Lavrion'da kapanma yok kentsel dönüşüm var
Türk basını, Lavrion Kampı'nın kapatılmasını Yunanistan ile 'normalleşme' sürecinin parlak bir neticesi olarak sundu. Halbuki yaşanan, basit bir kentsel dönüşüm süreci...
Yunanistan'ın PKK'ya tahsis ettiği Lavrion Kampı, depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle kapatılıyor. Buradaki firari teröristler şimdilik diğer göçmen kamplarına yerleştirilecek. Yargılanmaları ya da Türkiye'ye iadeleri söz konusu değil. Yunanistan, binlerce teröriste ev sahipliği yapmaya devam edecek.
Yunan medyası, henüz resmi bir açıklama yapılmamakla birlikte, Lavrion Kampı'nın “bir deprem halinde çökme tehlikesi bulunduğu” gerekçesiyle boşaltılacağını yazdı. Kathimerini gazetesine göre Lavreotiki Belediyesi, kampın orta şiddetli bir depreme dayanıksız olduğunu, on yıllar boyunca çeşitli hükümetlere bildirdi. Göç ve İltica Bakanlığı ise belediyenin geçen yıl aralık ayında yaptığı son talebini kabul etti. Kampta bulunan 150 kişiden 100’ünün Atina’nın da içinde bulunduğu Attika bölgesindeki çeşitli sığınmacı kamplarına nakledildiklerini yazan gazete, geriye kalan 50 kişinin de kısa sürede transfer edileceğini belirtti.
YUNANİSTAN'IN KANDİL'İ
Bir bölümü 1940'ta inşa edilen ve 1985'ten itibaren PKK'lıların kalmaya başladığı kamp, son yıllarda tamamen teröristlerin kontrolündeydi. Başkent Atina'ya 60 kilometre uzaklıktaki kampta, teröristlere ideolojik eğitimin yanı sıra sabotaj ve bombalı saldırı eğitimleri veriliyordu. "Yunanistan'ı Kandil'i" olarak nitelenen kampta, PKK'lılarla birlikte DHKP-C gibi çeşitli terör örgütlerinin elemanları da yer alıyordu. 80 daireden oluşan kampta, 6 aylık bir eğitimin ardından teröristlere Yunan pasaportu verilerek Türkiye ve Irak'a yollanıyordu.
Yunan StarNEWS televizyonunun geçen yıl kampın içinden yaptığı yayında, her yerde terör örgütü PKK'ya ait semboller ile teröristbaşı Öcalan'ın görsellerinin yer aldığı görülüyordu.
Tabelasında Birleşmiş Milletler himayesinde olduğu belirtilen Lavrion Kampı'nın masrafları, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerdeki çeşitli kuruluşların fonlarıyla karşılanıyordu. Kathimerini gazetesi, Atina yönetiminin altı yıldır kampa fon sağlamadığını ve yönetimine herhangi bir müdahalede bulunmadığını ileri sürdü.
ÜLKEDE HALA 10 BİN FETÖ'CÜ VAR
Yunanistan'ın bu hamlesi, Türk basınının iddia ettiği gibi ülkede teröre karşı bir paradigma değişikliğini ifade etmiyor. Yunanistan'da hala çoğunluğu FETÖ'cü olan binlerce terörist bulunuyor. Geçen yıl Türk-Yunan ilişkilerini değerlendiren bir Türk Dışişleri yetkilisi, Yunanistan'da 8 ila 10 bin arasında FETÖ'cü olduğunu açıklamıştı. Dışişleri yetkilisi şu bilgileri paylaşmıştı: “Atina, toksik güvenli liman halinde. Ne ararsanız var. Orada DHKP-C'si var, PKK'sı var, FETÖ'cüsü var. Hepsinin de yeri belli. Deniyor ki, 'Bunlar Türklerin düşmanı, demek ki iyi bir şey. Ben bunlara böyle bir alan açayım, onlar gelsinler besleyeyim, günün birinde Türklerin canını yakmak için kullanabilirim.' 21. yüzyıl'da bir Avrupa Birliği ülkesi düpedüz terörist besliyor. Bunun 'freedom fighter' (özgürlük savaşçısı) ile hiçbir alakası yok. PKK; AB'nin de ABD'nin de terörist olarak belirlediği bir gruptur.”
GEÇEN YIL SABOTAJ İÇİN GELMİŞTİ
Geçen yıl eylül ayında, Lavrion Kampı'nda sabotaj eğitimi alarak büyükşehirlerde bombalı sansasyonel eylem yapmak üzere Türkiye'ye gönderilen 'Delil' kod adlı Hüsamettin Tanrıkulu, İstanbul'da yakalanmıştı. Gelişmeyi duyuran İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sevgili Kılıçdaroğlu; Üzücü bir haber daha: HDPkk'nın, Lavrion Kampı'ndan Türkiye'ye, büyükşehirlere eylem için gönderilen Delil kod Hüsamettin Tanrıkulu, İstanbul ve Diyarbakır Emniyeti tarafından yakalandı. Sadece savunduğun HDPkk'nın değil Yunanistan'ın da ilgiye ihtiyacı var.” ifadelerini kullanmıştı.