İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi çalışanları isyan etti: Tükendik

Hemşireler ve Tüm Sağlık Profesyonelleri Sendikası (HEP-SEN), İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nde basın açıklaması yaptı. Emekçiler, hastanedeki personel eksikliğine, ulaşım sorununa, yönetim plansızlığına karşı “tükendik” dedi. HEP-SEN Genel Başkanı Yunus Şimşek, Şehir Hastanesi personelleri için İzmirlilerden destek istedi. Personelin hastanedeki sorunlardan dolayı tükendiğini söyleyen Şimşek, şu an hastanede çalışan personelin hiçbirinin Bayraklı Şehir Hastanesi çalışanı olmadığını, görevlendirilmeye geldiğini söyledi.

‘DOĞRU DÜZGÜN PLANLAMA YOK’

Şimşek, Şehir Hastanesi’nde görevli olan personel eksikliğinin ne kadar derin olduğunu anlatmak için şu örneği verdi:

“Bundan 5 yıl önce Sayın Sağlık Bakanı her gebeye bir ebe projesini açıklamış ve ebeleri doğum sürecinin içerisinde aktif rol almaları için müjdeler vermişti. Bugün, bakın bu açıklamanın üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen dünyaya örnek diye tanıttığımız şehir hastanemizin içerisinde bir ebe arkadaşımız 5-6 gebeye ve bebeğine aynı anda hizmet vermeye çalışmaktadır. Sizler bu duruma, geleceğimiz olan bebeklerimizin yetersiz hizmet almasına razı mısınız? Hastanıza bakım veren, tedavi eden çalışan, bir bakmışsınız yarın burada değil. Neden? Başka birime görevlendirilmiş? Doğru düzgün bir planlama dahi yok. Şimdi alacağız, sonraki ay alacağız, şu zaman alacağız diye diye bizi de İzmirlileri de oyalıyorlar! İlgili yetkili mercilere aksettirilen birçok problem, sanki hiç var olmamış muamelesi görüyor.”

‘DİNLENEMİYORUZ…’

Şehir Hastanesi’ne Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden görevlendirme ile gelen Hemşire C.Y, Aydınlık’a yaşadığı zorlukları anlattı. C.Y personel eksikliğinin hemşireleri fiziksel olarak çok etkilediğini belirterek şunları söyledi:

“Hastane açılalı 3 ay oldu ancak hala personel eksikliğini giderebilmiş değiliz. Örneğin pediatri yoğun bakım servisimiz, çok önemli ve kritik. Burada 36 hemşirenin olması gerekirken sadece 26 hemşire görev yapıyor. Personel eksikliğinden dolayı nöbetlerimizi de gün aşırı tutuyoruz. Bu asla doğru düzgün dinlenememek demek. Çocuk biriminde çalışanlar için bu çok zor oluyor. Çocuklarla daha özenli ve daha dikkatli ilgilenilmesi lazım ama hemşireler çok yorgun oluyor.”

ATAMA TALEBİ

C.Y, her hemşirenin kendi uzmanlaştığı alanda çalışamadığını söyleyerek taleplerini iletti:

“Hastanenin kapasitesine rağmen var olan eksikliği şöyle de çözebilirler. Bir hemşire görevlendirilmeden önce kendi hastanesinde hangi servisteyse Şehir Hastanesi’nde de orada çalışmalıydı. Ama burada öyle bir şey yok. Hangi serviste yoğunluk artarsa hemşireler oralar da görevlendiriliyor. İşi öğrenmesi lazım bunun için bir süre sabah gelmesi lazım ama daha hemşire o servise acemiyken gece nöbete kalıyor. Bu durum da bizi zor durumda bırakıyor. Acilen yeni atamalar yapılmalı ve hastanemiz hak ettiği şekilde işlev görmeli.”

NÖBET SONRASI BİLE BEKLEMEK ZORUNDALAR

Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nden Şehir Hastanesi’ne görevlendirilmeyle gelen R.T de ulaşımın zorluğundan dert yandı:

“Şimdi biz görevlendirmelerle geldiğimiz için hepimiz İzmir’in farklı yerlerinden geldik. Burası İzmir’in çok uç bir noktasında ve ulaşım için ne yazık ki doğru düzgün bir düzenleme yapılmadı. İzmir’in merkezi yerlerinden hastaneye gidecek ulaşım araçlarını çoğaltmak lazım. Bu hem hastane personeli için hem de hastalar için daha rahat olacak bir şey. Bizim hepimizin arabası yok. Çoğunluğumuz toplum taşıma kullanıyoruz. Ama otobüs az olduğu için yoğun oluyor, bazen binemiyorsun bir sonraki otobüsü bekliyorsun. Bu çok zor oluyor. Bir de sürekli geç kalıyoruz. Örnek veriyorum mesela benim nöbetim bitti. Benden sonraki arkadaşımı beklemek zorundayım. O da ulaşımın yetersizliğinden geç kalıyor.”

İLAÇ TEMİNİ SAATLER SÜRÜYOR

Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Şehir Hastanesi’ne gelen İ.B. de hastanede yeterli malzeme olmadığını söyledi. İ.B, bazı malzemeleri eczaneden temin edebilmek için saatlerce beklediklerini şöyle anlattı:

“Hastanemizde ciddi bir malzeme eksikliği var. En kritik olan malzemeleri bile şuradan buradan bulmak zorundayız. Mesela hastanın durumu kritik, anında takılması gereken bir ilaca ihtiyacımız var ama o ilaç elimizin altında olmuyor. Ben gidip başka servislerden ilacı bulmak zorunda kalıyorum ya da bu ilaç hastanede bulunmuyor. Sistemden eczaneye eksik ilacı bildiriyoruz ama çok uzun süre sonra geliyor. Sabah sisteme girdiğim ilacı akşam 16.00-17.00 gibi temin edebiliyorum. Bir de doktor ve hemşire eksikliğine rağmen hasta yoğunluğu çok fazla oluyor. İzmir’de yaşayan bir vatandaş kolay kolay randevu bulamıyor.”