Köylü danaları için su nöbetinde
Gürül gürül akan Karadere Çayı, yıllarca köylü için yaşam kaynağı oldu. Bu güne kadar su sorunu yaşamadılar. Hayvanlarını beslediler, bahçelerini suladılar, içme suyu olarak kullandılar. Almus Belediyesi içme suyu temini için suyun çıktığı gözeleri almak isteyince köylü isyan etti
Tokat’ın Almus ilçesi Karadere Köyü’nün yıllardır su ihtiyacını karşılayan kaynak sularının ilçe belediyesi tarafından şebekeye bağlanmak istenmesine karşı köylüler, su nöbeti başlattı. Tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan Karadereliler, “Suyumuz alınırsa bu arazileri sulayamayız, hayvanlarımızı besleyemeyiz. Köye kilit vurup geri mi göçelim!” diyerek yetkililere seslendi.
Karadere Köyü, Yeşilırmak’ın kollarından olan Karadere Çayı kıyısına kurulmuş. Yıllardır su kenarında yaşamlarını sürdüren köylüler, tarım ve hayvancılıkla geçiniyor. Hububattan, meyve sebzeye kadar yetişmeyen yok Karadere’de. 70’li yılarda iş için büyük şehirlere göçen Karadere halkı, son yıllarda yeniden köylerine dönerek üretmeye başladı. Köylerine geri döndüler ama karşılarına su sorunu çıktı.
Almus Belediyesi’nin, su yetersizliği nedeniyle çaya akan gözeleri şebekeye bağlayarak suyu Almus’a götürmek istediğini belirten köylüler, “Suyumuzu vermeyiz.” diye nöbete başladı. Belediye araçlarıyla karşı karşı gelen köylüler, durumu savcılığa bildirerek, belediye işlemlerini şimdilik durdurdu.
Köy muhtarı Kenan Sağdıç, “Burada yapılan işlemi savcıya bildirdik, inceleyecekler. Yapılan işlem yasal mı diye bakacaklar. Yasal değilse işlem uygulayacaklar. Şimdilik çalışmalar durduruldu. Köylü, haklı olarak suyuna sahip çıkıyor.” dedi.
BU SU YAŞAM KAYNAĞIMIZ
1966 yılında inşa edilen Almus Barajı, Yeşilırmak üzerinde, sulama, taşkın kontrolü ve enerji üretimi amaçlı olarak kuruldu. Karadere köylüleri, Aydınlık’a baraj suyunun içme suyu olarak kullanılabileceğini, suyun barajdan alınabileceğini belirttiler.
Köy sakinlerinden Halil Bulut, “Köyümüzün suyunu alıyorlar. Bize yaşama hakkı tanımıyorlar. Yaz geldi mi sular zaten kesiliyor. Hayvanlarımız var, sulanacak arazilerimiz var. Vermiyoruz suyumuzu.” dedi.
Erol Sağdıç, “Bu su kuruduğu zaman hayvanlarımız nereden su içecek? Biz bu arazileri nasıl ekeceğiz? Bize kim bakacak?” diye seslendi.
Genç çiftçilerden Mesut Sevgi de “Gençlerimiz zaten gurbete gidiyor. Köyü kapatalım mı? Köyün kapısına kilit mi vuralım? Bu dere burada olmasa bu insanlar burada yaşar mı?” diye sordu.
BAHÇELERİMİZİ NASIL SULAYACAĞIZ
Köyün kadınları olarak suyu vermemekte kararlı olduklarını belirten Güllü Bulut, “Nöbetteyiz. Suyumuzu vermiyoruz. Su bizim yaşam kaynağımız. Yaşamayalım mı, ölelim mi?” dedi.
Kadın üreticilerden Döne Sağdıç da şöyle konuştu: “Çoluğumuz çocuğumuz şehirde. Biz buradan bu suya sebep gönderiyoruz çocuklarımıza her şeyi. Başka yerlerden alsınlar suyu. Baraj var, başka yerlerde kaynaklar var. Zaten iki yerden su akıyor burada. Bize mi güçleri yetiyor.”
Güllü Sevgi de “Bu su giderse danalarımız nereden su içer? Bahçelerimiz var, nasıl sulayacağız…” dedi.