24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İsveç’te hükümet krizi

Sol Parti’nin verdiği gensorunun ardından yapılan oylamayla Stefan Löfven hükümeti düşürüldü. Stefan Löfven hükümeti İsveç’in gensoruyla düşürülen ilk hükümeti oldu.

İsveç’te hükümet krizi
A+ A-
TÜLİN UYGUR / STOCKHOLM

Azınlık hükümeti yaklaşık 4,5 ay süren bir pazarlık sürecinin ardından Sosyal Demokratlar (S) ve Çevre Partisi (MP) tarafından azınlık hükümeti tarafından kurulmuş, Ocak Anlaşması adı altında yapılan bir anlaşmayla Merkez Partisi (C) ve Liberaller (L) tarafından da dışardan desteklenmişti. Ancak kamuoyu yoklamalarında sürekli kan kaybeden ve parti lideri krizi yaşayan Liberal Parti bir süredir hükümetten desteklerini çekecekleri sinyali vermekte ve Muhafazakâr Parti (M), Hıristiyan Demokrat Partisi (KD) ve İsveç Demokratları (SD) adını taşıyan göçmen düşmanı ırkçı partiyle birlikte hareket edebileceğini ima etmişti. Tarihsel çerçevede İsveç’te partiler Sosyal Demokratlar ve Sol Parti’den oluşan “Sol Blok” ile Muhafazakâr Parti (M), Hıristiyan Demokrat Parti , Merkez Partisi ve Liberal Parti ’den oluşan “Burjuva Bloku” olarak tanımlanıyor ancak son seçimlerde üçüncü parti olarak meclise yerleşen İsveç Demokratları da ırkçı ve yabancı düşmanı söylemleriyle yarattığı tehdit ve rahatsızlık nedeniyle dışlanır gibi olmakla beraber “Burjuva Partileri” arasında yerini almış durumda.

UÇLARI ORTADA BIRAKACAK HÜKÜMET

Meclisin hükümeti düşürmesinin ardından Liberal Parti Ocak Anlaşması’nın da geçerliğinin ortadan kalktığını vurgulamakta gecikmedi. Buna karşılık Merkez Parti anlaşmanın öneminin arttığını vurgulayarak meclisin uçları dışarda bırakacak ortada bir hükümetin kurulmasının önemini ortaya koyduğunu belirtti. Burada isim verilmeden bahsedilen uçlar ise Sol Parti (V) ve İsveç Demokratları.

Hükümet krizine yol açan gensorunun sahibi Sol Parti ise yeni hükümeti Sosyal Demokratların kurmasından yana. Hükümeti düşüren krizin sahibi olarak yoğun eleştiri alan Sol Parti, gensoru istemelerinin doğru olduğunu savunmakta. Ev kiralarının ve kira artışlarının kurallara bağlı olduğu İsveç’te özellikle şehir içi gibi talep yoğun bölgelerde serbest bırakılmasının Ocak Anlaşması'nda yer almasını hiçbir şekilde kabul etmeyen Sol Parti’ye göre Löfven hükümeti burjuva partilerinin kriz yaratma baskısıyla giderek orta ve hatta sağ politikalara yöneldi. Sol Parti, bir hafta içerisinde Löfven’in sorunu çözebileceğini ve yeni hükümeti kurabileceğini, kendilerinin asla İsveç Demokratları'nın da destekleyeceği bir burjuva hükümetinin kurulmasına onay vermeyeceklerini açıkladı.

Uzun zamandır çalışmalar yapan ve korona salgını sürecinde de sıkça hükümeti eleştirerek ülkeyi kendilerinin daha iyi yöneteceğini ileri süren Muhafazakar Parti ise yeni hükümeti kurmak için görev beklemekte.

Hükümetin düşürülmesi pandemi kıskacında “Yaz Gündönümü Şenlikleri”ne hazırlanan İsveç’te soğuk duş etkisi yarattı. Bundan sonraki süreçte olacaklar ve tahminler gündeme damgasını vurmuş durumda.

LÖFTEN BELİRLEYİCİ OLACAK

Yol haritasını Löfven hükümetinin tutumu belirleyecek. Öncelikle Löfven istifa ederse, meclis başkanı partilerle görüşmeler yaparak hükümet kurma olasılıklarını araştıracak ve yeni başbakan önerisini sunacak. Bu süreçte yeni hükümet kurulana kadar Löfven hükümeti “geçiş hükümeti” olarak görevde kalacak. Löfven’in 3 ay içerisinde yapılmak üzere olağanüstü seçim ilan etme yetkisi de var. Bu durum Eylül 2022’de olağan seçimlerin yapılacağı İsveç’te üst üste iki seçim anlamına gelecek. Stefan Löfven’in en geç 29 Haziran’da rotasını bildirmesi gerekiyor. Tüm İsveç “önümüzde bir hafta var ve ben bu krizi yönetebilirim, ülkenin hükümetsiz kalmaması için görüşeceğiz, farklı yollar deneyeceğiz. Eğer çözüm bulamazsak olağanüstü seçim bir alternatif, ancak henüz kararımızı vermedik ve mevcut durumdan başlayarak çalışmalarımızı hızlandıracağız.” diyen Löfven’in kararını beklemekte.

2018 yılında yapılan bir araştırmaya göre İsveç’te yüzde 24 oranında göçmen kökenli bulunurken İsveç meclisinde bu oran yüzde 11,5. Meclisteki iki partinin ise başkanları göçmen kökenli ve kadın. Bu kadınlardan biri olan Sol Parti lideri Nooshi Dadgostar ailesi siyasi baskılar nedeniyle sığınma almış İran kökenli bir politikacı. Diğeri ise Liberal Parti lideri Burundi kökenli Nyamko Sabuni.

İsveç hükümet