İzmir’de Perinçek rüzgârı
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İzkitap Fuarı’nda İzmirlilerle buluştu; ‘Büyük Krizin Eşiğinde Büyük Çözüm’ü konuştu. Salonda yakınma yoktu, umut ve mücadele cephesi kuruldu
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde 4. kez düzenlenen İzkitap Fuarı’nın ilk gününde, “Büyük Krizin Eşiğinde Büyük Çözüm” başlıklı bir konferansta konuştu.
Konferans birçok yönden diğerlerinden farklıydı. Bu yıl ana teması “sinema ve edebiyat” olarak belirlenen fuarda, yazarlar daha çok “üst akıl” olarak kendi becerilerini ve yazı yeteneklerini anlattı. Tanju Okan Salonu’ndaki konferansta ise saflar sıklaştı, adeta bir ön cephe kuruldu. Konuşmasını 10 dakikayla sınırlayan Perinçek, konuklara söz verdi, sorularını yanıtladı, fikir ve önerilerini dinledi.
Hemen her masada, her salonda şikayetler, yakınmalar ayyuka çıkarken, bu sohbette umutlar tazelendi, yol hazırlıkları gözden geçirildi. Hani askerler yola çıkmadan önce üstünü başını düzeltir, silahını kepini elden geçirir ya, işte onun gibiydi...
Bir başka özelliğe gelince, sayı ve devamlılık vardı. Bin kişilik salon doluydu. Otobüslerine yetişmek zorunda olan 3-5 konuk dışında hiç kimse yerinden kıpırdamadı. Perinçek’e ayrılan 1,5 saatlik zaman dar geldi.
‘VAROLAN SİSTEM BİTMİŞTİR’
Perinçek, salondaki bin kişilik dinleyici kitlesini, “büyük görevlerin eşiğinde güvenle” selamladı ve konuşmasını çarpıcı bir davetle açtı:
“Büyük görevlere hazır olalım. Türkiye büyük kararların, büyük çözümlerin eşiğindedir. Var olan sistem bitmiştir. Ekonomisiyle, milletimizin, devletimizin, vatanımızın güvenliğini sağlama konusunda tereddütleriyle, zaaflarıyla bitmiştir. Ufukta büyük çözüm var, devrim var. Türkiye’nin eşiğinde olduğu sürecin gelecekteki kahramanları, fedakârları olarak burada toplanıyoruz.”
Perinçek, iki başlıkta sorunları, dört madde de çözümleri anlattı:
‘500 MİLYAR DOLAR NASIL GERİ ALINIR?’
“1980 yılından bu yana yürütülen ve adına ‘dünya ekonomisiyle bütünleşme’ denilen, Türkiye ekonomisini çökerten sürecin sonuna geldik. Sıcak para komisyoncularının, tarikat rantçılarının ekonomik sistemi bitmiştir. Türkiye’nin güvenliğini sağlamakta bocalayan, ne yaptığını şaşırmış, terör örgütü liderlerinden medet uman bir yönetimle karşı karşıyayız.
"Türkiye buradan bir milli ekonomi kurarak, bir üretim devrimiyle çıkacak. 200 yıldır devam eden Namık Kemallerden, Talat Paşalardan, Mustafa Kemallere ve bugün bize bırakılmış olan Türk Devrimi emanetini sonuca ulaştırma göreviyle karşı karşıyayız.
"Bugün işçilerimizin, çiftçilerimizin üretme isteklerine cevap verilemiyor. Aydınlarımızın insanca yaşama taleplerine, sanayicimizin üretme ve ekonomik faaliyet taleplerine yanıt veremiyorlar. Vatan Partisi sistem içi çözümlerin bittiğini ilan ediyor. Çözümümüz açıktır ve sistemin dışındadır.
“Birincisi, yurtdışına götürülüp Londra, New York, İsviçre bankalarına zenginlerimizin yatırmış olduğu 500 milyar dolarlık mevduatı, Türk devleti gücüyle geri getireceğiz ve yatırım, üretim sermayesine dönüştüreceğiz.
“İkincisi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın açıklamasından, Türkiye’deki banka kasalarında 300 milyar dolar değerinde altın olduğunu biliyoruz. O altınlar banka kasalarında kilitli olmayacak! Yatırıma dönüşecek, istihdam yaratacak, üretim yapacağız, birlikte paylaşacağız.
“Üçüncüsü, TÜİK Başkanı bazı işletmelerde fahiş kârlar olduğunu belirtti. Bu fahiş kârları vergilendireceğiz. Gelir vergisiyle kamunun yatırım sermayesine dönüştüreceğiz.
“Dördüncüsü, Çin Halk Cumhuriyeti ile ekonomik ilişkiler kurarak Türkiye’yi üretim üssü haline getireceğiz. Emek değerlerimizle Çin sermayesini, Anadolu topraklarında buluşturacağız. Böylece Türkiye’den Afrika’ya, Rusya’ya, Avrupa’ya ihracat olanaklarını hayata geçireceğiz.
“Suriye’nin kuzeyinde Suriye ile silahlı işbirliği yapacağız. Suriye’nin kuzeyindeki PKK terör örgütünü ve İslam bayrağı açarak İslâm’a düşmanlık yapan DEAŞ’ı temizleyeceğiz. PKK’yı muhatap kabul etmek, hatta CHP yöneticilerinin yaptığı gibi PKK’ya devlet teklif etmek, vatanın bütünlüğünü ortadan kaldırmak, milletimizi etnik gruplara bölmek!
"Bunlara Türk milleti, Türk ordusu, Vatan Partisi başta olmak üzere izin vermeyecek. Türkiye, İran, Irak ve Suriye topraklarında ABD ve İsrail’i arkasına alarak, ikinci İsrail devleti kurma planı şimdiden çöpe atılmıştır. İki günlük harekatlar, açılımı doğduğu gün mezarına gömmüştür. Böyle bir plan artık yoktur. Planın sahipleri dahi planı savunamaz hale gelmiştir.
‘ERGENEKON GİBİ AŞACAĞIZ’
“Terör örgütünün vatanımıza ve milletimize karşı hareketleri, ABD ve İsrail’in bölgemizdeki planları, Filistin halkına yapılan soykırım, kuzeyde Ukrayna üzerinden dostumuz Rusya’ya karşı Amerika’nın giriştiği saldırılar...
"Bütün bunları topladığımız zaman büyük zorluklarla karşı karşıyayız. Vatan Partisi olarak sadece zorlukları değil, devrimci çözümleri görüyoruz. Ergenekon’da olduğu gibi bugün de yeni ufuklara yöneleceğimizi, devrimle bu zorluklardan çıkacağımızı görüyoruz.”
Konuşmasının sonunda “Hepimizin önündeki görevler belirlenmiştir. Fedakarlıkla, kahramanlıkla başarılacaktır. İzmir’e fedakarlığı, kahramanlığı önermeye, paylaşmaya; vatanımız, cumhuriyetimiz, Türk Devrimi için son görevlerimizi önermek için geldim.” diyen Perinçek, konuşmasını, “Bu görevlere bu kahramanlıklara hazır mıyız? Türk Devleti için bu canlar feda olsun mu?” sorusuyla ve salondan alkışlarla gelen “hazırız” yanıtıyla kapattı.
ASYA’NIN BULUŞTUĞU PROGRAM
Konferansta 1 saatten daha uzun süre soru ve yanıtlar yer aldı. Dinleyicilerden gelen “Sosyalizm bitti mi?” sorusu gelince, Genel Başkan kapitalizmin bittiğini vurgulayarak şu hatırlatmayı yaptı:
“Bizim Türk Devrimi olarak milliyetçilik, cumhuriyetçilik, halkçılık, devletçilik diye özetlenen program, bugün Yükselen Asya uygulamalarındaki programdır. Yükselen Asya uygulamalarını temsil eden ülkeler; Rusya, Hindistan, İran, Orta Asya Türk Devletleri, Vietnam ve diğer ülkeler...
"O program milli devletlerin bağımsızlık yeteneğiyle ancak hayata geçirir. Ve o program dünyada savaşı önleyecek, durduracak. Dünyayı barıştırmak zorunda kalacaktır. Biz milletimize, halkımıza yalnız bir program sunmuyoruz. O programı Ankara Kalesi'nin burcuna dikecek bir mücadeleyi sunuyoruz size.”
DEVLET BİZİ TERK Mİ ETTİ ?
Perinçek, emekli bir Jandarma Komutanı’nın “Kürt halkı devlete güvenini kaybediyor.” yorumuna karşı da “devlet zafiyetine” dikkat çekti:
“En büyük sorun orada. Kürt halkı, devlet bizi gözden çıkardı diyorlar. DEM Parti’ye 1 milyar 40 milyon lira veriliyor. Hakkari’deki vatandaş, ‘Devlet acaba beni terk mi ediyor?’ diyor. Vatan Partisi bu devletin yönetiminde olduğunda oraya verecek mesaj şudur: Atom parçalanabilir ama Türkiye parçalanamaz. Herkes Türkiye'nin birliğine, bütünlüğüne göre hareket etsin.”
Bir başka dinleyici, CHP’den Vatan Partisi’ne katılmış bir çiftçi, “Eskiden programımızı savunmak çok zordu, şimdi çok kolay. Her şey gün gibi ortada.” yorumunu yaptı.