22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kanlı çizmelerinizle Anadolu’ya çıkamazsınız: Gemileriniz batsın!

Türkiye talep etmemesine rağmen ABD’nin uçak gemisi USS George H.W. Bush, Akdeniz'de ülkemize doğru ilerliyor. Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı, 'ABD deprem yardımına gelmiyor, Türkiye’yi esir almaya geliyor.' dedi. Sosyal medyadan da ABD'ye tepki yağdı, Twitter devreye girerek engelledi

Kanlı çizmelerinizle Anadolu’ya çıkamazsınız: Gemileriniz batsın!
A+ A-

Deprem felaketinin ardından yabancı donanmalara ait savaş gemilerinin 'yardım' gerekçesiyle Türkiye'ye doğru yola çıkması, tepki çekti. Askeri uzmanlar, bu gemilerin destek kapasitesinin sınırlı olduğunu belirterek, yardım talebinde bulunulmamasını istedi.

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen ve 10 ilde büyük yıkım yaratan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Türkiye, dördüncü seviye alarm vererek uluslararası yardım talebinde bulundu. Çağrıya yanıt veren çok sayıda ülke, arama-kurtarma ekiplerini gönderebileceğini bildirdi. Dışişleri Bakanlığının koordinasyonu sonucunda 5 bin 309 yabancı personel deprem bölgesine gelerek göreve başladı.

Bunun yanında kimi ülkeler de yardım talebini fırsata çevirmeye çalıştı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, tüm Ada'nın sahibiymiş gibi “Kıbrıs Cumhuriyeti” adıyla yardım göndermeyi teklif etti. Amerika Birleşik Devletleri ise daha da ileri giderek talep olmamasına rağmen bir uçak gemisini Türkiye'ye yönlendirdi. ABD'ye tepki yağdı.

GEMİ YOLA ÇIKTI

ABD uçak gemisinin yola çıktığını Pentagon Sözcüsü Patrick Ryder duyurdu. Ryder, dünkü basın toplantısında, ABD'ye ait bir uçak gemisinin, Ankara'dan “ek yardım talebi gelmesi halinde pozisyon almak üzere” Akdeniz'de Türkiye'ye doğru ilerlediği bilgisini paylaştı. Pentagon Sözcüsü, gönderilen geminin USS George H.W. Bush uçak gemisi olduğunu söyledi.

“ABD Avrupa Komutanlığı (EUCOM) da USAID Afet Yardım Müdahale Ekibine yardımcı olmak üzere İncirlik Hava Üssü’ne bir ekip konuşlandırıyor ve 9 Şubat'ta orada olmalarını bekliyoruz.” açıklaması yapan Ryder, EUCOM'un yardım çabalarını desteklemek ve Türk hükümetinden gelecek yeni taleplere yanıt vermek üzere ilave varlıkları önceden konumlandırmak için aktif olarak çalıştıklarını kaydetti.

Kanlı çizmelerinizle Anadolu’ya çıkamazsınız: Gemileriniz batsın! - Resim : 2
Finans kapitalin ünlü sesi İngiliz Economist dergisi, “Türk ve Suriye
hükümeti depremle başa çıkamıyor.” sözleriyle halkı kışkırtmaya çalışıyor.

ABD'YE TEPKİ YAĞDI

ABD'nin kendine görev çıkararak uçak gemisini sevk etmesi, Türkiye'de çok sayıda vatandaş ile askeri uzmanın da tepkisini çekti. On binlerce vatandaş sosyal medyada “ABDgemisiistemiyoruz” etiketiyle mesajlar paylaştı. Etiket, Twitter'ın 1. gündemine yerleşti fakat bir süre Twitter bu tepkilere müdahale ederek etiketi listeden kaldırdı.

Askeri uzmanlar da USS George H.W. Bush'un bir yardım gemisi değil aksine tam bir savaş makinası olduğu, daha önce Türkiye'yi işgal senaryolarında rol aldığı, dolayısıyla Ankara'nın kesinlikle bir yardım talebinde bulunmaması gerektiği konusunda uyardı.  

Amiral Cihat Yaycı, “ABD uçak gemisi ne sunacak Türkiye'ye? Ellerindeki malzemeyi yardım ediyoruz diye helikopterle atarlar, sonra da 'Bakın ABD ne büyük iş yapıyor' derler. Türkiye ABD donanmasına, İspanya donanmasına muhtaç değil.” derken; Amiral Cem Gürdeniz “Depremle mücadele görevi ve depolanmış malzemesi olmayan bu geminin mevcut konjonktürde İskenderun Körfezi'ne girmesi kamuoyununun hassasiyeti nedeniyle fayda sağlamaz.” ifadelerini kullandı. Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar da “ABD askeri gücü üzerinden sağlanacak bir deprem desteğinin pek çok riski ve handikabı bulunuyor.” uyarsında bulundu.

100 BİN TONLUK SAVAŞ MAKİNASI

Geçen günlerde Girit'e gelerek Yunan ordusu ile eğitimler yapan ve Türkiye'ye doğru yola çıkan USS George H.W. Bush uçak gemisi, dev kapasitesiyle dikkat çekiyor. Nimitz sınıfı 100 bin tonluk bu gemi, 6,2 milyar dolara inşa edildi. İki nükleer reaktörle çalışıyor ve yakıt ikmali olmadan 20 yıldan fazla görev yapabiliyor. 6 bin mürettebatı olan gemi, 56 savaş jeti ile 15 helikopter taşıyor. Gemi, her 20 saniyede bir uçak fırlatabiliyor. İçinde çok sayıda gelişmiş füze sistemi ile yüksek teknolojili silah bulunuyor. Daha da ötesinde ABD uçak gemileri, yalnız dolaşmıyor. Bir görev grubu halinde seyir yapan bu gemilere 1 destroyer, 1-2 fırkateyn, 1-2 korvet ve denizaltılar eşlik ediyor. Dolayısıyla Türkiye'ye yönelen koca bir ordu.

İTALYAN VE İSPANYOL GEMİLERİ DE GELDİ

Diğer yandan başka NATO ülkelerinden savaş gemileri de Türkiye'ye yollandı. Bunların başında İspanya geliyor. İspanya Deniz Kuvvetleri, önceki gün dev gemileri Juan Carlos I ve Galicia'nın yanı sıra Blas de Lezo fırkateyni ile Cantabria lojistik destek gemisini İskenderun Limanı'na sevk ettiğini duyurdu. TCG Anadolu'nun eş gemisi olan Juan Carlos I, dün savah saatlerinde İskenderun Limanı açıklarına demirledi.

İtalya Deniz Kuvvetlerinin de San Giorgio sınıfı San Marco amfibi gemisini Türkiye'ye gönderdiği duyuruldu.

ABD TÜRKİYE'Yİ BÖYLE İŞGAL ETMİŞTİ

28 Şubat döneminin Genelkurmay Başkanı Org. İsmail Hakkı Karadayı'dan görevi devralan Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu, 3 Eylül 1999 günü, “28 Şubat’ı bin yıl sürdürme” kararlılığını açıklamıştı. Amerikan ordusu ise 28 Şubat'a, tarihinin en kapsamlı tatbikatı ile yanıt vermişti. “Millenium Challenge (Bin Yılın Meydan Okuması)” adıyla Nevada'da düzenlenen tatbikata, NATO’nun demirbaş ülkelerinden birçoğu katılmasına rağmen, Türkiye davet edilmemişti. Tatbikat için Lozan Barış Antlaşması'nın yıldönümü seçilmiş ve 24 Temmuz 2002'de başlayan tatbikat Sakarya Savaşı gibi 22 gün sürmüştü. Tatbikat kapsamında hedef ülke, 96 saatte işgal ediliyordu. Tatbikatın yapıldığı dönemde, dünyada seferberlik emrini 96 saatte gerçekleştirebilen tek ordu ise TSK idi.

Tatbikatın senaryosu ise şöyleydi: “Hedef ülke, bazı denizyollarını kontrol etmektedir. Bir ada ülkesiyle şiddetli sorunları vardır. Bu ülkede çok büyük bir deprem olur. Sivil hükümet depremle mücadele edemez ve kaos durumunda ordu duruma el koyar. Uluslararası yardım çağrısı yapılır. ABD, yardımlarının kendi askerleri tarafından yapılmasını şart koyar. Böylece ülkeye girmekte olan ABD askerlerinin miktar ve faaliyetlerinden kuşkulanan hedef ülke ordusuyla ABD ordusu arasında savaş çıkar ve ülke 96 saat içinde işgal edilir.”

Associated Press de bu tatbikat senaryosundaki hedef ülkenin Türkiye olduğunu duyurmuştu.

'ABD'Lİ DİPLOMATLAR TÜRK DEVLETİNDEN BAĞIMSIZ HAREKET ETMELİ'

Kanlı çizmelerinizle Anadolu’ya çıkamazsınız: Gemileriniz batsın! - Resim : 3

Pentagon'un psikolojik harp elemanlarından Michael Rubin, 1945 adlı sitede Türkiye'deki deprem felaketi ile ilgili kışkırtıcı bir yazı kaleme aldı. “Erdoğan'ın Türkiye İçin Deprem Yardımını Silah Olarak Kullanmasına İzin Vermeyin” başlıklı yazısında Rubin, ABD'li diplomatların deprem bölgesine gitmesini ve Türk devletinden bağımsız olarak faaliyet yürütmesini istedi. Rubin yazısında şu ifadeleri kullandı:

“Erdoğan devlet adamı olmaktan uzak birisi, tüm Türklerin lideri olmadığını bir kez daha muhalefeti yok sayarak ortaya koydu. ABD Dışişleri Bakanlığı, Erdoğan'ın manipüle etmeye meyilli olabileceği gibi etnik kökenlerine ya da politikalarına göre değil, tüm Türklerin ihtiyaçlarına göre yardıma erişebilmelerini sağlamalıdır. Halihazırda orada değillerse, ABD diplomatları deprem bölgesinde bulunmalı ve ihtiyaçları bağımsız olarak belirlemelidir. Eğer Türk hükümeti, örneğin deprem bölgesindeki Kürt kasaba ve köylerine yardım etmek istemiyorsa, ABD bunu doğrudan yapmalıdır. Eğer Erdoğan bu çalışmaları engelliyorsa, Beyaz Saray onu kamuoyu önünde eleştirmelidir. Erdoğan'ın avantaj elde etmeye çalışmaması ve uluslararası yardım selini savaş sandığını doldurmak için kullanmaması gerekiyor.”

Son Dakika Haberleri