Kürt oldukları için değil Mossad ajanı oldukları için idam edildiler: İşte İran'da idam edilen ajanlar hakkında detaylar...
İran'da Mossad ajanı olmaktan hüküm giyen 4 sanığın idam edilmesinin ardından terör örgütü destekçileri kara propagandaya başladı. Bu kişilerin 'Kürt' olduğu için idam edildiği iddia iddiaları ortaya atıldı. İran ise İsrail'in paralı ajanlarının faaliyetlerini işte böyle açıkladı...
İran İslam Cumhuriyeti’nde 28 Ocak gecesi İsfahan kentinde Savunma Bakanlığına ait mühimmat üretim tesisinde meydana gelen büyük patlamanın failleri idam edildi.
Bütün bu gerçeklere rağmen terör örgütü PKK’nın siyasi kanadı DEM Parti'nin resmi hesabından yapılan açıklamada bu kişilerin Kürt olduğu için asıldığı iddia edildi. Kuzey Irak yönetiminin yayını Rudaw da ajanların siyasi tutuklu olduğunu öne sürdü.
Aydınlık gazetesi İran temsilci Gürkan Demir ise yaptığı paylaşımda şahısların terör örgütü üyesi olduğunu ve bu nedenle idam edildiklerini açıkladı. Demir PJAK/ PKK/ DEM/ KOMALA/ PAK/ İKDP arasındaki birlikteliğin sürdüğünü söyledi.
İRAN'DAKİ 4 MOSSAD AJANI
Geçen yılın Temmuz ayında İran İstihbarat Bakanlığı, Mossad ile bağlantılı bir terörist grubun Irak'ın kuzeyinden ülkeye sızdığını açıklayan bir bildiri yayınladı. İran istihbarat güçleri bu grubu planladıkları eylemleri gerçekleştiremeden başarıyla çökertti.
Dört kişi hakkındaki iddialar İslam Devrim Mahkemesi'nde kapsamlı bir soruşturmaya tabi tutuldu. 18 Eylül 2023 tarihinde, İsrail lehine işbirliği yaptıklarına karar verildi.
Sanıkların temyize başvurmasının ardından dava Yüksek Mahkeme'de yeniden incelendi. Değerlendirmenin ardından, Yüksek Mahkeme'nin soruşturma dairesi temyiz başvurusunu reddetti. Sonuç olarak, dört kişiyi İsrail ile işbirliği yaptıkları gerekçesiyle idama mahkum eden İslam Devrimi Mahkemesi'nin kararı onandı.
ABD DE SAHİP ÇIKTI
Mossad ajanlarının infazlarının uygulanmasının ardından ABD'den de kınama mesajı geldi. ABD'nin İran Özel Temsilci Yardımcısı Abram Paley, X'ten yayınladığı mesajda şunları söyledi:
"İran rejiminin, işkence ve adil olmayan yargılama raporlarının ardından dört Kürt-İranlı erkeği idam etmesini şiddetle kınıyoruz. Bu infazlar rejimin insan haklarını açıkça hiçe saydığının altını çizmektedir. İran'ı insan hakları ihlallerinden dolayı sorumlu tutmaya devam edeceğiz."
YENİ SALDIRI PLANLIYORLARDI
Mossad'a bağlı terörist ekibin kilit isimleri arasında ekip lideri ve yöneticisi olarak görev yapan Mohammad Faramarzi, ekibi korumak, yönlendirmek ve destek sağlamaktan sorumlu Mohsen Mazloum, Abdollah Azarbar'ın kardeşi Wafa Azarbar (Komala terörist grubunun bombaların transferinden sorumlu ikinci komutanı) ve engelleri ortadan kaldırmak ve sorun çıkması halinde insanlarla iletişime geçmekle görevli Pejman Fatehi yer alıyordu.
Grubun, İsfahan'a bağlı Necef Abad'daki Savunma Bakanlığı merkezine 23 Temmuz 2022'de operasyon düzenleme planı, İran güçlerinin saldırıdan birkaç gün önce onları tutuklamasıyla engellendi.
Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre bu kişilerin Mossad ile olan ilişkilerinin kökleri, engellenen operasyondan yaklaşık bir buçuk yıl öncesine dayanıyor. Mossad bu kişileri Komala terörist grubunun üst düzey bir üyesi aracılığıyla işe aldı. Daha sonra bu kişiler Afrika ülkelerindeki askeri karargâhlarda birçok aşamayı kapsayan kapsamlı bir operasyonel eğitimden geçti.
Tahran Times'tan Alireza Akbari'nin haberine göre Mossad görevlileri de bu eğitimlere aktif olarak katıldı. Hatta Mossad Şefi David Barnia toplantılardan birinde boy gösterdi, ekip üyelerine motivasyon konuşması yaptı.
Operasyonel kurslar, silahlarla çalışma, yüz boyama, iletişim sistemlerini kullanma ve gizli haberler hazırlama gibi bir dizi beceriyi kapsıyordu. Ayrıca, özel kurslar simülasyon üzerinden patlayıcı cihazların montajını içeriyordu.
DELİLLER ARASINDA YER ALANLAR
Diplomatik kaynaklardan aktarılan bilgilere göre ajanlardan ele geçirilen deliller dikkat çekiyor. Bu delliller arasında şunlar bulunuyor:
1. Özel telefonlar ve yönlendiriciler de dahil olmak üzere en yeni iletişim sistemleri modelleri.
2. Ana hedef için tasarlanmış sekiz adet yüksek tesirli patlayıcı cihaz ve ana operasyon sonrası ekibin ekipmanlarını yok etmek için tasarlanmış sekiz adet daha küçük bomba.
3. Önemli miktarda fişekle birlikte susturucularla donatılmış dört özel silah.
4. Parmak izlerini değiştirmek için makyaj aleti ve araçları.
5. ABD doları cinsinden önemli bir meblağ.
6. Ulusal kimlik kartlarının yanı sıra çeşitli sahte İran ve Irak kimlik belgeleri.
MOSSAD NEDEN KOMALA'DAN AJAN DEVŞİRMEYİ SEÇTİ?
İsrail sürekli olarak İran'a karşı operasyonlar için muhalif grupların yeteneklerinden yararlanmayı hedefliyor. Bu strateji doğrultusunda Mossad casusluk servisi, Komala terörist grubunu istismar için başlıca aday olarak belirledi.
Bu grubun üyeleri sadece askeri eğitim almakla kalmıyor, aynı zamanda İran İslam Cumhuriyeti'ne karşı ideolojik muhalefet de yapıyor.
Ülkenin kültürüne aşinalıkları, Mossad'ın öngördüğü kapsama alanlarına uyumları ve bölgesel gruplara kıyasla daha yüksek şiddet seviyeleri, onları Mossad'ın hedefleri doğrultusunda eylemler gerçekleştirmek için çok uygun hale getiriyor.
Sonuç olarak, Komala terörist grubundan bireyler, Mossad için terör operasyonlarını yürütmede çok önemli bir seçim olarak öne çıkıyor.
DAVADA KİLİT SANIKLAR HAKKINDA KARAR VERDİ
Savcılıkta delil ve belgelerin toplanması, suçun tespiti ve her bir sanığa suçlamaların açıklanması da dahil olmak üzere ön soruşturmanın tamamlanmasının ardından dava, kararın verilmesi için İslam Devrimi Mahkemesi'ne taşındı.
İslami Devrim Mahkemesi, dört ana sanığa yöneltilen ve İsrail yararına istihbarat işbirliği, ulusal güvenliği tehlikeye atmak amacıyla bir terörist grubun oluşturulması ve yönetilmesi ve ülke güvenliğini bozmayı amaçlayan bir terörist gruba üyelik gibi suçlamaları kapsayan iddiaları titizlikle inceledi. Daha sonra mahkeme, dava ayrıntılarını, sanıkların itiraflarını ve mevcut delilleri göz önünde bulundurarak kararını verdi.
Suçun işleniş biçimi, eylemlerinin zararlı etkileri, suçun kapsamlı arka planı ve ciddiyeti ile sanığın halkın güvenliğine yönelik potansiyel zararın farkında olmasını göz önünde bulunduran mahkeme, ilgili yasal maddelere atıfta bulunarak aşağıdaki cezaları verdi:
- İsrail'in Barış ve Güvenliğe Karşı Düşmanca Eylemleriyle Mücadele Yasası'nın 6. Maddesi uyarınca Siyonist rejimle işbirliği yapmaktan idam. Bu madde, Siyonist rejim yararına her türlü casusluk işbirliğini savaş ve yeryüzünde bozgunculuk eylemi olarak ilan etmektedir.
- Terörist bir grup oluşturmaktan 10 yıl hapis cezası.
- Komala terörist grubuna üye olmaktan 5 yıl hapis cezası ve sanıklara ait tespit edilen mülklere el konulması.
Kararın temyize elverişli olması nedeniyle sanıkların avukatları temyize başvurmuş, bunun üzerine dava yeniden görüşülmek üzere Yargıtay'a gönderilmiştir.
TEMYİZ BAŞVURUSU İNCELENDİ
Yüksek Mahkeme'de davadan sorumlu daire, bir toplantı, dava belgelerinin incelenmesi ve Yüksek Mahkeme savcı yardımcısı tarafından sunulan yazılı mütalaanın dikkatlice değerlendirilmesini içeren kapsamlı bir incelemenin ardından kesin bir karar verdi.
Yüksek Mahkeme yaptığı müzakereler sonucunda, davada başlıca suçlanan dört kişiye atfedilen suç ve yolsuzluk bulgularını teyit etti.
Daha da önemlisi, mahkeme sanıklar tarafından yapılan temyiz başvurusunu reddetti ve İslam Devrim Mahkemesi tarafından verilen ve dört sanığın idamını öngören cezayı onadı.
İSFAHAN SALDIRISINDA NE OLMUŞTU?
İran devlet televizyonu 28 Ocak gecesi İran'ın İsfahan kentinde Savunma Bakanlığına ait mühimmat üretim tesisinde büyük bir patlama meydana geldiğini duyurmuştu.
İran Savunma Bakanlığı da İsfahan'daki askeri tesise mikro insansız hava araçlarıyla saldırı düzenlendiğini bildirmişti.
The Wall Street Journal gazetesi, 29 Ocak'ta ismi açıklanmayan Amerikalı yetkililere ve olayla ilgili bilgi sahibi kişilere dayandırdığı haberde, saldırıyı İsrail'in gerçekleştirdiğini yazmıştı.
İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyine yakınlığıyla bilinen "Nournews" haber sitesi ise İsfahan'daki saldırıda kullanılan hava araçlarının yabancı bir istihbarat teşkilatının yönlendirmesiyle Irak'ın kuzeyindeki ayrılıkçı Kürt gruplar tarafından ülkeye sokulduğunu açıklamıştı.