22 Aralık 2024 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kadınlarda antikor ömrü daha uzun

Kovid-19 ile ilgili yapılan bir araştırmada antikorlar bakımından kadın ve erkekler arasında fark bulunduğu kadınlarda antikorların ömrünün daha uzun olduğu belirlendi.

Kadınlarda antikor ömrü daha uzun
A+ A-

Dünyanın pek çok ülkesinde Kovid-19 can almaya devam ederken bilim adamlarının virüsü daha iyi anlayıp çözüm bulma arayışları da hız kesmeden devam ediyor. “AjansBizim”in haberine göre yapılan araştırmalarda ortaya çıkan sonuçlardan bazıları şöyle:

Fransa'daki Ulusal Sağlık ve Tıp Araştırmaları Enstitüsü’nden (INSERM) bilim adamlarının araştırması, Kovid-19 karşısında kadın ve erkeklerin eşit olmadığı ortaya çıktı. Bilim adamlarının araştırması, kadınlarda bu virüse bağışıklığın erkeklerden daha uzun sürdüğünü ortaya koydu. Hastalığı hafif atlatan 308 kişinin durumunu 6 ay boyunca izleyen bilim adamları, kadınlarda antikorların ömrümün erkeklerinkinden daha uzun olduğunu gördü.

Bilim adamları, bu durumun hormon ve genlerden kaynaklanıyor olabileceğine dikkati çekerek X kromozomunda çok sayıda önemli bağışıklık geni bulunduğunu hatırlattı. Daha önce “Nature Communications” dergisinde yayımlanan bir araştırma, erkeklerin bu hastalık nedeniyle yoğun bakımda yatma ihtimalinin kadınlarınkinden 3 kat fazla olduğunu göstermiş, bunun nedeni, kadınlarında iki X, erkeklerde bir X kromozomu bulunmasına bağlanmıştı.

KOVİD-19’U ATLATANLARA TEK DOZ AŞI

ABD’de yapılan bir araştırma ise Kovid-19’u atlatan kişilerin ikinci doz aşıya ihtiyacının kalmayabileceğini ortaya koydu. Sonuçları “Science Immunology” dergisinde yayımlanan araştırmada, hastalığı geçirip iyileşenlerde ilk doz mRNA aşısından sonra güçlü antikor yanıtı belirlendiği ancak ikinci dozun çok az fayda sağladığı belirtildi.

Pensilvanya Üniversitesi’ne bağlı Penn İmmünoloji Enstitüsü’nden bilim adamlarının araştırması, Kovid-19’a yakalanmayanlarda ancak ikinci dozun ardından tam bağışıklık yanıtı verildiğini dolayısıyla iki doz aşının önemli olduğunu da gösterdi.

Araştırmaya imza atanlardan Dr. E. John Wherry, insanlarda aşı ve enfeksiyonlara bağışıklığın hızlı ve uzun süreli olmak üzere iki şekilde sonuçlandığını belirtti. Aşı ya da enfeksiyondan sonra hızlı bağışıklık antikorlarının üretildiğini ve uzun süreli bağışıklığa yardım eden bellek B hücrelerinin oluştuğunu vurgulayan Wherry, bu araştırma sayesinde bellek B hücrelerinin verdiği yanıtların aşının ardından nasıl değiştiğinin ilk kez ortaya koyulduğuna dikkati çekti.

GENÇLERİN DURUMU

ABD'de yapılan bir başka araştırma, antikorların gençleri tekrar hastalığa yakalanmaktan tamamen korumadığını ortaya koydu. Kovid-19 geçirmiş kişilerde antikorlar büyük ölçüde koruyucu olsa da, yapılan yeni bir araştırma bu antikorların gençlerin yeniden hastalanmasına karşı tam koruma sağlamadığını gösterdi. ABD'deki Icahn Tıp Fakültesi ve Deniz Kuvvetleri Tıp Araştırmaları Merkezi'nden bilim adamlarının 3 binden fazla sağlıklı, genç deniz piyadesinin katılımıyla yürüttüğü araştırma, daha önce hastalığı geçirmiş olmalarına rağmen gençlerin tekrar virüs kapıp başkalarına bulaştırabildiklerini gösterdi.

Araştırmada, daha önce Kovid-19'a yakalanmış (seropozitif) katılımcılardan yaklaşık yüzde 10'u tekrar hastalandı. Daha önce hastalığa yakalanmamış katılımcılarda (seronegatif) enfeksiyon riski seropozitfilerden 5 kat yüksek olsa da, araştırmaya göre seropozitifler risk taşıyor ve aşı programlarında bunun göz önünde bulundurulması gerekiyor. Araştırmanın sonuçları "The Lancet Respiratory Medicine" dergisinde yer aldı.

HAYVAN DENEYLERİNDE UMUT VEREN İLAÇ

ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri'nden bilim adamlarının fareler üzerinde yaptığı araştırma, antiviral MK-4482 ilacının (Molnupiravir ve EIDD-2801 olarak da biliniyor), Kovid-19 tedavisi gören farelerde virüsleri ve akciğer hasarını büyük ölçüde azalttığını ortaya koydu.

Sonuçları "Nature Communiations" dergisinde yayımlanan araştırma, MK-4482 tedavisinin virüs kapmadan 12 saat önce ya da kaptıktan 12 saat sonra farelerde etkili olduğunu gösterdi. Bilim adamları fareleri, enfeksiyon öncesi, enfeksiyon sonrası tedavi grubu ve tedavi edilmeyen grup olmak üzere 3'e ayırdı. İlk iki gruptakilere üç gün boyunca 12 saatte bir ağızdan MK-4482 verildi. Bu farelerin ciğerlerinde tedavi edilmeyen kontrol grubuna göre 100 kat az virüse rastlandı.

Faz 2 ve Faz 3 klinik çalışmaların olumlu sonuç vermesi halinde MK-4482, tek başına ya da diğer tedavi yöntemleriyle Kovid-19'a çare olabilir.

Kadın hayatın içinden toplum