Kekemelik ve peltekliğin çözümü: Dil ve Konuşma Terapisi!
Dil ve konuşma terapisi, kekemelik, afazi veya pelteklik gibi iletişim becerilerinizi etkileyen konuşma bozukluklarını ortadan kaldırarak sağlıklı bir sosyal yaşam sürmenize olanak sağiıyor. 2011 yılından beri birçok dil ve konuşma bozukluğuna çare olan terapinin detaylarını uzmanı anlattı.
(ÖZEL HABER)
Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Zehra Turan, doğuştan, gelişimsel olarak ortaya çıkan durumlarda serebral palsili bireylerde, dudak-damak yarıklığı görülen bireylerde, işitme kayıpları olan bireylerde, gecikmiş konuşma ve akıcılık bozukluğu olan bireylerde dil ve konuşma terapisinin uygulanabileceğini bellirtti.Artikülasyon bozuklukları yaşayan bireylerin ergenlik döneminde karşılaşılan ses bozukluklarının,yetişkinlerde görülen ses kısılmaları ve bozuklukları ya da travmatik beyin hasarları, sonucu oluşan dil ve bilişsel sorunlarda inme (felç) sonrası eşlik eden yutma bozukluklarında da dil ve konuşma terapisinin etkin tedavi yöntemi olarak kullanılabileceğine dikkat çekti. Dil ve konuşma bozukluğunun türüne bağlı olarak genetik geçişlerinde etkili olabileceğinin altını çizen Turan, bu konuda birçok çalışma bulunduğunu söyledi.
DİL BOZUKLUĞU ALGILAMA GÜÇLÜĞÜNE NEDEN OLABİLİR
Dil bozukluğu ve konuşma bozukluğunun birbirine karıştırılmaması gerektiğine dikkat çeken Turan,dil bozukluğu görülen bireylerde; kişi kendi dil sistemini anlamlandırma ve algılamada sorunlar yaşamaktadır.Konuşma bozukluğunda ise konuşmaya yardımcı organların doğru hareket ettirilmemesi ya da koordinasyon bozukluğu sonucunda konuşma seslerinin yanlış ya da eksik üretilmesi, ses bozuklukları, konuşma akıcılığında sorunlar ve motor konuşma bozuklukları ortaya çıkabilmektedir dedi. Ardından tedavi sürecinin iletişim problemine yönelik yapılan testlerden sonra belirlenebileceğini ve her hastada farklılık gösterdiğini de ifade etti.
GECİKMİŞ KONUŞMA VAKALARINDA 3 YAŞ KRİTİK
Tedavide yaşın da önemli olduğunu vurgulayan Dil ve Konuşma Terapisti, özellikle gecikmiş konuşma vakalarında 3 yaş kritik bir yaş dönemidir dedi. Ardından normal gelişim gösteren bir çocuğu ele aldığımızda gelişim dönemlerine göre 12-18 aylarında ilk kelimelerini üretmesini bekleriz. Terapiye başlama süreci ertelenirse bu durum terapinin de süresini uzatacaktır aynı zamanda çocuk için öğrenme sürecini zorlaştıracak ve ilerleyen dönemlerde akademik becerilerini de etkileyebilecektir. diyerek aileleri uyardı.