22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Japonya’nın itibarı için yazdığı gibi harakiri yapan yazar

Mishima, oyunda yazdığı gibi balkondan çekildikten sonra yanında getirdiği kısa kılıcı alır, yere diz çöker, ceketinin düğmelerini çözer, diğer eliyle midesini işaretler, bağırarak işaretlediği yere saplar

Japonya’nın itibarı için yazdığı gibi harakiri yapan yazar
A+ A-
HALİT PAYZA

Amerika Birleşik Devletleri 6 Ağustos 1945 Pazartesi günü Hiroşima yerel saatiyle 08.15’te Uranyum 235 tipi Little Boy / Küçük Çocuk adı verilen atam bombasıyla nükleer bir saldırı gerçekleştirdi.

Hiroşima’da yaklaşık yüz kırk bin kişi yaşamını yitirdi, yüz bin kişi yaralandı. Amerika üç gün sonra 9 Ağustos 1945 Perşembe günü Nagasaki yerel saatiyle 11.02’de Plütonyum 239 tipi Fat Man / Şişman Adam adı verilen atom bombasıyla ikinci bir nükleer saldırı gerçekleştirdi.

Nagasaki’de yaklaşık yüz kırk üç binden fazla insan yaşamını yitirdi. Saniyeler içinde ortaya çıkan üç yüz bin santigratlık ısı üç kilometre çapındaki her şeyi yaktı, saatte bin sekiz yüz kilometre hızla esen alev rüzgârı çevredeki her şeyi yıktı, patlamadan birkaç dakika sonra başlayan yağmur radyoaktif serpintiyi Hiroşima ve Nagasaki üzerine indirdi.

Bu o güne değin görülmedik bir felaketti. Nükleer saldırıyı bilen yalnızca Beyaz Saray ve Pentagon’daki yetkililerdi.

Bir Maskenin İtirafları Japon yazar Yukio Mishima’nın ikinci romanı, 5 Temmuz 1949’da Kawade Shobō tarafından yayınlandı.

Mishima Bir Maskenin İtirafları’nda şimdiye kadar hiç kimsenin hayalinde canlandıramadığı korkunç bir bombanın, sığınacak bir yer arasa bile, gelip kendisini öldüreceğini, yazıyordu: “Bu çok yakında atılacak olan atom bombasıyla ilgili bir önsezi miydi acaba?”

HİROŞİMAYA DÜŞEN BOMBADAN ÖNCE Mİ SONRA MI?

Kitap 1949’da yayımlandı, Hiroşima ve Nagasaki’ye düşen Küçük Çocuk ve Şişman Adam’ın atılmasından dört yıl sonra. Romanın yazılmaya başlanıldığı tarih bilinmiyor, Mishima romanını kurgulamayı iki atom bombasından önce ya da yaşanılan büyük felaketten sonra tasarlamış olabilir.

Bilinen Japonya’nın her iki bombanın da atıldıktan sonra nasıl bir bomba olduğunun uzun süre bilinmiyor oluşu. Bir Maskenin İtirafları, Mishima’nın otobiyografik nitelikler içeren kitabı.

Mishima’nın çocukluğu büyükannesi Natsu’nun baskısı altına geçti. Büyükanne Natsu, Mishima’yı kız çocukları gibi eğitti, erkek çocuklarla oynamasını yasakladı, oyun arkadaşları kuzenleri olan kızlar ve onların bebekleriydi.

Aile Natsu Tokugawa döneminin bakiyelerindendir, büyükbabası gibi babası da bürokrattı, aristokratik gelenekler ailenin yapısını belirlemişti. Natsu’nun eril karşıtı eğitimi sonucu on iki yaşında annesinin yanına döndüğünde Oidipus karmaşasının etkisinde annesi Shizue Hiraoka’ya tutkuyla bağlıydı. Bunda babasının Hitler hayranı kıta disiplinli faşist nitelikleri yücelten yapısının da etkin olduğu düşünülebilir.

KARTON DEVLETE DÖNÜŞTÜRÜLMESİNE KARŞIYDI

Japonya İkinci Paylaşım Savaşı sonrası 8 Eylül 1951 tarihinde Kaliforniya’da San Fransisco Antlaşmasını imzaladı. Kırk dokuz ülkenin imzaladığı, 28 Nisan 1952 tarihinde yürürlüğe giren anlaşma II. Dünya Savaşı’nı sona erdiren antlaşmaydı.

Antlaşma ağır yaptırımları içeriyor, dokuzuncu maddesi Japonya’nın ancak sembolik bir kuvvet bulundurabileceğine onay veriyor, savunma sanayisini geliştirmesini yasaklıyor, Japonya’yı işgal ettiği ülkelere tazminat ödemeye mahkûm ediyor. Yenilgi sonrası imparatorun yetkileri de kısıtlanarak, sembolik düzene indirgendi. 1947’de Anayasal düzen yürürlüğe girerek, parlamenter rejim ilan edildi.

Mishima samuray değerlerinden yanaydı ve Japonya’nın San Fransisco Antlaşmasıyla karton devlete dönüştürülmesine karşıydı. Gücü elinden alınmış, soylu geleneği çiğnenmiş bir Japonya’da yaşamak istemiyordu.

Aynı görüşleri paylaşan arkadaşlarıyla Kalkan Derneği’ni kurdu. 25 Kasım sabahı ideallerini gerçekleştirmek üzere uyandı, tıraş oldu, Kalkan Derneği üniformasını giydi, ailesiyle vedalaştı. Bahar Karları, Kaçak Atlar, Şafak Tapınağı’ndan oluşan dörtlemenin son dosyasını yayıncısına iletilmek üzere hizmetliye bıraktı ve evden çıktı. Romanlar, öyküler, denemeler, Kabuki tiyatro oyunları, geleneksel Noh drama tiyatrosunun modern versiyonlarıyla ilgili oyunlar yazmanın yanı sıra, sinemada oyunculuk, yönetmenlik yapmış, hatta Japon veliaht prensin evlilik töreni için Toshiro Mayuzimi’nin bestesine söz yazmıştı.

JAPONYA’YA İTİBARINI YENİDEN KAZANDIRMAK

Yazdıklarıyla evrensel bir değer kazandı, kitapları İngilizceye çevrildi. 1963, 1964. 1965 yıllarında üç kez Nobel Edebiyat Ödülü’ne aday gösterildi, ancak ödülü 1968’de Yasunari Kavabata aldı. Her şeyi yaptığına ve yapacaklarının kalmadığına inanıyordu. Geride yapılacak tek bir iş kalmıştı; Japonya’ya itibarını yeniden kazandırmak.

17. yüzyıldan kalma biri uzun iki kılıç kuşandı. Mishima Çürüyen Melek adını verdiği oyunda 25 Kasım 1970’de yapacaklarını yazmıştı, yazılanların gerçekleştirilmesi için Tatenokai üyesi dört arkadaşıyla birlikte Japonya Silahlı Kuvvetlerinin Tōkyo’daki Ichigaya Kampına gitti.

Çürüyen Melek oyununun sekizinci ve son bölümünde yazıldığı gibi kamp komutanı Mashita’yı tutsak alarak, bir sandalyeye bağladılar. Japon İmparatorluğunun görkemli günlerine dönebilmesi için hazırladıkları manifestoyu okudular. Mişhima Japon askerlerine seslendi: “Japonya’nın askerleri! Bugün burada konuşma yapıyor olmam maalesef trajik bir olay. Ordunun Japonya’nın ruhu ve son umudu olduğunu düşünürdüm ama bugünlerde Japon halkının tek düşündüğü şey para. Ulusumuzun görkemli ruhuna ne oldu?”

Askerleri bu ruhu yeniden gerçekleştirmek üzere kendilerine katılmaya davet etti ancak karşılık bulamadı. Mishima söylediklerini duyduklarından emin değildir. Oyunda yazdığı gibi balkondan çekildikten sonra yanında getirdiği kısa kılıcı eline alır, yere diz çöker, ceketinin düğmelerini çözer, diğer eliyle midesini işaretler, bağırarak işaretlediği yere saplar, seppuku yapar. Seppuku harakiri olarak da bilinen geleneksel bir intihar biçimidir. Seppuku yapan karnına kılıcı sapladıktan sonra başucunda duran daha fazla acı çekmemesi için diğer -uzun- kılıçla seppuku yapanın başını gövdesinden ayırır.

Ata Egemen Çakıl’ın Japon Yayınları arasında yayımlanan “Mishima / Çürüyen Melek” incelemesi Mishima’yı kitapları, oyunları, öyküleri, düşünceleri, eylemleriyle bir kez daha gündeme getiriyor.

Mishima yaşamına son verdiğinde kırk beş yaşındaydı.

Japonya ABD hiroşima nagazaki nükleer bomba harakiri japon yazar Yukio Mishima Bir Maskenin İtirafları