Yandex
16 Ocak 2025 Perşembe
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kürt Dil Platformu'ndan HDP'ye öneri: Siyaset dili Kürtçeleşmeli

5 Şubat günü sözde 'Kürt Dili Platformu' Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde PKK’nın legal alandaki temsilcisi HDP ile görüştü. Dil Platformu'ndan HDP'ye: 'Siyaset dili Kürtçeleşmeli' önerisi geldi.

Kürt Dil Platformu'ndan HDP'ye öneri: Siyaset dili Kürtçeleşmeli
A+ A-
MURAT İNCE

Türkçe, farklı etnik kökenden gelenleri birleştiren en önemli araçtır. Onu tahrip etmeye kalkıştığınızda mensubu olduğunuz etnik kökene büyük zarar vermiş olursunuz. Tarih geriye doğru değil ileriye doğru seyrediyor ve bunu engellemeniz mümkün olmayacaktır. Büyük öbekler küçük öbekleri kendilerine doğru çekerler ve kaynaşırlar. Bu kaynaşma karşılıklı olur. Büyük öbek küçük öbeği içine alırken onu kendine benzetir ve kendiside olduğu kadarıyla ona benzer, yani benzeşirler. Toplumsal uyumu zedelemeye yönelik hamleler ise sedece emperyalizme yarar.

Türkçe eğitim; ulusal kimliğin bilince çıkarılmasının yanı sıra kültürel zenginleşmeyi, ortaklaşmayı ve özgüvene dayalı sağlıklı bireylerin yetişmesi bakımındanda önem taşıyor. Ülke çapında insan ilişkilerinin birbirine karışımı, insani bağların gelişimi ve çocuklarımızın geleceğinin doğru şekillenmesi açısındanda Türkçe vazgeçilmezdir. Türkçe yerine ikame edilecek herhangi bir dilin Türkiye halkını geleceğe taşıması mümkün değildir. Türkçemiz, ülkemizin sathında ortak ruhi şekillenmeninde ana unsurudur. Türkçeyle oynandığında diğer Anadolu dilleride zarar görür.

ETNİK KİMLİK SİYASETİ

1986 yılında Alman devlet belgesi olarak yayınlanan Tiedt Raporu’nun 2. Maddesi’nde, “Etnik ve dinsel kimlik arayışlarını özendirerek genç nesiller arasında Türk ulusal kimliğinin gelişmesine engel olmak” yazar. Benzer anlayışları AB’nin Türkiye’de ki Temsilcisi Karen Fogg’ta e-postalarında dillendirmişti. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in Kaynak Yayınları arasında çıkan “Karen Fogg’un E-Postalları” kitabında ayrıntılı olarak incelenmektedir. Bayan Fogg, “Türk Devletinin ve Tarihinin hakkından gelmek”, “Türkiye Gençliğinin Milli Kimliğini Tahrip Etmek” amacıyla ülke içi devşirmeler yoluyla neleri hedeflediğini ayrıntısıyla anlatıyor. ABD emperyalizminin yıllardır ülkemizde beşinci kolları vasıtasıyla sürdürdüğü çalışmalarda aynı istikamettedir ve daha tehlikelidir.

Başta ABD emperyalizmi olmak üzere emperyalizm güçlü bir Türkiye’nin yerine zayıf ve direncini yitirmiş bir Türkiye’yi tercih eder. Ülkemiz içinde kargaşa çıkması, PKK eliyle terör yaratılması hep bu nedendendir.

SİYASET DİLİ KÜRTÇELEŞMELİ

Türkiyemizin nadide şehirlerinden Diyarbakırımız PKK/HDP tarafından karargâh olarak kullanılmak isteniyor. Dikkat ederseniz Kürtçülerin tümü en önemli etkinliklerini her daim Diyarbakır’da düzenlenmektedir ve bunun tesadüflerle açıklanması mümkün değildir. PKK/HDP ile diğer Kürtçüler için başkent Ankara değil Diyarbakırdır! Bu çevrelerin yayın organlarına, merkezi çalışmalarına bakıldığında böyle olduğu görülecektir.

5 Şubat günü sözde “Kürt Dili Platformu” Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde PKK’nın legal alandaki temsilcisi HDP ile görüştü. Dil Platformu'ndan HDP'ye: “Siyaset dili Kürtçeleşmeli” önerisi geldi.

Farklı haber sitelerinde ve PKK’nın gazetelerinde yer alan haber şöyle; “Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli, Kürt Dil Platformu heyetiyle Meclis'te görüştü. Görüşmede Kürtçeye yönelik asimilasyon politikalarının sonlandırılması ve Kürtçenin gelişmesi için yürütülen çalışmalar ele alındı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) heyeti ile Kürt Dil Platformu heyeti Meclis’te görüştü. HDP heyeti görüşmede, Kürt Dil Platformunun yaptığı çalışmalara destek vereceğini ifade ederken, Kürtçenin kamusal ve anayasal bir hak olarak kabul edilmesi ve eğitim dili olarak kullanılması için çalışmaları sürdüreceğinin altını çizdi.”

Görüşmenin TBMM’de gerçekleşmesi başlı başına büyük bir skandaldır. Verilmek istenen mesaj açık; Meclis dâhil tüm alanlarda onların değimiyle “yabancı dil Türkçe” yerine Kürtçeler kullanılsın. Amaç bu ve saklamayada gerek görmüyorlar.

CHP DESTEKLEYECEK

Kürt Dil Platformu’nun Ankara’da ki temaslarını haberleştiren Kürtçü sitedeki heber şöyle: Kürt Dil Platformu Sözcüsü Şerefhan Cizîrî, Kürtçe’nin resmi dil olarak kabul edilmesi için siyasi partilerden güçlü destek beklediklerini söyledi. Platform, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi (SP) ve Avrupa Birliği (AB) üyeleriyle görüşmeler gerçekleştirdi.”

Cizîrî’nin en önemli açıklamalarından biride CHP ile yaptıkları görüşmeydi. Ciziri, “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştük. Kendisi taleplerimizi dinledi. Kürt Dil Kurumu için çalışmalarımızı destekleyeceklerini ve diğer partilerle de görüşmemiz gerektiğini belirtti.” Dedi. CHP Genel Başkanı kendilerinin ikna olduğunu ve diğerlerininde ikna edilmesini önermekle bölücülüğe desteğini bir kez daha beyan etmiş oldu. Kürt Dil Platformunun amaç ve çalışmalarını görmezden gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gözü kapalı olumlu yanıt vermesi düşündürücüdür. Kürt Dil Platformu Kürtçe üzerinden Türkiye’nin bölünmesini hedefliyor ve bunuda kendisi dillendiriyor. Bakınız, Kürt dilinin gelişmesi için herkese çağrıda bulunan İrfan Söner, “Dilsizlik, vatansızlıktır. Bizim dilimiz yoksa ülkemiz de yoktur. Diyerek ikrara geliyor. Peki, Türkiye’de yaşayan T.C. vatandaşlarının ülkesi yokmudur? Daha doğrusu Türkiye Kürtlerinin vatanı yokmudur? Kürt Dil Platformu Türkiye’yi vatan görmüyor ve buna destek olması için CHP’yi ikna ederek yanına çekebiliyor.

ZORLA DAYATMALARDA BULUNUYORLAR

İnsanlar birbirleriyle en iyi konuştukları dil ile anlaşırlar. Bir dil ülke coğrafyasının bütününde birleştirici ve kaynaştırıcı bir rol oynuyorsa bu kötü değil iyi bir şeydir. Ancak Kürt Dil Platformu şu dayatmada bulunuyor: ‘Ben Kürdüm Diyen Herkes Kürtçe Bilmelidir’! Peki, bilmek için çaba göstermeyenleri ne yapacaksınız? Kürtçelerin hangisini öğrenecek ve hangi ağızla ortaklaşacak ve de anlaşacak. Tabiki insanlar dillerini öğrenecek, konuşacak ve geliştirecek. Ama bunu mecbur tutmak ve yukarıda belirtildiği gibi; “Kürtçe bilmemek vatansızlıktır” yönlü açıklamalar görmezden gelinemez. Dilde zorlamalar tepki doğurur ve ters teper.

Kürtçelerin resmi dil olarak tanınması için, batılı emperyalist devletlerin kapısında sıraya girenlere Kürt Dil Platformu’da katıldı. Başları sıkıştığında ABD, AB’nin kapısına dayanan bölücülerin bu dilenme tavrı bıktırıcı hal almaya başladı. Bu bağlamda Avrupa Birliği (AB) üyeleriyle yaptıkları görüşmenin olumlu geçtiğini aktaran Cizîrî, “AB ve UNESCO ile de Kürt dilinin korunması ve Türk Devletinin kabul etmesi için baskı uygulamalarını talep ediyoruz. Türkiye-AB ilişkilerinin iyi olmadığını söylediler. Onlarda anadilin herkesin hakkı olduğunu söyledi. Onlara kendi mirasımıza sahip çıktığımızı belirttik”. Cizîrî devamla, “Ben Kürdüm diyen herkes Kürtçe bilmelidir. Yaşamın her alanı Kürtçe olmalıdır” dedi.

AB TÜRKİYE’YE YAPTIRIM VE BASKI UYGULASIN

ABD emperyalizmi Türkiye’nin baş eğmez tavrından dolayı sürekli yaptırımlar ve ambargo uygulayacağı tehdidini savuruyor. Hatta Türkiye’ye karşı ABD ve AB tarafından zımni ambargo uygulandığı söylersek abartmış olmayız. Emperyalistlerin bu tehtidini destekleyen PKK/HDP’yle beraber aynı safta yer alan Kürt Dil Platformu Delegasyon Üyesi İrfan Söner “Kürt Dil Kurumu’nun yasal olarak oluşturulması ve Kürt dilinin korunmasını talep ettik. Bunun önündeki yasal engellerin kaldırılmasını talep ettik. AB delegasyonu ile yapılan görüşmede özellikle Kürtçe’ye dair artık raporlama dışında da Türkiye’ye bir yaptırım ve baskı uygulanması gerektiğine dair taleplerini ilettiklerini belirtti.

Türkiye halkı tahammül sınırının sonuna doğru geldi ve artık bölücülüğün her çeşidine öfke duymakta ve temizlenmesini talep etmektedir. Silahsız PKK olan HDP’nin ve benzerlerinin serbestçe faaliyet sürdürmeleri işi çığrından çıkarıyor. Buna dur demenin vakti geçiyor ve zaman daralıyor.

HDP Kürtçe