22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kitap sektöründe yaprak kımıldamıyor

Türkiye’de kitap sektörünün tekrar ayağa kalkması için, kültürün ve turizmin ayrı bakanlık olması, kitap fuarlarına katılım bedelinin makul seviyelere çekilmesi, devletin teşvik ve destek politikaları geliştirmesi gerekli.

Kaynak Yayınları Genel Müdürü Mehmet Sabuncu: ‘Yeniden kâğıt üreten ülke olmalıyız!’

Parkende satış rakamlarının her gün değiştiği günümüzde, bu durumdan en çok etkilenen alanlardan biri de kuşkusuz yayıncılık piyasası. Çünkü kitap, dergi ve gazete kağıtlarının neredeyse tamamını ithal ediyoruz. Dolayısıyla bu ürünler oldukça maliyetli. 2000’li yılların başında üretimi durdurulan Kocaeli’deki kâğıt fabrikası SEKA, ülkede kâğıt üretiminin yapıldığı son fabrikaydı. Onunda kapatılmasıyla birlikte bu alanda tamamen dışa bağımlı hale geldik.

Dışa bağımlılık ve enflasyonun kitap piyasasını ne hale getirdiğini, Türkiye Yayıncılar Birliği’nin 2022 Yılı Türkiye Kitap Pazarı Raporu'ndan açıkça görüyoruz. Rapora göre kitap üretiminde, yedi yıl öncesine geriledik. Raporda, döviz artışı sebebiyle kâğıt fiyatlarının yüzde 300'e yakın yükseldiği ve bunun kitap sektörünü krize soktuğu belirtilmişti.

Bu kriz ortamında ayakta kalmaya çalışan yayınevleri devletin acil olarak konuyla ilgilenmesi gerektiğini belirtiyor. Sektörün en köklü yayınevlerinden olan Kaynak Yayınları Genel Müdürü Mehmet Sabuncu konuyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

  • Seçimden sonra değişmeyen iki bakanlıktan biri de Kültür ve Turizm Bakanlığı oldu. Bakanlığın bugüne kadar yürüttüğü politikaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kültürün ve turizmin ayrı bakanlıkların konusu haline getirilmesi gerekli. Bakanlığın bugüne dek yürüttüğü politikalar daha çok turizm odaklı oldu ve kültür biraz geri planda kaldı. Özellikle Cumhuriyetin 100. yılının ilk altı ayında, bu anlamlı yılın ruhuna dönük herhangi bir kültürel çalışmaya rastlamadık. 100. yıl kutlamalarının yalnızca ekim ayına sıkıştırılacağı anlaşılıyor. Oysa tüm yıla yayılan, kültür-sanat kurumlarını harekete geçiren, yayınevlerini bu yönde teşvik eden uygulamalar olmalıydı.

YAYINEVLERİNİN ALANI DARALDI

  • Son yıllarda yayıncılık sektörünün yaşadığı en önemli sorun nedir?

Kâğıtta dışa bağımlı haldeyiz; küresel selüloz fiyatlarının ve ithal edilen kâğıdın navlun bedelinin artması sektörümüzü zora sokmaya devam ediyor. Yılbaşından itibaren ithal edilen birinci hamur ve kitap kapağı kâğıtlarında, % 100’ü geçen artışları oldu. Kur artışları diğer matbaa malzemeleriyle beraber telif maliyetlerimizi de arttırmış durumda.

Dövizdeki yükselişe bağlı olarak sürekli artan kâğıt fiyatları, yayıncılık sektörünün yaşadığı en önemli sorun. Kendi kâğıdımızı kendimiz üretmiyoruz ve tamamen dışa bağımlıyız. Bu, bir sorun olmaktan da çıkıp bir krize dönüştü. Son bir iki yılda pek çok yayınevi, artan maliyetleri karşılayamadığı için kapandı, dergiler yayım hayatına son verdi. Sürekli yükselişteki enflasyona bağlı olarak kitap fiyatlarının da artması, yayınevlerinin alanını çok daralttı ve kitap satışlarını düşürdü.

  • Bu artış yayıncıların planlarını etkileyecek mi?

Üretim maliyetleri nedeniyle üretim planlarımızı gözden geçiriyoruz. Zamlı fiyatlarla nedeniyle yayıncılık sektörü zor durumda. Yeni baskılar ya durduruluyor, bekletiliyor ya da iptal ediliyor. Baskısı biten kitapların tekrar baskılarının yapılması noktasında bile zorluk yaşıyoruz. Bu durum kültürel çeşitliliğimizi olumsuz anlamda etkileyecek. Artan maliyetlerle birlikte kitap fiyatlarında da zamlar gündeme gelecektir.

Kitap sektöründe yaprak kımıldamıyor - Resim : 1
Mehmet Sabuncu

EN İHMAL EDİLEN SEKTÖR

  • Bakanlık bu konuda sektörü rahatlatacak hangi önlemleri aldı, aldıysa bunlar yeterli miydi?

Bakanlık maalesef yeterince değil, herhangi bir yeterli önlem almadı. Yayıncılık, devlet katında en ihmal edilen sektör olma özelliğini sürdürüyor.

  • Kur artışı kâğıt tedariki konusunda sorun yaratıyor mu?

Doğrudan doğruya yaratıyor ve bu en büyük sorun. Şu an kâğıt, altından daha değerli ve fiyatı sürekli artıyor.

Kâğıt krizinin başlangıcında, aslında kâğıt hamuru sıkıntısı yatıyor. Hamurun fiyatı 2020’de ton başına 700-750 dolarken, 2021’de 1.200 dolara kadar çıktı. Ülkemizin yaşadığı kur artışıyla birlikte durum daha da vahim bir hale geldi. Fiyat artışlarındaki başlıca sebeplerden biri Çin’de 279 hamur ve kâğıt fabrikasının çevresel girişimlerle kapatılması ve plastiğe karşı (protestolarla birlikte) plastik ürünleri kâğıt alternatifleriyle değiştirme telaşı. Aynı zamanda online alışveriş arttıkça karton ambalaj fiyatına da talep arttı ve kâğıt fabrikaları buna daha çok yatırım yapmaya başladı.

Özetle; hem daha az fabrika kitap kâğıdı üretiyor, hem de kâğıt hamuruna başka yerlerden talep arttı, dolayısıyla fiyat ve erişim sorunu da oluşmuş durumda. Ek olarak, Çin’deki çevresel girişimlerden dolayı mürekkepte de hammadde sıkıntısı var ve mürekkep üreticileri hızla konsolide olduğu için mürekkep fiyatları da artıyor.

Şu an sektörümüzde “yaprak kımıldamıyor.” Artan enflasyon nedeniyle kitap alımının kaçınılmaz olarak düştüğünü görüyoruz.

KÜTÜPHANELERE KİTAP ALINMALI

  • Kitap satışlarında bir düşüş yaşandığını biliyoruz. Bunun en büyük nedeni nedir?

Artan fiyatlar ve korsanla mücadelenin, özellikle dijital alanda yeterli olmaması.

  • Sektör olarak bu krizin aşılması konusunda önerileriniz neler?

Türkiye’de yazılı kültür ciddi bir bunalım yaşıyor ve devlet bu konuda neredeyse kılını bile kıpırdatmıyor. Tekrar kâğıt üreten bir ülke haline gelmemiz, kitap fuarlarına katılım bedelinin makul seviyelere çekilmesi, devletin bu konuda uygun teşvik ve destek politikaları geliştirmesi şart. Yabancı ülkeler, kendi kültürlerini yaymak için çeşitli çeviri destekleri vb. verirken, buna benzer uygulamalara kendi ülkemizde pek rastlayamıyoruz. Kütüphanelere kitap alımının genişletilmesi ve yaygınlaştırılması da gerekli. Bakanlık, sinemamıza verdiği desteğin bir benzerini yayıncılık sektörü için de programlamalı.

Türkiye Çin