Komisyonda kabul edilen teklife Yargıtay üyesinden itiraz: Teklifteki kavramların kapsamı belirsiz
Komisyondan geçen “Dezenformasyon Yasası” görümeleri sırasında Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi İhsan Baştürk, maddelerde yer alan “kamu düzeni, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu barışını bozma kavramları”nın tartışmalara yol açacağına işaret etti.
Komisyondan geçen “Dezenformasyon Yasası” olarak bilinen “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” görüşmeleri sırasında Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi İhsan Baştürk, maddelerde yer alan “kamu düzeni, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu barışını bozma kavramları”nın tartışmalara yol açacağına işaret etti. Baştürk, “gerçeğe aykırı bilgi”nin kapsamının belirlenmesine ihtiyaç olduğunu söyledi, ceza hukukunun amacının maddi gerçeği bulmak olduğunu hatırlattı. Ak Parti ve MHP'li milletvekillerin imzasını taşıyan “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” teklifi Adalet Komisyonunda kabul edildi. Teklifin 29'uncu maddesi komisyon görüşmeleri sırasında da tartışma yarattı. Teklifte yer alan maddede, “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır” deniliyor.
Maddeye ilişkin görüşmeler sırasında söz alan Baştürk teklifin yasalaşması halinde "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçuna ilişkin dosyaların kendilerinin görev alanına gireceğini ifade etti. Baştürk, şöyle konuştu: "Kamu düzeni, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu barışını bozma kavramları... Bunların yargı erki tarafından uygulanmasında önemli tartışmalar çıkabileceğini tahmin etmek hiç de güç değil. Yayma teriminin içeriğinin belirlenmesi, özellikle günümüzde bilgisayar ağları ortamında yayma ve alenen yayma fiillerinin kapsamının, Türk Ceza Kanunu'nun suça iştirak yani yardım etme, azmettirme hükümleri ile birlikte değerlendirildiğinde bunun belirlenmesi gerçekten uygulamada güçlükler doğurabilecek nitelikte gözüküyor. Örneğin bir içeriğin sadece beğenilmesi, paylaşılması yayma mıdır, bunun sınırları nedir? İştirak hükümleri çerçevesinde nasıl değerlendirilecek? Dolayısıyla hangi fiiller suç oluşturup, hangileri oluşturmayacak?”
Gerçeğe aykırı bilgi kavramının içeriğinin belirlenmesine değinen Baştürk, şunları kaydetti: "Ceza hukukunun amacı maddi gerçeği bulmaktır. Buradaki gerçeklik nedir? Açıkladığım sebeplerle suçta ve cezada kanunilik ilkesinin temel birleşimi olan belirlilik ilkesi bağlamında uygulamada doğurabileceği sakıncalara işaret ettim."