Kahraman gemi
Rüsumat-No: 4, Milli Mücadele için on defa Sovyetlere seyir yapmış ve 1,070 tüfek, 7,449 sandık fişek, 993 kasatura, 8 top ve 2,244 top mermisi taşımıştır. Türk milletinin vatanseverliği ve bağımsızlık arzusu onu bir 'Zümrüdüanka' kuşuna dönüştürdü
23 Nisan’ın 100. yılına özel TRT 1’de yayınlanmaya başlayan ‘’Ya İstiklal Ya Ölüm’’ dizisiyle birlikte Kurtuluş Savaşımızın en çetin yıllarında gerçekleşen büyük fedakarlıkları ve binlerce isimsiz kahramanı tekrar hatırladık.
Kurtuluş Savaşımızın belki de en stratejik alanlarından bir tanesi Anadolu’ya mühimmat sağlamaktı. Anadolu’ya mühimmat sevkiyatının devamı için deniz yolunu kullanmak bir zorunluluktu. İstanbul’dan kaçırılan veya Sovyet Rusya’dan gelen silahlar deniz yoluyla İnebolu’ya getiriliyor oradan da Ankara’ya ulaşıyordu. Türk Denizcileri, Karadeniz’de Yunan gemilerinin devriyelerini aşarak Anadolu’ya silah sevkiyatının devamını sağlıyorlardı. Rüsumat-No:4 gemisi de o yıllarda Karadeniz'de görev yapıyordu.
BALIKÇI GEMİSİYDİ
1891 yılında İngiltere’de balıkçı gemisi olarak inşa edilen Rüsumat-4 gemisi, 1913’de Gümrük dairesi tarafından satın alındı ve 1914’de Osmanlı Bahriyesine teslim edildi. 1916’dan 1918’e kadar Marmara Denizi’nde asker, cephane, yiyecek ve mühimmat taşıma aynı zamanda da gemi kurtarma ve posta görevlerinde bulunan Rüsumat- No:4 gemisi bu görevler sırasında bir çok kez düşman saldırısına uğramasına rağmen bu saldırılardan kurtulmayı başardı.
Birinci Dünya Savaşından sonra imzalanan Mondros Mütarekesiyle dağıtılan Osmanlı ordularına ait gemiler Haliç’e zincirlendi. Rüsumat-No:4 gemisi de diğer gemiler gibi Haliç’e demir attı.
İSTANBUL HÜKÜMETİ'NİN EMRİYLE ANADOLU’YA GEÇTİ
Rüsumat-No:4 gemisi de aynı Mustafa Kemal Paşa gibi İstanbul Hükümetinin verdiği emirle Karadeniz’e geçti. Karadeniz’e kaçakçılığa engel olmak için gönderilen Rüsumat-No:4 gemisi 10 Haziran’da Karadeniz Ereğlisi’nde bulunduğu sırada Milli Hükümetin emrine girdi.
Deniz birliklerinin teşkilatlanmaya başlandığı, liman reisliklerinin yeni kurulmaya başlandığı tarihlerde ilk görevini 20 Eylül 1920’de Sovyetlerin Tuapse limanından Trabzon’a 438 tüfek,412 sandık cephane ve 378 kasatura taşıyarak gerçekleştirmiş oldu. Bu tarihten sonra Sovyetlerden Anadolu’ya birçok sefer düzenledi. İnebolu’ya ilk giden gemilerden bir tanesi oldu.
ZÜMRÜDÜANKA KUŞU
Türkler, 16 Ağustos 1921’de Yüzbaşı Galatalı Mahmud (Gökbora) komutasında iki adet 8.8 mm’lik İngiliz topu ve 354 sandık top mermisini Batumlu Türklerin de yardımıyla Batum limanından Rüsumat-No:4 gemisine yüklemeyi başardılar. Aşırı yükten dolayı Rüsumat-No:4’ün güvertesi neredeyse deniz seviyesiyle aynı hizaya gelmişti. Yunan gemilerinin bölgede gerçekleştirdiği yoğun gözlem faaliyetleri nedeniyle Rüsumat-No:4 yola çıkmak için güneşin batmasını bekledi. Gece olduğunda Rüsumat-No:4 tam karartma yaparak sessizce Batum limanından ayrıldı. Güneşin doğuşuyla Trabzon’a ulaşmayı başaran gemi burada muhtelif ikmal malzemelerini ve düşman hakkındaki istihbarat bilgilerini alarak Ordu limanına doğru harekete geçti. Rüsumat-No:4 silahsız ve yavaş olması nedeniyle kıyıya yakın gidecekti ve fırsat bulunduğunda kıyıya çıkılıp istihbarat toplanacaktı.
Rüsumat-No:4,17 Ağustos 1921 akşamında Ordu limanına ulaştı. Ordu liman reisi Dursun Reis’in verdiği bilgiye göre Yunan gemileri Ordu’ya doğru yaklaşıyordu. Bu koşullarda limandan ayrılmak tehlikeliydi. Rüsumat-No:4 açık denizde yakalanırsa taşıdığı cephaneyi kaybedebilirdi. Gemi, kıyıya yakın bir yerde demirledi.
Ordu liman reisliğine gelen ikinci telgrafta Rüsumat-No:4’ün yükünün Ordu’ya boşaltılması emrediliyordu. Emir ile birlikte Ordu halkına haber salındı. Şehirde bulunan herkes limana çağrıldı. Ordu’nun bütün kayıkları yan yana dizildi. Kayıkların üzerine kalaslar konularak iskele oluşturuldu. Rüsumat-No:4, halkın olağanüstü gayretiyle kısa sürede boşaltıldı. Gelişmelere bağlı olarak gerekirse geminin batırılması için denizle doğrudan irtibatı olan valfler açılmaya hazır hale getirildi. Gemiyi yakmak için başüstüne gaz yağı ve yanıcı maddeler depolandı.
19 Ağustos 1921 sabahı Yunan gemilerinin Ordu’ya yaklaştığının bilgisi alındı. Gelen bilgiyle birlikte Rüsumat-No:4’ün valfleri açıldı ve gemi ateşe verildi. Mürettebat da bu sırada gemiyi terk etti. Düşman gemileri Vona Burnu’ndan döndüğünde Rüsumat-No:4’ün yarı yarıya batmış olduğunu ve yandığını gördüler. Batığı incelemek için bir tekne gönderdiler fakat Rüsumat-4’ten saçılan alevler nedeniyle gemiye yaklaşamadan geri dönmek zorunda kaldılar. Düşman Rüsumat-No:4’ün gerçekten battığına kanaat getirerek oradan ayrıldı.
Düşman gemilerinin ayrılmasından sonra hemen harekete geçildi. Limanın yangın tulumbası takaya yerleştirildi. Halkın ve askerlerin kahramanlıklarıyla Rüsumat-No:4’ün üzerindeki yangın söndürüldü. Şimdi sırada geminin içerisindeki suyun boşaltılması vardı. Hamdi (Karadeniz) isimli Ordulu bir genç bu görevi üstlendi. Birkaç dalışla geminin valflerini kapatmayı başardı. Bir gün bir gecede geminin suları boşaltıldı. 20 Ağustos 1921 günü İtalyan bandıralı yolcu gemisi Remo’nun yardımıyla Rüsumat-No:4 tekrar hayata döndürüldü.
Rüsumat-No:4 tekrar hayata dönmüştü fakat hareket edebilmesi için yakacak ve yağ gerekiyordu. Belediye Başkanı Furtunzade Yusuf Sırrı Bey ve Ordu halkından alınan fındık kabukları ve fındık yağları kullanılarak geminin kazanı yakıldı, makinesi yağlandı. Rüsumat-No:4 yüzmeye başladı fakat yoluna devam edemedi. Bakım yapılması için Batum’a geri gönderildi. Ordu’dan ayrıldıktan sonraki süreci Rüsumat-No:4’ün Süvarisi Mahmud Gökbora şöyle anlatıyor; “Yaşa! sesleri arasında kırık direk, kopuk burunla Trabzon’a yollandık. Biz gittikten sonra yeniden oraya gelmiş olan düşman filosu, yerimizde yeller estiğini görünce şaşırmış. Halk sahilde toplanarak kahkahalarla gülmüşler.”
Rüsumat-No:4 Batum’dan ayrıldıktan sonra Giresun’un Eynesil ilçesi açıklarında düşman gemisinin toplarından kurtulamadı ve orada battı.
Rüsumat-No:4, İngiliz tersanelerinden Giresun’un Eynesil ilçesi açıklarına kadar olan hizmet süresinde Milli Mücadele için on defa Sovyetlere seyir yapmış ve 1070 tüfek,7449 sandık fişek,993 kasatura,8 top ve 2244 top mermisi taşımıştır.
Rüsumat-No:4, balıkçı gemisinden bozma 85 tonluk ve saatte 6 mil hız yapabilen bir gemiydi. Türk milletinin vatanseverliği ve bağımsızlık arzusu onu bir ‘’Zümrüdüanka’’ kuşuna dönüştürdü.
İSMİ YAŞIYOR
Ordulular, Rüsumat-No:4’ün hatırasına hâlâ sahip çıkmaktalar. Belediye binasının karşısında yer alan sahil alanında Rüsumat-No:4’ün anısına dikilmiş bir anıt yer alıyor. Aynı zamanda Ordu’da faaliyet gösteren ‘’Rüsumat-4 Gençlikspor’’ kadın futbol takımı Rüsumat-No:4’ün ismini yaşatıyor.
KAYNAKÇA:
https://www.dzkk.tsk.tr/icerik.php?icerik_id=486&dil=1
https://www.c4defence.com/Dergi/63-sayi/75/88-89
https://www.turkcenindirilisi.com/turktarihi/tugrul-kusu-zumrudu-anka-simurg-kusu-h76359.html