10’a düştü.
ENFLASYONUN YANINA DURGUNLUK EKLENDİ
-
İstanbul Sanayi Odası’nın hazırladığı İmalat Sanayi PMI (Satın Alma Yöneticileri Endeksi) Haziran ayından bu yana 7 ay boyunca sanayi üretimde durgunluğu gösterdi. Yüksek enflasyon sorununa durgunluk da eklendi. Stagflasyon alarmları çalmaya başladı
-
İsrail’in Gazze’ye saldırılarının başlamasıyla Türk kamuoyu İsrail ile ticarete tepki gösterdi. Türkiye’nin İsrail’e olan ihracatı ise 2023 Ekim ayından sonra İsrail’e ihracat ise yüzde 32,28 artış gösterdi. 2023 Kasım’da Türkiye’nin İsrail’e olan ihracatı 319 milyon 207 bin dolar iken 2024 Şubat’ta 422 milyon 258 bin dolara yükseldi.
KAYBETTİREN PROGRAMDA ‘KARARLILIK’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Bakan Şimşek ise seçim sonuçlarının ardından neoliberal ekonomi politikalarında devam edileceğinin mesajını verdi. Erdoğan seçim sonuçlarının ardından yaptığı konuşmasında Türkiye’nin önündeki seçimsiz dört yılın değerlendirileceğini ve uygulanan enflasyonla mücadele yönteminin 2024’ün ikinci yarısında sonuç vermeye başlayacağını dile getirdi. Cevdet Yılmaz da "Bu yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonla mücadelemizin sonuçlarını belirgin bir şekilde görmeye başlayacağız. Böylece yapılan ücret artışlarının zamanla erimesini önleyecek, kalıcı refah artışı sağlayacağız." ifadelerini kullandı. Bakan Şimşek ise "Eylül 2023'te açıkladığımız OVP'yi güçlendirerek kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Ana hedefimiz olan, enflasyonu kalıcı olarak tek haneye düşürmek için sıkı para, seçici kredi ve gelirler politikasına ilaveten kamuda harcama kontrolü yaparak tasarrufu ön planda tutacağız. OVP'de açıklanan takvime uygun olarak hayata geçireceğimiz yapısal reformlar ile ekonomide dönüşümü gerçekleştirerek verimlilik ve rekabet gücü artışı sağlayacağız. Böylece sürdürülebilir büyüme amacımıza ulaşarak sağlayacağımız kalıcı refah artışı toplumun tüm kesimlerince paylaşılacaktır. Başarıya giden yol azim, kararlılık ve sabır ister. Azimliyiz, kararlıyız, başaracağız." Orta Vadeli Program’ın uygulanmasında kararlı olunduğunu kaydetti.
FİNANS ÇETELERİ GÜVENCE İSTEDİ
Uluslararası finans kuruluşlarının temsilcileri, seçim sonuçlarının neoliberal politikaları etkilememesi yönünde uyardı. ABD Merkezli Goldman Sachs'ın eski Başekonomisti Robin Brooks, sosyal medya hesabında, “Piyasalar Türkiye'deki seçim sonucunu beğenmeyecek. Seçimle ilgili teşviklerin sona ermesini ve ortodoksluğa dönüşü umuyorlardı. Bu sonuç tam tersi bir sinyal gönderir. Piyasalar bunu Türkiye'yi sürekli seçim modunda tutmak olarak görecek. Daha fazla pompalama. Daha fazla devalüasyon…” paylaşımını yaptı. İngiliz ekonomist Timothy Ash isde “Piyasalar Erdoğan'dan enflasyonla mücadelenin devam edeceği, Şimşek ve ekibinin kalacağı konusunda güvence isteyecek.” yorumunu yaptı.