Kuş cenneti çöplük oldu!
Binlerce kilometreden gelen birçok kuş türü Türkiye’de yalnızca Milleyha’da kayıt altına alındı. Bu nadide kuşlar, çöpler, molozlar ve avcıların baskısı altında. Kuş gözlemcisi Emin Yoğurtçuoğlu, temizlenmesi halinde alanın dünya çapında bir kuş gözlem noktası olabileceğini söyledi.
Milleyha Kuş Cenneti, Türkiye'de kayıt altına alınan 490 kuştan 281’ini barındırıyor. Asi Nehri'nin Akdeniz'e döküldüğü bu alan, bir günde 104 türün kayıt altına alınabileceği kadar tür açısından zengin. Daha önce ülkemizde izine rastlanmamış üç kuş türünün daha, geçen 4 ayda kayıt altına alındığı alanda bu nadide kuşlar, dökülen çöp ve molozların arasında hayata tutunmaya çalışıyor. Doğaseverler, bölgenin biran önce temizlenmesini ve denetim altına alınmasını istedi. Bu değerli alanın ekoturizme kazandırılmasıyla dünya çapında ilgi görecek bir kuş gözlem noktası oluşturulabilir.
4 AYDA ÜÇ YENİ TÜR
Hatay Tabiatı Koruma Derneği Başkanı Abdullah Öğünç, “Milleyha Kuş Cenneti’ne acilen müdahale edilmezse burası moloz ve çöp tepecikleri haline gelecek. Yazık etmeyelim” diyerek yetkilileri göreve çağırdı. Kuş gözlemcisi Emin Yoğurtçuoğlu, üç ayda bölgede Türkiye'de daha önce kayıt altına alınmamış iki kuş türünü fotoğraflayarak kayıt altına aldı. Öğünç’ün kamuoyuna yaptığı çağrı üzerine Yoğurtçuoğlu’na ulaştık. Yoğurtçuoğlu son üç aydır zamanını büyük oranda bölgede geçiriyor. Heyecanla Türkiye’de ilk kez kayıt altına alınan Arabistan toygarı, çöl çobanaldatanını anlatıyor. Yoğurtçuoğlu, daha önce tek kaydı olan ibibik toygarı, benekli bağırtlakı da bu alanda fotoğrafladı. Bölge Afrika ve Asya’dan göç eden kuşlar için, Arap Levhası üzerinde bulunan en uç noktadaki dinlenme alanı. Bu kuşların ülkemizde başka yerde görülmeyip de burada ender görülmesinin nedeni de bu. Yoğurtçuoğlu, “Onların fotoğrafını çekerken çöpleri fotoğraf karesinin içine almamaya çalışıyoruz. Çöp içinde kuş görmek hiç keyifli değil, çok üzücü” dedi.
YABANCI GÖZLEMCİLER İÇİN CAZİP
Kuşların kilometrelerce yol geldikten sonra soluklanabileceği tek alanın burası olduğunu söyleyen Yoğurtçuoğlu Milleyha’yı anlattı: “Bu alan hoyratça kullanılıyor. Kendiliğinden oluşan sazlıkları yakanlar, sulak çayırları dolduranlar, tarlaya çevirenler, çöp ve moloz dökenler, kumulların üzerinde motorlarla dolaşanlar var. Belediye son zamanlarda biraz daha özen gösteriyor. Ama dalgalar gemilerin bıraktığı çöpleri deniz kıyısına taşıyor. Asi Nehri’nden de gelen çöpler var. Burada Türkiye’nin hiçbir yerinde olmayan kuşlar kaydediliyor. Afrika’dan Arap Yarımadası’ndan, Asya’dan gelen kuşlar Amanos Dağları’nı aşıp dinlenecek bir yer arıyorlar. Üreme sezonunda olmasına rağmen, avlananları görüyoruz. Buna halk da tepki gösteriyor. Ama bunlar yeterli değil. Bu kadar önemli bir alanın Doğa Koruma ve Milli Parklar ekipleri ya da başka kurumlar tarafından düzenli olarak korunması gerekiyor. Burada devriye atılmalı. İnsanlar kafasına göre girip çıkmamalı. Türkiye’de kayıt altına alınan kuşların 4’te üçü burada bulunuyor. Kayıtları paylaştığımda yabancı kuş gözlemcileri çok ilgi gösterdi. Buraya milyonlarca dolar harcayıp oteller dikmenize gerek yok. Ancak buraya bir turist geldiği zaman çöpün içinde kuş görecek. Burası kuş gözlemcileri için cazip bir nokta haline getirilebilir. Yapılacak iş çok basit, çöpler ve molozlar temizlenecek. Dozerlerle yol açmaya da gerek yok. Bu alanı koruyalım yeter. Bölgede kiminle konuşsam sahipleniyor ve çözüme hazır. Ufak dokunuşlarla sahildeki bazı alanları kuşlara bıraksak hem dünya mirasını geleceğe bırakmış olacağız hem de kuşlardan zevk alanlar için farklı, özel bir habitatımız korunmuş olacak.”
DENETİM EKİPLERİNİN SAYISI ARTMALI
Subaşı Kuş ve Kelebek Gözlem Derneği Başkanı Dr. Ali Atahan, Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin bölgeyi incelemesi ve müdahil olması gerektiğini söyledi. Atahan, “Okyanus kuşlarını bile burada görmek mümkün. Sümsük kuşunu Türkiye’de görebileceğiniz tek yer burası. Doğu Afrika ve Hindistan bölgesindeki göçmen kuşların en uç noktası bu bölge. Hatay’da başka sulak alan olmadığı için burayı kullanıyorlar” dedi. Atahan bölgede denetim yapan ekiplerin sayısı da artmalı. Atahan, “Doğa Koruma ve Milli Parklar ekiplerinin denetmenleri var. Ama Hatay’da üç ekip çalışıyor. Avcılıkla ilgili bir ihbar olduğunda İskenderun ya da diğer yerlerden gelmeleri zaman alıyor” diye konuştu.
111 YIL SONRA BİR ÇÖPÜN ÜSTÜNDE
Dr. Ali Atahan, “Hafriyat molozları üzerinde bulunan ak kuyruklu kızkuşu (Vanellus leucurus), Özel bir tür. Hatay'da daha önce yalnızca bir kez, 1912 yılında gözlenmiş ve müze örneği yapılmak üzere toplanmıştı. 111 yıl sonra Hatay'da, geçen ay yeniden tespit ettik. Kuşun konaklamak zorunda kaldığı mekan içler acısı” dedi.
