Kapitalizm işçinin sömürecek gücünü bırakmadı, gözünü onuruna dikti
Twitter ya da yeni adıyla X’te yayılan ve birçok kişinin tepkisini çeken bir video çeşitli tartışmalara sebep oldu. Videoda bir garsonun yüzünün üzerinde (sanki bir tabakmış gibi) yerleştirilen yiyecekler ve onları yiyen kişiler görünüyordu.
Sosyal medyada hızla yayılan ve birçok kişi tarafından sert eleştirilere maruz kalan videoyu sanırım birçok okurumuz da görmüştür. Videodaki görüntülerde bir garsonun yüzüne çatal vb. gibi ekipmanlarla yerleştirilen çeşitli yiyecekler ve onları garsonun yüzünden yemeye çalışan insanlar yer almaktadır. Videonun üstündeki yazı ise bana göre videonun kendisinden daha dikkat çekiciydi ‘Ayda 10 bin dolar için bu mesleği işi yapar mısınız?’ Bu olay herkesin aklına ‘Bu kadarı da olur mu?’ sorusunu getirmişti peki bu işin aslı neydi? Gerçekten kapitalizm artık işçinin sömürecek hiçbir şeyini bırakmayıp gözünü onuruna mı dikmişti?
GÖRÜNTÜLER MODERN SANAT GÖSTERİSİNDEN
Olayı kısaca araştırmamın ardından bu performans gösterisinin bir modern sanat eseri olduğunu öğrendim. Gösteri 2022 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Brooklyn eyaletinde bulunan The Invisible Dog Art Center adlı sanat merkezinde icra edilmiş. Bu gösteriyi düzenleme fikri ise Instagram fenomeni olarak Foodmasku bilenen Antonius Oki Wiriadjaja’dan gelmiş.
Would you trade in your dignity for $10k a month? pic.twitter.com/hNounFXLwp
— Censored Men (@CensoredMen) August 17, 2023
38 yaşındaki Wiriadjaja, koranavirüs salgını döneminde popülerlik kazanmış bir fenomen. Anlattığı hikâyeye göre kendisi online konferanslardaki yüz değiştirme efektlerinden birisinden etkilenerek bu çalışmayı ortaya koymayı düşünmüş. New York Times'ın en iyi Instagram sanat hesaplarından biri olarak seçilen proje çok zaman geçmeden de popülerlik kazanmış. Sonrasında ise bizim gördüğümüz videonun fikri ortaya çıkmış. Bir çift bu maskeler üzerinden yemek yiyecek ve bu bir modern sanat gösterisi şeklinde insanlara sunulacakmış. Gösteri sonunda video sosyal medya ortamına düşerek nihayetinde kitleleri etkilemeyi başarmış.
SANATÇININ HEDEFİ KAPİTALİZM ELEŞTİRSİ
Endonezyalı sanatçı Antonius Oki Wiriadjaja, videonun sosyal medyada gündem olmasından sonra düzenlediği performans ile ilgi açıklama yaptı. Wiriadjaja, Instagram hesabından “Videonun bağlamından koparıldığında kafa karıştırıcı olduğunu biliyorum. Bununla birlikte, nerede görmüş olursanız olun, gıda eşitsizliği ve hizmet çalışanlarımızın sömürülmesi üzerine bir konuşma yarattıysa, bu iyi bir şeydir” dedi. Aynı zamanda Wiriadjaja, enstalasyonu düzenleyen sanatçıların hiçbirinin milyarder olmadığını ve milyarder olmanın iyi bir şey olmadığının da altını çizdi.
‘KARE’ İÇİNDEKİ SIKIŞMIŞLIK
Modern sanat akımlarının son yıllarda bu tarz enstalasyonlarla ürün üretmesi ve performansa dönüşmesi sıkça rastlanan olaylardan biri. 2019 yılında Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülü alan Kare (The Square) filmi tam olarak bu konuya yoğunlaşmakta ve modern sanatın kapitalizm eleştirisi mi yoksa isteyerek ya da istemeyerek de olsa kapitalizmin söylemek istediklerini ifade eden bir sözcü mü olduğuna değinmekteydi. Filmde modern sanat müzesinin ünlü küratörü Christian, batı dünyasına özgü insan ilişkilerinin sahteliğinin portresini yarattığı modern eserle ortaya koymakta. Bu performansta goril taklidi yapan sanatçı, artık rolü ile gerçekliği birbirine karıştırarak tamamen ruhunu ve bedenini yarattığı karakterin esiri olarak bırakmakta ve gösteriyi izlemeye gelen ve neredeyse hepsi burjuva olan kişilere zarar vermeye başlamaktaydı. Bu film olağanüstü eleştiri boyutuyla gösterildiği yılda da pek çok tartışmaya da zemin hazırlamıştı.
KAPİTALİZMİN GÖZÜ İŞÇİNİN ONURUNDA MI?
Modern sanat eserlerinin yaygınlaşması ve gerçek ile performans arasındaki ince çizgiyi genellikle saydam hâle getirmesi çoğu insanda farklı düşünceleri ortaya koymakta. Yazımızın başındaki videoya geri dönecek olursak, videoyu etkili kılan şey bana göre gösteri değil üzerindeki o yazıydı: ‘Ayda 10 bin dolar için bu mesleği işi yapar mısınız?’ Gerçekten de videoyu izledikten sonra birçok insan şunu düşündü ‘O paraya değer mi?’. Kapitalizm artık öyle bir noktaya gelmişti ki videoyu izleyen çoğu işçi toplumun aklına bu soruyu yerleştirme cesaretini kendisinde bulmuştu. Dünya üzerindeki hayat pahalılığı kitleleri oldukça etkilemiş ve kolayca ünlü olabilmek dolayısıyla da hızlı para kazanabilmek için çeşitli yöntemler aranmaya başlatmıştı.
Son yıllara baktığımızda özellikle TikTok’da yayınlanan videolarda çeşitli yemek sunumları ortaya çıkmış, restoranın sunduğu yemeğin lezzetinden çok nasıl sunulduğu bir çekim noktasına dönüştü. Sırf bu gösteriler için işçiler kendi onurlarından ödün vermeye zorlanıp, bir eti ya da tatlıyı şovlarına dahil ederek ‘saçma’nın gizemli çekiciliğini tüketiciye sunmakta.
Minimal yemekler ya da devasa yemekler, et dövmeler ya da kuzu sevmeler gibi gösteriler Büyük Tıkınma’nın (Aynı isme sahip 1973 yapımı Marco Ferreri filmine atıf yapılmıştır) bir parçası olmuştu. Modern sanat istemeyerek de olsa bu propagandanın bir aracı haline ne yazık ki geldi. Çoğu insan ortaya koyulan performansı gerçeklikten ayırt edemedi. Böylelikle de aynı Kare filmindeki gibi gösteri çığırından çıkarak gerçekliğin bir parçası haline geldi. Prof. Dr. Oğuz Adanır hocanın da sıkça bize öğrettiği gibi yaşadığımız simülasyon evreni yani bitmişliğin gizlenmeye çalışıldığı evrenin ta kendisinde tahayyülüler birer illüzyon olarak somut boyutuyla karşımıza çıkmakta. Tam da bütün bunlara baktığımızda belki de aç kalmak onursuz yaşamaktan daha yeğ noktaya ulaşmakta.