Akşener’den HDP’ye yeşil ışık
Akşener, Altılı Masa’nın, HDP ile el altından ittifakına yeşil ışık yaktı. İçinde yer aldığı ittifakın cumhurbaşkanı adayının HDP ile bir araya gelebileceğini savunan Akşener geçmişte de çok kez HDP’ye sıcak mesajlar vermişti. Akşener’in HDP’ye ılımlı yaklaşımı partisinde istifalara neden olmuştu
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, önceki akşam Habertürk TV canlı yayınında kendisinin de oturduğu Altılı Masa’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile görüşebileceğini söyledi. Akşener, Fatih Altaylı’nın programında içinde yer aldığı ittifakın cumhurbaşkanı adayının terör örgütü PKK’nın siyasi ayağı HDP ile bir araya gelebileceğini, “Türkiye'de siyasi partilerin birbirleriyle olan ilişkilerine her bir siyasi parti saygı duymak zorunda” sözleriyle savundu. Böyle bir durumun kendilerini ilgilendirmeyeceğini aktaran Akşener, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’dan da “Mithat Hoca” diye bahsetti.
Akşener, “Masada HDP yok. Asla masaya gelemez, sonrasında da gelemez… Bakanlık vesaire, şu, bu gibi alışveriş olması mümkün değil.” dedi. Oysa geçen ay ilan edilen Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nde HDP’nin siyasi talepleri de yer almıştı. Akşener’in HDP’ye yönelik yakın geçmişteki ılımlı mesajları partisinde istifalara neden olmuştu.
‘BİZİ İLGİLENDİREN BİR DURUM YOK’
Meral Akşener, HDP konusuna nasıl baktıklarını şöyle izah etti: “Türkiye'de siyasi partilerin birbirleriyle olan ilişkilerine her bir siyasi parti saygı duymak zorundadır. Biz, bugüne kadar buna saygı duyduk. Yani X partisinin Y partisi ile olan ahbaplığına veya görüşmemesine, öbürünün öbürüyle olan durumuna, tutumuna saygı duyduk. Biz kurumsal sistem üzerinden ne AK Parti'ye yani 'ey AK Partili sen niçin bunlarla görüştün?' demedik. Diğer partilere de demedik… O masada HDP yok. Yani Mithat Hoca'nın söylediğine göre kendileri de ikrar ediyor ama zaman zaman HDP yöneticilerinden farklı farklı söylemler oldu ve ben o söylemlerin her birinin bu ucube sistemin devamı için o ateşe odun atmak olduğuna inandım. Dolayısıyla bu böyle bir sağduyunun devam etmesi ve derinleşmesi gerekiyor. Ama bakanlık vesaire, şu, bu gibi alışveriş olması mümkün değil, bunu netlikte söyleyeyim. Bakın diyalog başka bir şeydir, CHP diyebilir ben onu anlayışla, çok da saygıyla karşılarım veya diğer paydaşlarımız da Millet İttifakı'nın diyebilirdi, onu da çok saygıyla karşılardım… Benim itirazım da olmazdı, yani itirazım derken o masadan kalkardık biz… Dediğim gibi bu Cumhuriyetin değerleri önceliğimdir. Bizi ilgilendiren bir durum yok. Asla getiremez, sonrasında da getiremez.’’
‘KÜRT HAREKETİNİN TEMSİLCİSİ’
Akşener, 2018 seçimleri sonrasında HDP’yi tanımlarken, “Kürt siyasi hareketinin temsilcisi” nitelemesini yapmıştı. Terör suçlarından tutuklu bulunan Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dışarıda olsa eşi Başak Demirtaş ile birlikte Meral Akşener'e kahvaltıya gidebileceğini söylemiş; Akşener ise Demirtaş’a şöyle yanıt vermişti: “Güneydoğu’da şöyle bir gelenek var, kan davalınız bile olsa kapınızı çaldığı zaman içeri alırsınız. Evin en yaşlısı tarafından karşılanır. Sonra kapıdan çıkıp gittikten sonra davanız devam eder.”
Akşener aralık ayında Medyascope kanalına verdiği röportajda PKK ile yürütülen açılım sürecinin değerlendirilemediğini dile getirmiş, “Federasyon” ve “çift unsurluluk” gibi taleplerin konuşulabileceğini ifade etmişti: “Kürtlerin, oransal olarak büyük çoğunluğu bunun içinde. Eziyetleri var, problemleri var, talepleri var. Onlara saygı duyulur, o başka bir şey. ‘Çift unsurluluk’ isteniyor mu istenmiyor mu? Yarın ‘ayrı bir devlet’ isteniyor mu istenmiyor mu? ‘Federasyon’ isteniyor mu istenmiyor mu? Abdullah Öcalan’ın fi tarihinde söylediği bir şey var: ‘Biz büyük hatalar yaptık’... Bunlar bu ülkede konuşuluyor mu? Konuşulmuyor. Neticede, dönüyoruz bireye. Eğer Ruşen Bey Kürt ise, ‘Ne istiyorsun kardeşim?’, ‘Sen ne istiyorsun Meral?…’ İşte işin ‘Nasıl yani?’ kısmı bu.”
HDP’NİN TALEPLERİ ALTILI MASA’NIN METNİNDE
CHP, İYİ Parti, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti'den oluşan Altılı Masa, 30 Ocak 2023'te seçim vaatlerinden oluşan Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni duyurdu. Metinde, HDP’nin talepleri de Altılı Masa’nın kaleminden ifade edildi.
‘KAYYUMLARA SON VERECEĞİZ’
PKK adının hiç geçmemesi dikkat çekti. ABD ve AB’nin “ifade özgürlüğü” adı altında PKK’ya nefes aldırma amacıyla Türkiye’nin terörle mücadele yasalarını değiştirmesini istediği bilinirken metinde, “Terörle mücadelede, Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası örgütler bünyesinde kabul edilen belgeleri ve alınan kararları dikkate alan bir yaklaşım sergileyeceğiz.” taahhüdünde bulunuldu.
FETÖ ve PKK ilişkileri nedeniyle kamu görevinden el çektirilenler için yapılan düzenlemelere ilişkin, “Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamelerinden kaynaklanan mağduriyetlere son vereceğiz.” cümlesi yer aldı. Altılı Masa'nın vaatleri arasında, İçişleri Bakanlığının teröre destek veren ya da yolsuzluk yapan belediyelerde görevden uzaklaştırma ve kayyum atama yetkisini kaldırmak da sunuldu. “Yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını yok sayan kayyum uygulamalarına son vereceğiz.” denildi. “Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki aşırı vesayetine son vereceğiz.” vurgusuyla merkezi-yerel yönetim ayrımı yapıldı ve “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı” benzeri bir yaklaşım sergilendi.
BÖLÜCÜLÜĞE ÖVGÜ İYİ PARTİ’Yİ DAĞITTI
AKŞENER’İN diline yansıyan HDP’ye olumlu bakış, CHP ve Millet İttifakı üzerinden yan yana gelmeye rıza, İYİ Parti’de istifalara yol açmıştı. Üst düzey yöneticiler Emekli Tuğgeneral Ali Aydın, Emekli Emniyet Müdürü Mehmet Fatih Eryılmaz ile milletvekilleri İsmail Ok ve Tamer Akkal partiden bu gerekçelerle ayrılmışlardı. İl ilçe başkanlıkları ile gençlik kollarında da çok sayıda istifa yaşanmıştı. İYİ Parti Kurucular Kurulu ve Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi ve Genel Başkan Başdanışmanı, ‘Yörük Ali Paşa’ lakaplı, E. Tuğgeneral Ali Aydın, “Seçim sonrası 26 Haziran 2018 tarihinde GİK Toplantısı akabinde Sayın Meral Akşener yapmış olduğu basın açıklamasında, ellerinde şehit kanı bulunan HDP'yi 'Kürt Siyasi Hareketinin Temsilcisi' olarak nitelendirmesi hem yüce Türk milletini hem de yüce Türk devletine gönülden bağlı Kürt kardeşlerimizi derinden yaralamıştır. Ne yazık ki bu talihsiz açıklama da şahsım gibi terörle mücadeleye yıllarını vermiş birisi adına bardağı taşıran son damla olmuştur.” demişti.
‘ADAY ÇIKARMAYARAK İTTİFAKA DESTEK’
E. Emniyet Müdürü Mehmet Fatih Eryılmaz, 2018’de yazılı olarak yayınladığı istifa gerekçesinde, Akşener’den HDP ve Demirtaş’la ilgili sözlerine düzeltme istediğini, talebinin gerçekleşmediğini duyurmuştu. İYİ Parti'den istifa edip AK Parti’ye geçen Manisa Milletvekili Tamer Akkal, “Bir Türk milliyetçisi olarak terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı olan partinin birçok büyükşehirde aday çıkarmayarak bu ittifaka destek olacağını açıklaması, daha önceden düşündüğüm İYİ Parti'den istifa kararımı bugün netleştirmeme sebep olmuştur.” cümlelerini kurmuştu. Yine İYİ Parti'den istifa edip AK Parti’ye geçen Balıkesir Milletvekili İsmail Ok’un da seçimlerde CHP üzerinden HDP ile kurulan örtülü ittifaka tepkisi nedeniyle partiyi bıraktığı öğrenilmişti.
‘OY DEVŞİRME KAYGISI’
Daha önce istifa eden kurucu isimlerden Prof. Dr. Özcan Yeniçeri, Akşener’in HDP’ye yönelik sıcak tavrını Aydınlık’a değerlendirdi. Hükümetin HDP’yi kapatmamasının da bu yaklaşımda payının olduğunu söyleyen Yeniçeri şöyle konuştu:
“Yalnız Meral hanımın söylediklerine değil HDP ile ilgili davanın neden bu kadar sürüncemede kaldığını, hala neyi beklediklerini de aslında tartışmak lazım. Siz iktidar olarak onu seyrediyorsunuz. Diğer partiler de bunu kendi çıkarları doğrultusunda kendi lehlerine kullanmaya çalışıyorlar. Her iki tarafta bir takım oy devşirme kaygısıyla ülkenin geleceğini ikinci, üçüncü plana atıyor. Buna topyekun millet olarak karşı çıkması lazım. Sayın Akşener'in ifadesi de bir takım şeyleri ürkütmemek ya da bazı mutabakatları tehlike altına atmamak amacıyla bir çıkış olarak ifade ediliyor. Yarın terör yeniden can almaya başlarsa bunun hesabını herkesten bu milletin sorması bekleniyor.”
SAADET PARTİSİ’NE GÖRE HDP’NİN TALEBİ ‘REFAH’
SAADET Partisi Sözcüsü Birol Aydın, Akşener’in hemen ardından konuk olduğu Habertürk TV canlı yayında Kılıçdaroğlu’nun HDP’yi ziyaret edeceğini duyurdu. Aydın, ziyaret etmemesinin büyük bir eksiklik olacağını sözlerine ekledi. Meral Akşener'in HDP’yle ilgili açıklamaları sorulan Aydın, “Sayın Kılıçdaroğlu, 13. Cumhurbaşkanı olarak 85 milyonun cumhurbaşkanı olacak. Pek tabii olarak, yarından itibaren -şu anda planlanıyor- her kesimi, siyasi partileri, STK'ları ziyaret edecek. Bu siyasi partilerden birisi de HDP'dir. Elbette ziyaret etmesi gerekir. Ziyaret etmemesi büyük bir eksiklik olur” dedi. Aydın, “HDP, adaylığı desteklemek için taleplerde bulunursa, bu talepleri Altılı Masa değerlendirmeli midir yoksa Sayın Akşener'in dediği gibi bunlar masaya asla teklif edilmez mi?” sorusunu “HDP'nin talep edeceği şeyler ülkede özgürlüktür, adalettir, refahtır.” cümleleriyle yanıtladı.
