Kavala: PKK'nın sürece katkı yapacağını düşünüyordum
Osman Kavala'nın ifadesinden yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Kavala’ya terör örgütü PKK ile ilgili açıklamaları da soruldu. Kavala, 'PKK yöneticilerinin de rasyonel temelde, yani akla mantığa uygun değerlendirmeler yaparak, bu sürece katkıda bulunacaklarını düşünüyordum' dedi.
'Gezi Parkı' davasında hakkında beraat ve tahliye kararı verilen ancak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15 Temmuz soruşturması kapsamında yeniden tutuklanan Osman Kavala’ya sorgusunda terör örgütü PKK ile ilgili yaptığı açıklamalar da soruldu.
PKK İÇİN ‘SİLAHLI MUHALEFET’ İFADESİ
Kavala’ya 4 Ağustos 2015 tarihinde sosyal paylaşım sitesinde yayınlanan “Çözüm Süreci ve HDP” başlıklı videodaki, “Her ne kadar bazıları PKK IŞİD’le veya şeyle buna benzeyen örgütlerle mukayese etseler de şu anda da PKK rasyonel siyaset yapma kapasitesine sahip bir örgüt, bunu da sözcüleri konuşmalarında ifade ediyorlar.”… “Hükümetin büyük bir sorumluluğu ama, bazı durumlarda bir muhalefet hareketinin de, silahlı muhalefet hareketinin de siyaseti belirlemede önemli bir rol oynuyor” sözlerinin sorulduğu belirtildi.
TERÖR ÖRGÜTÜNÜN RASYONEL SİYASET YAPMA DURUMU NE DEMEK?
Yine Kavala’nın sosyal medya paylaşım sitesinde yayınlanan “Osman Kavala: PKK’lılar Türkiye’de Kalmalı” başlıklı videodaki açıklamaları da soruldu. Kavala’ya şu sorular yöneltildiği öğrenildi:
‘Bundan sonra acaba (PKK) militanlarının silahlarını bırakmak için Türkiye’den ayrılmalarına ihtiyaç var mı?’ şeklinde söylemlerde bulunduğunuz tespit edilmiştir. Bahse konu videoda geçen PKK/KCK terör örgütünün rasyonel siyaset yapma durumu ne demektir? Silahlı muhalefetin siyaseti belirlemede etkili olması derken neyi kastediyorsunuz? PKK/KCK terör örgütünün silah bırakmak için ülke dışına çıkmaması derken neyi kastediyorsunuz?’
TERÖRİSTE ‘SİLAHLI MİLİTAN’
Kavala’nın kendisine yöneltilen sorulara yanıt verirken, teröristler için silahlı militan, terör saldırıları için silahlı mücadele ifadesi kullandığı, terör örgütü ifadesini ise kullanmadığı dikkat çekti. Osman Kavala’nın yanıtlarının ise şu şekilde olduğu kaydedildi:
“PKK’lılar Türkiye’de kalmalı başlığı eksik bir başlıktır. Bu programda konuşmamda kastettiğim PKK’lıların ülkemizde, Türkiye’de silahlarını bırakmalarıydı. Bu konunun gündeme gelmesi PKK militanlarının Kuzey Irak’a gitmeleri için özel bir yasanın çıkartılmasına dair, Öcalan ve HDP çevrelerinden ifade edilen taleple ilgiliydi. TV programında bana bu konu sorulduğu zaman, silahlı militanların başka bir ülkeye gitmeleri için yasa çıkartılamayacağını ifade ettim. Yasanın ancak silahlı militanlarının kendi ülkelerinde, yani Türkiye’de silah bırakmaları ile ilgili olabileceğini söyledim. Çatışmaların bir an önce durması için en uygun çözümün böyle bir yasa konusunda uzlaşmaya varılması ve PKK’lıların silahlı olarak Kuzey Irak’a gitmeleri değil, bir an önce Türkiye’de silahlarını bırakmaları olduğunu ifade ettim. Yani PKK’lıların Türkiye’de kalmalarından kastedilen silahlarını bırakarak kendi ülkelerinde yaşamalarıdır. Tabii suça bulaşmamış, eylemlere karışmamış olanlardan bahsediyoruz.”
TERÖR SALDIRILARINA ‘SİLAHLI MÜCADELE’
“PKK rasyonel siyaset yapma kapasitesine sahip bir örgüt derken, PKK yöneticilerinin görüşme yapabilecek formasyona sahip olmalarını kastettim. Son açılım sürecinde PKK yöneticilerinin de rasyonel temelde, yani akla mantığa uygun değerlendirmeler yaparak bu sürece katkıda bulunacaklarını düşünüyordum. Rasyonel siyasetten kastettiğim bu örgütün silahlı mücadeleyi terk edip, demokratik siyasi kanallarını kullanmasıdır.”
TERÖR OPERASYONLARINA ‘ÇATIŞMALAR’
“Ülkemizin daha demokratik bir yapıya kavuşması ve çatışmaların sona ermesi için gereken adımların atılmasını konusunda hükümetin de sorumlu olduğunu düşünüyorum. Ancak silahlı mücadele yürüten örgütün davranışları, tavrı, niyeti, hükümetin atacağı adımları ve demokrasinin gelişmesini etkiler. Burada kastettiğim, siyaseti belirlemede önemli rol çatışmaların durması, ülkemizde özgürlükler ve demokrasinin güçlenmesini engelleyen nedenlerin ortadan kalkmamasıyla ilgidir. Silahlı eylemlerin ve bunlara dayalı stratejinin, demokrasinin ve özgürlüklerin gelişmesine engel olduğu inancındayım.”