İtalya İpek Yolu'ndan sapıyor
İtalya'nın "İpek Yolu" olarak da anılan "Kuşak ve Yol Girişimi"den ayrılma kararı gündemde. İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Li Çiang g20 Zirvesi'nde bir araya geldi
YİĞİT SANER
G20'nin ana temalarından biri, İtalya'nın Pekin'le ticareti kolaylaştırmak amacıyla çok sayıda altyapı ve ticari yatırımı öngören "İpek Yolu" iş birliğinden (Kuşak ve Yol Girişimi) çekilmeye karar vermesinin ardından Çin ile ilişkilerin nasıl olacağı meselesiydi. İtalyan kaynaklarına göre Başbakan Li Çiang ile yapılan toplantı olumlu geçti.
İki lider arasındaki görüşmenin ardından İtalyan Başbakanlık Ofisi yayımladığı bildiride, “Her iki ülke Başbakanları arasında gerçekleştirilen bu ilk temas, karşılıklı ve uluslararası ana meseleler üzerine Roma ve Pekin arasındaki diyaloğu sağlamlaştırma ve derinleştirmeye yönelik ortak niyeti ortaya koydu.” denildi.
GİORGİA MELONİ VE Lİ ÇİANG GÖRÜŞMESİ
İtalya'nın İpek Yolu'ndan ayrılacağı konusunda artık pek fazla şüphe kalmadı. Otomatik yenilemenin tetiklenmesini önlemek için 2023 Aralık ayına kadar Parlamento onayına ihtiyaç duyulacak olsa da aslına bakılırsa bu karar çoktan alınmış gibi görünüyor. Özellikle 2004 yılında iki ülke arasında kurulan stratejik ortaklıkla başlayan ve İtalya'nın Kuşak ve Yol Girişimi'ne katılmasıyla ivme kazanan olumlu ilişkilerin zarar görmesinden endişe eden Roma için bu meselenin ikili diplomasiye ve ekonomik antlaşmalara yansımaması büyük önem taşıyor. Bu yüzden İtalya tarafından bakıldığında, Giorgia Meloni ve Li Çiang'ın G20 çalışmaları sırasında yaptıkları görüşme büyük anlam ve önem kazanıyor.
Başbakan Meloni, Çinli mevkidaşıyla yaptığı görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında, Kuşak ve Yol Girişimi'nden ayrılsalar da ikili ilişkilerin artarak sürmesini umduğunu ifade etti: “Bu toplantının atmosferinden çok memnun kaldım. İpek Yolu'ndan söz ettik ama sadece bu değil. Çin ile stratejik bir ortaklığımız var. Kuşak ve Yol Girişimi hakkında konuştuk ama ilişkimizi yeniden inşa etmeye yönelik tek unsur bu değil. Son yıllarda İpek Yolu'nun bir parçası olmadığı hâlde çoğu zaman bizden daha avantajlı sonuçlar elde eden diğer Avrupa ülkeleriyle Çin'in kurduğu ilişkiler de bunu gösteriyor. Henüz bir tarih yok ama en kısa zamanda Çin'e gitmeyi umuyorum. Ancak ikili iş birliğimizin geleceği hakkında daha fazla bilgiye sahip olduğumuzda bunu yapmanın daha mantıklı olacağını düşünüyorum. [...] Akılcılık her zaman kazanır, bu sefer de işlerin böyle gideceğine inanıyorum. Avrupa'da İpek Yolu'nun bir parçası olan tek ülke bizdik ama diğerleri genellikle ticaret ve yatırımlar açısından daha iyi ikili ilişkilere sahip olmayı başardılar.”
İTALYA’NIN TERCİHİNDE ABD BASKISININ ETKİSİ
Pekin'in endişeleriyse başta İtalya'nın bu tercihinin ABD baskısıyla şekillenmiş olabileceği gerçeği olmak üzere pek de az değil. İtalya'nın girişime katılması Batılı ortakları ve özellikle ABD tarafından hoş karşılanmamış ve Washington ile Pekin arasındaki ilişkilerin giderek kötüleşmesiyle birlikte hoşnutsuzluk ve İtalya üzerindeki baskı daha da artmıştı. İtalyan Dışişleri Bakanı Antonio Tajani 3 Ekim'de Pekin'e yaptığı ziyarette, İpek Yolu'ndan umdukları ekonomik sonuçları elde edemedikleri için ayrılmak istediklerini söylemiş; 2022'de Fransa ve Almanya'nın Çin'e yaptığı ihracatın sırasıyla 23 ve 107 milyara ulaştığını, İtalya'nınsa 16,5 milyarda kaldığını ifade etmişti. Çin Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü Avrupa Çalışmaları Bölümü Direktörü Cui Hongjian, Global Times'a konu hakkında yaptığı açıklamada bir yandan Roma'nın Kuşak ve Yol Girişimi'nden ayrılarak Batılı ortaklarına ana akım siyasete geri döndüğünü kanıtlamak istediğini ileri sürerken diğer yandan da Tajani'nin sözünü ettiği ticaret açığı meselesine değindi: “Ticaret açığıyla mücadele ederken piyasa kurallarına saygı duymalıyız. İtalyan ürünlerinin Çin pazarında ne kadar avantajı var? Bu, Çin Hükümeti'nin veya Kuşak ve Yol iş birliğinin sorunu değil ve bunu onlar da anlıyor.”
İKİLİ İLİŞKİLERİ BOZMAYAN STRATEJİ
Çin Başbakanı Li Çiang ise G20'deki ikili görüşmeler sırasında Meloni'ye, İpek Yolu'nun İtalya'ya getirdiği avantajları vurgulamaya çalışmakla kalmadı ayrıca Çin ile İtalya arasındaki sağlıklı ve istikrarlı ilişkinin "Her iki ülkenin ortak çıkarlarıyla uyumlu ve her ikisinin de büyümesi için gerekli olduğunu" da ekleyerek, Pekin'in “Çinli şirketlerin İtalya'da yatırım yapabilmesi ve gelişebilmesi için İtalya'nın adil, eşit ve ayrımcı olmayan bir iş ortamı sağlaması” gerektiği yönündeki isteğini yineledi ve “Kaliteli İtalyan ürünlerine daha fazla olanak yaratarak Çin pazarına girmelerini sağlamak için piyasaya erişim olanaklarını arttırmaya devam edeceklerini” de belirtti. Li Çiang'ın verdiği bu olumlu sinyale paralel olarak bazı Çinli uzmanlar, Roma'nın geri çekilmesini takiben Çin-İtalya ilişkilerinde büyük bir gerileme olup olmayacağının iki taraf arasındaki görüşmelerin nasıl ilerleyeceğine bağlı olduğunu ancak bu etkinin ikili ilişkiler açısından temelde zararlı olmaması gerektiğini öne sürdüler.
İtalyan Hükümeti, 2023 Ekim ayında stratejik girişimin onuncu yıldönümünü kutlayacak olan Çin liderliğine ve Şi Cinping'e büyük saygı göstererek, tartışmalardan uzak, ikili ilişkileri bozmadan yumuşak bir çıkış stratejisi güdüyor. Kesinlik kazanan bir başka konuysa iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın yirminci yıldönümü kutlaması vesilesiyle 2024 yılında İtalyan Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'nın Pekin'e yapacağı ziyaret. Fakat 2024 yılında her iki ülkeyi de ilgilendiren bir başka konu daha var: Marco Polo'nun 700. ölüm yıldönümü sebebiyle Ocak 2024'te yapılacak etkinlikler. Başbakan Meloni'nin Kuşak ve Yol Girişimi'nin onuncu yıldönümünde Pekin'de olup olmayacağıysa henüz belli değil.
Kısacası İtalya'nın Çin'le ilişkilerde benimsemek istediği reçete açık: Bir yandan İpek Yolu'ndan vazgeçmek diğer yandan Pekin'le ilişkilere zarar vermemek için “Ejderha” ile ilişkileri üst düzeyde tutmayı sürdürmek ve yeni iş birlikleri oluşturmak. Gerek Çin gerek İtalyan basınından gelen ilk sinyallerse iki ülke arasındaki mevcut ilişkilerin her iki tarafın yapıcı tavrı sayesinde büyük bir zarar görmeyeceği yönünde.