Kadına şiddet ve cinsel istismarla mücadelede yeni dönem!
Bakan Yanık, kadına yönelik şiddet ve cinsel istismarla ilgili son çalışmaların detaylarını açıkladı. Faillere hukuki cezaların yanı sıra rehabilitasyon mecburiyeti de getirileceğini belirten Yanık, ısrarlı takibin de suç kapsamına alınacağını söyledi.
Şiddetin ve cinsel istismarın önlenmesi ile ilgili topyekûn mücadeleye devam edildiğini ifade eden Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Yanık, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İçişleri, Adalet, Milli Eğitim, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı işbirliği içinde gerçekleştirilen çalışmalar hakkında Sabah Gazetesi'nden Fatma Göksu'ya konuştu.
Kadına yönelik şiddetle ve cinsel istismarla mücadele çalışmalarının 2 temel ayağı olduğunu belirten Yanık, "Birincisi önleyici hizmetler kapsamında eğitim faaliyetleri, farkındalık çalışmaları, önleyici tedbirlerin alınması mevzuat gerekiyorsa mevzuatla ilgili çalışmalara katılmak gibi bütün eğitsel ve önleyici arka planı hazırlamak. İkinci tarafı ise koruyucu ve takip edici, hak savunuculuğu yaptığımız diğer tarafı. AK Parti hükümetleri olarak 20 yıldır izlediğimiz bir yol var. Yaptığımız her çalışma bir öncekinin devamı" dedi.
"Bugüne kadar mücadelemizi ağırlıklı olarak mağdur odaklı gerçekleştiriyorduk. Mağduru korumaya, güvenlik tedbirleri almaya odaklandık. Mağdur odaklı çalışmamızı bir tarafa bırakmaksızın, onlar aynı etkinlik ve yoğunlukta devam ederken, öbür taraftan da fail odaklı yaklaşımı hayata geçireceğiz" diyen Bakan Yanık, "Failin sadece emniyet tedbirleriyle, koruma kararlarıyla mağdurdan uzak tutulması ile bu sorunun tümüyle ortadan kalkmadığını hepimiz gördük" diye konuştu.
Yanık, faillerin eğitim ve rehabilitasyona tabi tutulacağını belirterek şöyle konuştu:
Failin rehabilite edilmesi, sorun çözme tekniklerini, kendisini iyileştirecek yöntemleri öğrenmesi ve bir daha şiddet ve benzeri davranış biçimlerine tevessül etmemesi için çalışıyoruz. Fail odaklı yaklaşımda yine diğer kuruluşlarımızla birlikte iş birliği içindeyiz. Adalet Bakanlığı tedbir kararları verirken; failin rehabilitasyonuna ilişkin çalışmalarda ana paydaşımız Sağlık Bakanlığı olacak. Bizim bakanlığımız da bu süreçte takip eden ve bu tedbirin uygulanıp uygulanmadığını izleyen taraf olacak.
‘ISRARLI TAKİP SUÇ KAPSAMINA ALINACAK’
Şiddetin önlenmesi ve şiddete karşı mücadele ile ilgili tedbir kararlarının tamamen caydırıcı olması için çok daha kapsamlı, daha büyük boyutlu, daha kuşatıcı bir davranış biçimi geliştireceğiz. Israrlı takip suç kapsamına alınacak. Israrlı takibin suç kapsamına alınması mağdurların korunması ve tedbir kararlarının etkin bir biçimde uygulanması bakımından önemlidir.
Israrlı takiple insanların hayatını cehenneme çevirenlere en ağır cezalar verilecek.
‘KADINLARIN SADECE YÜZDE 8’İ UZAKLAŞTIRMA TEDBİRİ ALMIŞ’
Kadın cinayetlerinin önlenmesi noktasında tedbir kararları var. Bu tedbir kararlarının yanı sıra önleyici eğitim tedbirleri, sağlık tedbirleri, fail odaklı yaklaşımlar, failin rehabilite edilmesi, toplumsal farkındalık çalışmaları da yürütüyoruz. Kadın cinayetlerinin analizine baktığımızda öldürülen kadınların sadece yüzde 8'i sadece uzaklaştırma, koruma tedbiri aldırmışlar. Geriye kalan yüzde 92'nin böyle bir talebi bile yok. Tedbir kararları kuşkusuz önemli ancak şiddetin önlenmesi ve şiddete karşı mücadele ile ilgili tedbir kararının ötesinde daha geniş kapsamlı, daha büyük boyutlu, daha kuşatıcı, kapsayıcı bir davranış biçimini konuşmamız gerekiyor.
Her kadına yönelik şiddet, kadın cinayeti vakası toplumun vicdanında, toplumun merhamet duvarında açılmış bir gedik. 6284 sayılı kanun kapsamındaki koruma kararlarından, sadece kadınlar yararlanıyormuş algısı oluşuyor ama bu doğru değil. 6284 sayılı kanun kapsamındaki tedbir kararları sadece kadınlar için değil bütün mağdurlar içindir. Kadın, erkek, anne, çocuk rollere bakılmaksızın herkes için uygulanabilir, ayrıca ısrarla takip mağdurları da tedbir kararı talep edebilirler.