Kurucu üyeler bildiriyle ortaya döktü: İYİ Parti'nin içyüzü

Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında İYİ Parti içinde hesaplaşma hız kazandı. Parti sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu ve Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray’ın istifasının ardından bu kez Merkez Disiplin Kurulu Başkanı Ethem Baykal’ın sözcülüğünü yürüttüğü 'Ortak Akıl Platformu zehir zemberek bir bildiri yayımladı.

Ortak Akıl Platformu; İYİ Parti Kurucular Kurulu, Genel İdare Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu, Yüksek İdare Kurulu üyeleri ile il ve İlçe teşkilatlarıyla partiye gönül vermiş üyelerden oluşuyor. Platform yayımladığı bildiride, taleplerinin dikkate alınmaması halinde yeni bir kadro ve genel başkan ile yola devam etme niyetini ilan etti.

Sosyal medya hesabından sert ifadelerin yer aldığı bir açıklama yayınlayan Ethem Baykal, "Ortak Akıl Platformu kurulmuştur. Taleplerin muhataplarınca dikkate alınacağını ummaktayız. Dikkate alınmaması halinde, önümüzdeki kongrede partimizin kuruluş ilkelerimize bağlı yeni bir kadro ve Genel Başkan adayı ile yola devam edeceğimizi Türk milletine saygı ile duyururuz." dedi.

‘TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ TASFİYE EDİLDİ’

“Parti mahremiyeti gereği yukarıda sadece bir kısmı dile getirilen, İYİ Parti'nin yanlışlarının bu yönetim ile çözülmeyeceği görülmüştür.“ denilen bildiride öne çıkan eleştiriler şöyle:

• Parti içine sızan cemaat ve gruplara karşı önlem alınmalı.
• Bazı parti yöneticileri ve yetkilileri hakkında "terör örgütü üyesi olmak ve kara para aklamak, borsa dolandırıcılığı vb. hususlarında soruşturma dosyaları olduğu iddialarına açıklık getirilmeli.
• Partiyi lider sultasına bağlı dar kadrolu oligarşik yapılar yönetiyor.
• Partide kirli ticari ilişkiler var.
• Türk milliyetçilerinin yönetim kadrolarından tasfiye edilmesi durdurulmalı.
• Başarısız ittifak ve Altılı Masa sürecinin mimarları kamuoyu önünde hesap vermeli.
• İktidarla gizli mahfillerde kapı arkası siyaseti yaparak çıkar ilişkisi kurulmamalı.
• Genel Başkan, tüm yetkileri (Gençlik Kollan, Teşkilat Başkanlığı vb.) kendinde topladı.

GİZLİ AKÇELİ İŞLER

• Etik olmayan gizli saklı akçeli işler partiden uzaklaştırılmalı.
• Genel Başkan, akraba ve yakınlarını ön plana çıkarmamalı, önemli görevlere ve finans ilişkilerine bu isimleri getirmemeli.
• Genel Başkanın süresi, tüzükte belirtilen üç dönem kuralına sadık kalınarak korunmalıdır.
• Genel Başkan, vekil adaylığı sıralamasında akçeli ilişkilerin yürütüldüğü iddiasına açıklama getirmeli.

PARTİ İÇİNDEKİ CEMAAT

Platformun sözcüsü İYİ Parti Genel Merkez Disiplin Kurulu Başkanı Ethem Baykal Aydınlık’ın sorularını yanıtladı.

• Platform açıklamanızda bazı cemaat ve gruplardan bahsediyorsunuz. Bu cemaatler hangileri?

Maklubeciler diyoruz onların tümüne. (Aydınlık’ın notu: FETÖ’yle özdeşleşen yemek, bir tür ritüel)

• Yönetim kademelerine, finans yönetimine Genel Başkan’ın akraba ve yakın isimlerin getirildiği söyleniyor. Ümit Dikbayır'ın ismi çok dillendirildi. Sizin kastınız Dikbayır mı? başkaları da var mı?

Kişisel bir sorunumuz yok kimseyle. Ahmet'e, Ayşe'ye, Fatma'ya indirgersek olayı kuşbakışı görüşümüz etkilenmiş olur. Biz emir kulu tarzında çalışanlara bir şey demiyoruz. Yani içeride lider sultası olduğunu düşünüyoruz. Siyasi partiler kanunu her partide kral ve kraliçeler yetiştiriyor. Lider sultası altında çalışanlardan, yani kendilerini fikri olarak zincire bağlamış kişilerden medet umuyoruz.

‘PARTİ GRİLEŞİYOR’

• Yavuz Ağıralioğlu ve birkaç gün önce de Aytunç Çıray istifa etti. Sonrasında da sizin bildiriniz geldi. Kongre sürecinde talepleriniz yerine getirilmezse partiden ayrılmayı düşünüyor musunuz?

Hayır. Parti bizim. Oğlumuz evleniyor. Kiracıları göndereceğiz. Özeti budur. Yani diğerleri partiyi terk etmeyi düşündüler. Yavuz Ağıralioğlu parti kurucusu değildi. Aytun Bey parti kurucusuydu. Aytun Bey'e de haksızlık yapılmıştır. Milletvekilliği meselesi değil. Parti içerisinde daha önce tasfiye hareketleri olmuştur. Sayın Genel Başkan Aytun Çıray'ın tasfiye edildiği dönemde “demokrasi manyağı yapacağım.” demiştir. Demokrasiyle manyaklığı bir araya getirebilmek için akıl tutulması gerekir. Aytun Çıray da sekiz kişiydi zannederim. Yazılmayacaklardı. Çizilecekler listesi türetildi. Aday listeleri olurdu. Onlardan biriydi. Partimizin kurucusudur. İlk milletvekillerinden biridir. Bunların gitmesi partinin iyi yönetilemediğini gösterir. Biri Doğru Yol ve CHP kökenli, diğeri de daha siyasal İslam zihniyetinde bir arkadaşımızdır. Partinin renklerindendir. Parti grileşiyor. Tek renge doğru gidiyor. Grinin elli tonu haline geliyoruz.

• Türk milliyetçilerinin yönetimlerden uzaklaştırıldığından bahsediyorsunuz. Açar mısınız?

Biz vatanseverlik kavramında birleşiyoruz. Ulusalcıları, milliyetçileri, ülkücüleri hepsini kastederek söylüyorum. Vatanseverliğin karşıtı vatan hainliğidir. Yani dolayısıyla bütün vatanseverlerin bir araya gelmesini düşünüyoruz.

‘AKŞENER’İN TERÖR ÖRGÜTÜ DOSYASI VARMIŞ, SAKLIYORMUŞ’

• Seçim döneminde Altılı Masa’yla ilgili de epey tartışmalar ve eleştiriler oldu. HDP'yle ilgili eleştiriler de geldi partinize. Bu “yönetimden milliyetçiler uzaklaştırılıyor” söyleminiz de o tartışmaları çağrıştırdı. Bağlantısı var mı?

Millet İttifakı ve bu taraftakiler Amerikancı kaldı. Öbür taraftakiler de karşıdakiler de Avrasyacıdır. Ama maalesef yüzde 40 Amerika'yla anlaşıldı. Yüzde 60’ı Avrasyacı kaldı. A planı B planıdır. Yani Türkiye'yi Türkler yönetmiyor maalesef. Dış güçlerin ciddi bir tesiri var,

Avrasyacıların da tesiri var.

HDP eleştirisine de bakarsak; Türkiye İşçi Partisi'nden HDP'den bu tarafa kadar hepsi Amerikancı bir politikada, potanın içinde eridi. Sayın Genel Başkan'ın da bir dosyası var. 2016 yılından beri varmış. Onu 2019 yılında öğrendik. Partiyi de 2017 yılında kurmuştuk. Demek ki kendi biliyor ve saklıyormuş. Terör örgütü dosyası olduğunu bilseydik, ben partinin kurucusuyum, katılır mıydım? Katılmazdım. Ama başka bir şey de var. 2016’dan beri dosya açılmış da, bugüne kadar bir dava da açılmamışsa o da hukukun ayıbıdır. Ben hukukçuyum, avukatım. Ama burada bir bakıyoruz; sağmal ineği kimse kesmiyor. Saldıran irade herhalde o dosyayı açmayan iradedir.

Muharrem İnce'nin Hüseyin Güler'le dershane ortaklığı var biliyorsunuz. Bu tarafa da geldiğimizde de Kemal Kılıçdaroğlu'nu kasetle getiren bir irade var. Tayyip Bey'in de bunları bildikten sonrasında beyanı var: “Onu istifa ettiren, onu da oturtturan irade daha büyük bir güçtür” dedi. “Aynı güçtür” dedi. Demek ki buradaki siyasi rehinelik, yani oradaki terör örgütü dosyasının uzaması yanlış. Hukuken yanlış. İçi boşsa takipsizlik verin. Doluysa tutuklayın. Siyasal işkencedir. Ama işe yarayan bir tarafı varsa da orada beş puan kaybına sebep olmuştur.

‘MİLLET SATIN ALMADI’

• İktidar kanadı bunu kullandı mı?

Bence kullandı.

HDP'yi de açıklayayım. “Ortağımın ortağı HDP'lidir”i millet satın almadı. Yeşil Sol Parti etnisitenin sembolü oldu. CHP Aleviyim diyerek mezhepsel bir konuma düştü. Biz de hibrit bir parti haline geldik. Sağdan geldik. Farkında olmadan biz CHP'ye 5 tane oy atmışız, İYİ Parti'ye 4 tane. Su yavaş yavaş ısıtılmış. Biz bunun farkına vardık, ortak akıl iradesini, yani aklımızı kiraya vermeyeceğiz.

• Açıklamanızda İYİ Parti yönetimlerinden ve tabandan epey geniş bir kesimle bayrak açtığınız tarif ediliyor. Kongre takvimi sürecinde size karşı bir tasfiye hareketine girişilirse tavrınız ne olur?

Parti bizim kiracıları kovacağız. Biz mal sahibiyiz. Tapu bizde. Oy da bizde. Sonuna kadar mücadele edeceğiz.