Akşener düğmenin ucunda
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, grup toplantısındaki konuşmasında dört kez hükûmetin istifasını istedi. Akşener, Atlantik'in düğmesine bastığı kampanyanın sözcülüğünü yapıyor.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de, partisinin TBMM grup toplantısında Hükümet'in istifa etmesini istedi. Akşener, 36 dakikalık konuşmasında 4 kere hükümete istifa çağrısında bulundu.
Meral Akşener, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerle ilgili konuştu. Devlet ve millet seferberliğini görmezden gelen Akşener, "Bir idarecinin vatandaşlarıyla helalleşmesi istifa ederek, hesap sorarak, sorumluları görevden alarak olur. Bunları yapmayıp üstüne de helallik istemek halkla ilişkiler kampanyasından başka bir şey değildir. Her gün ekranlarda gördüğümüz enkazlar, aynı zamanda bu iktidarın suçlarının enkazıdır. Bir Allah’ın kulunun bile sorumluluk alıp istifa etmediği yerde helallik istemek, yüce Allah’ın, 'Adil olun.' emrine, apaçık isyandır." ifadelerini kullandı.
ADAYLIK KONUSUNDA DEĞERLENDİRMELERİ
"Devlet nerede diyen vatandaşın önüne soba geleceğine kafasına sopa geliyorsa artık başka bir şey söylemek lazımdır." ifadelerini kullanan Akşener şöyle devam etti:
"Artık kişisel hesapları bırakıp millet için, memleket için, gerekeni yapma zamanıdır. Hükümetin başı gaflet ve dalalet içinde aldığı her kararla memleketi uçuruma sürüklemektedir. Ve aynı 100 yıl önce olduğu gibi bugün de milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. O karar da 3-5 kişiyle değil milletçe verilecek ve uygulanacaktır. Kişilerin kaprisleri değil milletin iradesi tecelli edecektir. Onun bunun değil milletin dediği olacaktır."
KIZILAY'I HEDEF ALDI
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. İYİ Parti lideri Akşener, Kızılay Başkanı Dr. Kerem Kınık'ın "Deprem olduğu gün AFAD'ın istemesine gerek yok ihtiyaç birlikte tespit edildi. Saatler içersinde çadırlar kamyonlara yüklendi. 54 bin 70 çadırımız kendi öz kapasitemiz. Bizim Kuzey Irak'ta tuttuğumuz bazı stoklarımız da vardı. Bunları da hemen ülkeye çektik. Çadırları kullanıma verdik." açıklamasına rağmen konuşmasında Kızılay'a yönelik "İnsanlarımız çadır bekliyor, Kızılay ise deposunda stoklayıp satıyor." iddiasını dile getirdi.
Konuşmasına Sinan Ateş cinayetine değinerek başlayan Akşener, "Başkent'in göbeğinde Sinan Ateş'e kıyılmasının üzerinden 61 gün geçti. Devleti yönetenlerin mafyalara, simsarlara, uyuşturucu kaçakçılarına bir kez daha boyun eğen acizliğiyle 61 gün geçirdik. 61 günde adaletsizlik daha da derinleşti" dedi
Akşener, "Sinan Ateş'in ailesinin bildiği gerçekler henüz daha yargının gündeminde bile değil. Ülkemizi içine hapsettiğin tek adam yönetiminde görevini yapabilen bir kurum kalmadı Sayın Erdoğan. Ben de sana soruyorum; söylesene yargının işini yapmasına neden engel oluyorsun? Kimden korkuyorsun? Adalet yerini bulana kadar unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu cinayetin asıl sorumluları ortaya çıkana kadar unutmayacağız, unutturmayacağız. Sinan Ateş'i unutmayacağız, unutturmayacağız" diye konuştu.
KAHRAMANMARAŞ MERKEZLİ DEPREMLER
Akşener, "Gerçekleşen her artçı sarsıntıda yaşadığımız büyük felaketi tekrar hatırlıyoruz. Ülkemizin bir gerçeği olan depreme karşı nasıl hazırlıksız kaldığını hatırlıyoruz. Kendini devlet yerine koyanlara ne kadar güvenmediğimizi hatırlıyoruz" dedi.
"Depreme karşı hazırlık yapmayanlar felaketten sorumludurlar" diyen İYİ Parti lideri, "Milletimize ev diye mezar yapılmasında payı olan herkes bu büyük felaketten sorumludur. Bir suç mahaliyle karşı karşıya kalmamıza neden olan herkes sorumludur. Saray korkusuyla karar alamayanların, sivil toplumla kavgaya tutuşanların, interneti kesip kapılara polis gönderenlerin hepsi sorumludur. Başımıza ucube sistemi bela eden bay kriz baş sorumludur" ifadelerini kullandı.
Akşener "Tüm sorumsuzluklarına rağmen hiç utanmıyorlar, hiç yüzleri kızarmıyor. Aralarından bir kişi bile istifa etmiyor. Sorumlu olanlardan beklenen şey budur. Utanmadan kampanya, propaganda yapıyorlar. İktidarın beceriksizliği nedeniyle başımıza gelen her felakette önce Sayın Erdoğan milleti tehdit etmeye başlıyor. Her gün bağırıyor, çağırıyor, hakaret ediyor. Sonra çıkıyor helallik istiyor. Sayın Erdoğan yeter artık. Depremin üstünden 23 gün geçti. Hangi yüzle çıkıp helallik istiyorsun? Dün 'Kader planı' diyordun, bugün helallik istiyorsun. Dün 'Ahlaksız, namussuz, adi' diyordun bugün helallik istiyorsun. Dün 'Hain' diyordun, bugün helallik istiyorsun" diye konuştu.
"HELALLEŞMEK İSTİYORSAN SANDIĞI GETİRECEKSİN"
İYİ Parti lideri sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir idarecinin vatandaşlarıyla helalleşmesi istifayla, sorumluları görevden almakla olur. Cürmün ve haramın helalleşmesi olmaz. Enkazlar bu iktidarın suçlarının enkazıdır. Hükümetin başının cürümlerinin ve haramlarının enkazıdır. Bir Allah'ın kulunun istifa etmediği yerde helallik istemek Allah'ın 'Adil olun' emrine isyandır.
Meydanlarda sadaka vererek helallik alamazsın. Paranın kölesi olan yandaşların bekçiliğini yaparak helallik alamazsın. Senin bulamadığın vinci getiren ama valinin izin vermediği için ailesini kaybedenlerden helallik alamazsın. Kimsesiz kalan çocuklardan helallik alamazsın. Takdiri çok gördüğün sağlıkçılardan takdiri alamazsın. Cenazesine kefen arayan babalardan helallik alamazsın. Tuvalet için çırpınanlardan helallik alamazsın. Günahına girdiğin masumlardan helallik alamazsın. Böyle yüzsüzlük, utanmazlık, terbiyesizlik olmaz, olamaz. Milletimizden helallik alamazsın Sayın Erdoğan.
İlla helalleşmek istiyorsan yolunu söyleyeyim: Siyasetçi milletiyle sandıkta helalleşir. Önce aziz milletin önüne sandığı getireceksin öyle helallik isteyeceksin. Öyle televizyondan üfürmekle olmaz. Madem helallik alacağına eminsin, derhal sandığı getireceksin."
"KIZILAY ÇADIR TÜCCARI OLMUŞ"
İYİ Parti lideri Meral Akşener, "Kendi vatandaşına çadır satmak organizasyon sorunu değildir, ahlak sorunudur. Kızılay'ımızda yaşananlara bir bakın. Bunların elinde naylon bağış kurumuna dönüşmüştü. Gelinen noktada paravan bir şirket olmuş. Türk Kızılay'ı tümüyle yozlaşmış, çürümüş bir hale gelmiş. Çadır tüccarı olmuş. İnsanlarımız çadır bekliyor, Kızılay ise deposunda stoklayıp satıyor. Gıda, soğan stoklanıyor diye depoları bastınız. Peki şimdi çadır stoklayan Kızılay'a ne diyeceksiniz? Deposunu basıp çadırlara el koyacak mısınız?" diye konuştu.
Akşener, "Düşman diye kötülenenler yardıma koştular. Eloğlu dediklerimiz milyarlarca yardım parası topladılar. Ama bu ülkenin Kızılay'ı vatandaşına çadır sattı. İnsanlarımız geceleri -18'e varan soğukla mücadele ederken milletimizin uykuları kaçtı ama bu ülkenin Kızılay'ı vatandaşına çadır sattı" dedi.
Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ahlaksızlığa şaşıranlar olduğunun farkındayız ama biz hiç şaşırmadık. Kaşıkçı davasını satan bu hükümet değil miydi? Memleketi sığınmacı hendeğine çevirip milletin huzurunu satılığa çıkaran bu hükümet değil miydi? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını satan yine bu hükümet değil miydi? Sayın Erdoğan'ın dünyasında bu ülkenin satılık olmayan hiçbir değeri olmadığını çok iyi biliyoruz.
Madem hiçbir işe yaramıyorsun bir zahmet istifa edin. Ülke yönetmekten acizsiniz milletin huzurunu bozmayın. Kızılay'ı daha fazla lekelemeyin. Ahlaksız, şuursuz yönetim anlayışıyla tüm kurumları delik deşik ettiniz bari Kızılay'ın surlarında gedik açmayın."
DEPREM BÖLGESİNDEKİ ÇALIŞMALAR
İYİ Partililerin deprem bölgesinde yaptığı çalışmaları aktaran Meral Akşener, "Bu depremin ülkemizin demografik yapısını değiştirmemesi için ne yapılması gerektiğini söylüyoruz. Üniversitelerin kapatılmamasını, depremzedelerin barınması için başka çözüm yollarının mümkün olduğunu anlatıyoruz" dedi.
Akşener, "Geçtiğimiz hafta acil eylem planımızdan ve İnsani Sanayi Bölgesi Projesinden bahsettik. Hayati önem taşıyan birçok alanda kısa, orta ve uzun vadede ne yapılması gerektiğini ortaya koyduk. İktidar partisinden hiç kimse bu çözüm önerilerini merak etmedi. Meclis'e sunduğumuz teklifi reddettiler. Tüm süreç boyunca enkazı kaldırmak için çırpınan milletimiz liyakatsiz bir hükümet buldu. Bir yönetim krizinin ortasında kalan insanlarımız umutsuzluğa kapıldı. Omuz omuza verdi kötülüğe karşı iyilikte birleşti. Hiç kimse merak etmesin bu zorluğu da hep birlikte atlatacağız. Zengin, mutlu ve güçlü bir Türkiye'ye mutlaka ulaşacağız" diye konuştu.
"BAZEN APOLETLERDEN VAZGEÇMEK GEREKİR"
"Bugün bir yol ayrımındayız, seçim yapmak zorundayız" diyen Akşener, "Ya millet yolunda başımız dik yürüyeceğiz ya ateşten bir gömleği giyip bu imtihandan geçeceğiz ya yok olup gideceğiz. Ya beyaz zambaklara can suyu vereceğiz ya gazap üzümlerine razı olacağız. Önümüzdeki bu ateşten imtihanı parti içi görenlere sesleniyorum; bazen gerçek komutan olmak için apoletlerden vazgeçmek gerekir. Sahici mücadele için kendinle barışman gerekir. Bizim seçimimiz dün de belliydi bugün de belli. Yolumuz dün de aynıydı bugün de aynı. Bizim itirazımız dün de aynı bugün de aynı" diye konuştu.
İYİ Parti lideri, "Artık bir seçim yapmak zamanı, kişisel hesapları bırakıp millet için bir şeyler yapmak zamanıdır. Devasa bir ihanet şebekesiyle karşı karşıya olduğumuzu tüm çıplaklığıyla ortadadır. İktidar organları bu ihanet şebekesi elinde terse çalışan bir saat, yiyeni şeytanlaştıran zehirli bir meyve ağacıdır. Vatanın bütünlüğü tehlikededir. Saray üzerine aldığı sorumluluğu yerine getiremez haldedir. Hükümetin başı gaflet ve dalalet içinde ülkeyi uçuruma götürmektedir. Kişilerin kaprisleri değil, milletin iradesi tecelli edecektir. Kimsenin endişesi olmasın kazanan mutlaka Türkiye olacaktır." diye sözlerini tamamladı.