26 Ekim 2024 Cumartesi
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Karar yılı yenilgiyle başladı

Almanya, 26 Eylül’de yapılacak genel seçimler öncesi ilk etabı geçti. Bu yıl yapılacak altı eyalette parlamento seçimlerinin ikisi, iki eyalette yapılacak yerel seçimlerin ise ilki tamamlandı.

Karar yılı yenilgiyle başladı
A+ A-
CAN ÇAKIR / ALMANYA

. Her iki eyalet parlamentosu seçiminde mevcut başbakanlar farkla kazanırken, Başbakan Merkel’in partisi CDU’nun aldığı oylar ise Almanya geneli için CDU’suz iktidar seçeneklerini beraber getirdi.

Almanya karar yılına girdi. 16 eyaletin yarısında parlamento seçimi ya da yerel seçim var. Tüm seçimler Almanya’da ilgi ile takip ediliyor, nitekim seçimler Merkel sonrası dönem için de hazırlık niteliğinde. Başbakan Merkel yeniden aday olmayacak, ancak partisi Hristiyan Demokrat Birliği’nin (CDU) oylarını koruyup korumayacağı da akıllardaki soru işareti. Genel seçimler öncesi ilk tur ise Baden-Württemberg ile Rheinland-Pfalz eyaletlerinde yapılan eyalet seçimleriyle gerçekleşti. Baden-Württemberg’de Başbakan Winfried Kretschmann’ın (Yeşiller), Rheinland-Pfalz’da ise Başbakan Malu Dreyer’in (SPD) partileri yeniden seçilirken; iktidar partisi CDU, her iki eyalette de tarihinin en kötü sonucunu aldı. Her iki eyalette ise Yeşiller, SPD ve liberal FDP’den oluşan CDU’suz iktidar seçenekleri mümkün gözükürken SPD’nin genel seçimlerdeki başbakan adayı Olaf Scholz, bunun 26 Eylül’deki genel seçimler için de seçenek olabileceğini ifade etti.

SONUÇLAR MALUMUN İLANI

Winfried Kretschmann’ın yeniden başbakan adayı olduğu eyalette partisi Yeşiller, seçimleri oylarını artırarak açık arayla birinci olarak tamamladı. Sonuçlar her ne kadar 2016 yılında alınan oylara benzese de eyalet hükümetinin koalisyon ortağı CDU, eski kalesi olarak geçtiği eyalette derin bir yara aldı. Önceki dönemin Yeşiller-CDU koalisyonu bir taraftan hala mümkün gibi gözükse de Başbakan Kretschmann ilk değerlendirmelerinde SPD ve FDP ile görüşmelere de açık olduğunu belirtti. SPD adına Genel Sekreter Lars Klingbeil, FDP adınaysa Genel Başkan Christian Lindner de böyle bir “trafik lambası koalisyonuna” açık olduklarını ifade ederek görüşmelere davet ettiler.

CDU’NUN KRİZLERİ SONUÇLARA YANSIDI

Rheinland-Pfalz’taki seçim sonuçlarının ise en büyük sürprizi, Christian Baldauf liderliğindeki CDU’nun yaşadığı düşüş oldu. Mevcut “lamba koalisyonu” güven tazelerken CDU’nun Rheinland-Pfalz’da tarihinin en düşük oyunu alması, ilk analizleri de beraberinde getirdi. CDU, Almanya genelinde bir yandan Merkel sonrası döneme hazırlanırken, bir yandan da son günlerde yaşadığı lobicilik skandalıyla çalkalanmakta. Merkel’in parti genel başkanlığını bırakmasından bu yana kendi içindeki liderlik sorusunu bir türlü çözemeyen CDU, Ocak ayında Armin Laschet’in genel başkan seçilmesiyle her ne kadar bu yöndeki ilk adımını atmış olsa da en son Kovid-19 aşıları ve koruma maskeleriyle ilgili olarak Federal Parlamento’daki CDU/CSU’lu üç milletvekilinin ücret karşılığı aracılık yaptıklarının ortaya çıkması kamuoyunda önemli ölçüde güven sarstı. Bahsi geçen üç milletvekili her ne kadar önceki günlerde istifa etmiş olsa da tartışmaların daha Cumartesi akşamına kadar sürmüş olması eyalet seçimleri sonuçlarını da bir hayli etkilemiş durumda.

LAMBA SEÇENEK OLUR MU?

Almanya’da salgın süreci şüphesiz daha devam ediyor. CDU’nun parti içi skandallarının yanı sıra vaka sayılarının da son bir haftada artıyor olması Almanya’nın ayrıca gündemini etkilemekte. Ancak her ne kadar bu çerçeve ile son seçim sonuçları SPD’nin lamba önerisini gündeme taşısa da farklı olumsuzluklar öne çıkıyor. Son yapılan anketlerde bir “lamba koalisyonu” için çoğunluk görünmemekte, ancak daha da önemlisi gün içinde CDU Genel Başkanı Armin Laschet ile FDP Genel Sekreteri Volker Wissing’den kapıları kapatan açıklamalar geldi. Laschet öneriyi “SPD’nin hayali” olarak nitelendirirken, Wissing ise “lamba koalisyonu Federal düzeyde bir ozalit değildir” ifadelerini kullandı. Öneriye en sert eleştiri ise her iki seçimde de baraj altında kalan Sol Parti’ni yeni Eş Genel Başkanı Susanne Hennig-Wellsow’dan geldi. Berlin’de düzenlediği bir basın toplantısında Hennig-Wellsow, böylesine bir koalisyonun Almanya’nın Doğusunu temsil edemeyeceğini söyledi.

Son Dakika Haberleri