Lezzetin gözbebeği dünyayı çağırıyor
Ayıntab… Ayn, göz demek. Pınar olarak da kullanılıyor. Tab, 'parıltı, parlayıcı' veya 'güç, kuvvet' anlamında. 'Parlayan Pınar' anlamına gelen Gaziantep’de bugün lezzet ışıltıları dünyaya saçılıyor. Gastroantep Kültür Yolu Festivali başladı.
Ayıntab… Evliya Çelebi’nin deyimiyle “dünyanın gözbebeği” burası. Kahramanlık ve destan ovası. Ayn, göz demek. Pınar olarak da kullanılıyor. Tab, “parıltı, parlayıcı” veya “güç, kuvvet” anlamında. “Parlayan Pınar” anlamına gelen Gaziantep’de bugün lezzet ışıltıları dünyaya saçılıyor. Misafirperver halkı, erdemli tarihi, geniş kültürü, baharat kokulu çarşıları, mezeleri, çorbaları, hamur işleri, ocakbaşında yellenen közler üzerinde cızırtılar çıkaran kebapları ve tel tel baklavaları… İşte size tatlı yiyip tatlı konuşabileceğimiz, keyifli bir hafta fırsatı.
Gastroantep Kültür Yolu Festivali, 14 Eylül’de başladı. 22 Eylül’e kadar devam edecek festivalde, yalnızca Antep’in dünya sofralarına kattığı zenginlik değil, aynı zamanda yabancı şeflerinin işlikleriyle dünyanın diğer ülkelerinin lezzetleri de katılımcılara sunulacak. İşliklerde özellikle vegan, vejetaryen ve şifa ürünlerine yön verilecek.
Gastroantep’te işliklerin yanı sıra ekonomiden kültüre, gelenekten geleceğe, çevreden girişimcilik fırsatlarına kadar çeşitli oturumlar ve söyleşiler düzenlenecek. Bunun yanı sıra konserlerde ünlü yağmuru olacak. Sergiler, tiyatro, opera ve bale gösterileri, çocuk filmleri festivali ve atölyeler de olacak. Etkinliklerde 7’den 77’ye herkes kendince bir şey bulabilecek.
‘İPEK YOLU’NDAKİ KENTİMİZİN MARKA DEĞERİNİ ARTIRACAĞIZ’
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı işbirliğinde düzenlenen festival öncesi basın toplantısı yapan Kültür ve Turizm Bakanı Nuri Ersoy, Gaziantep’in gastronomi dendiğinde dünyada ilk akla gelen şehirlerden biri haline geldiğini söyledi. Ersoy, “Tarihî İpek Yolu’nun üzerinde bulunan, Anadolu tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, mimarisi, doğası ve benzersiz gastronomi kültürüyle herkesi kendine hayran bırakan kadim Gaziantep’in marka değerine katkı sağlayacak çalışmalara her zaman destek olduk ve destek olmaya devam edeceğiz” dedi.
Bakan Ersoy’un katılımıyla, Alaüdevle Camii, Münif Paşa 100. Yıl İl Halk Kütüphanesi, Kayna Sabun ve Pekmez Müzesi açılışı yapıldı.
‘ZERDALİ ÇEKİRDEĞİ İLE AÇLIĞA DİRENLERDEN DÜNYA LEZZET BAŞKENTİ OLMAYA’
Festivalin açılış konuşmasını yapan Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatma Şahin, kültür ve sanatın iyileştirici gücüne vurgu yaptı. Kentin binlerce yıllık bir medeniyet ve devlet aklının mirasçısı olduğunu aktaran Şahin, “Burada Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün diğer bütün illere örnek olarak gösterdiği Gaziantep’in duruşu var, burada zerdali çekirdeği ile açlığa direnip dünyanın lezzet başkenti olma duruşuna sahip Gaziantep ruhu var.” dedi.
Şahin, Gaziantep’in bölgenin kaldıracağı olduğuna dikkat çekti. Şehirdeki medeniyet korosunda herkesin kendini bulduğun belirten Şahin, “Yeni dönemde bu şehri akıllı şehir, dirençli yapacağız. Bu bölgeyi doğa turizminden, inanç turizmine, kongre turizminden sağlık turizmine bölgenin başkenti yapacağız. İtalyanlarla yarışıyoruz. Fazlamız var eksiğimiz yok. İspanya’nın San Sebastian’ı, İtalya’nın Roma, Napoli ile yarışıyoruz. Bölgede gücümüzü birleştireceğiz.” diye konuştu.
BÜYÜK KORTEJ
Festival açılışında büyük bir kortej oluşturuldu. Gaziantep Kalesi’nden yürüyüşe başlayan kortej, coşkuyu şehrin sokaklarına taşıdı. Büyükşehir Belediye Bandosu’nun eşlik ettiği kortejde, çiftçiler, çobanlar, üretici kadınlar, şefler, halk oyunları ekipleri, öğrenciler, sporcular, jonklörler yer aldı. Kortej, şehrin tarihi noktalarından olan Bakırcılar Çarşısı ve Almacı Pazarı’ndan geçerek Balıklı Meydanı’na geldi. Balıklı Meydanı’ndan otobüs, nostaljik araçlar ve motorlarla devam eden kortej, etkinliklerin olacağı Festivaller Parkı’na kadar devam etti.
BU ÖRNEK İŞLER HER İLE YAYILMALI
Gazeteciler olarak yalnızca festival alanlarını gezmedik. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal ve kültürel çalışmalarına da yakından baktık.
İlk gezdiğimiz yer Engelsiz Yaşam Merkezi’ydi. Burada bir orkestra bize müzikleriyle hoş geldiniz dedi. Türkiye’de ilk, Avrupa’da ise özelliği ve büyüklüğü bakımından ikinci olan, yaklaşık 30 bin metrekare alana kurulu bu merkezde işitme, konuşma ve zihinsel engellilere yönelik özel eğitim bölümleri bulunuyor. Uzay tedavi birimi gibi yerçekimsiz ortamda tedavi imkanları sunan bu yerde, duyu bütünleme, karanlık oda gibi diğer tedavi alanları yer alıyor. Ahşap atölyesi, robotik kodlama ve gastronomi mutfağı gibi alanlarda, engelliler yaratıcılıklarını konuşturuyor. Yarı olimpik havuzuyla engelli vatandaşlarımıza cesaret ve özgüven aşılanıyor. Öyle ki, Paralimpik sporcularımızın Paris’te tarihi geçtiği bugünlerde, bu merkez de Türkiye’de dereceleri bulunan kişiler yetiştiriyor.
Bir diğer dikkatimizi çeken yer, engelli bireylerin yaşam kalitesini artırmak için faaliyetler yürüten Protez Ortez Yapım Merkezi. Başta 6 Şubat’taki depremzedelerimiz olmak üzere, kalıcı engeli olanlara "Eliniz, Kolunuz, Ayağınız Oluyoruz" Projesi ile destek sağlanıyor. Bu projeyle toplam 12.338 kişiye medikal malzeme ve protez desteği verilmesi amaçlandığını öğreniyoruz ve üstelik tamamı ücretsiz.
Yine Bebek Kütüphanesi de ilk olma özelliği gösterenlerden biri. 0-5 yaş arası çocuklar için 8 bin kitabın bulunduğu yerde, emzirme, bakım, oyun ve duyu geliştirme, masal odaları bulunuyor. Aileler uzmanlar gözetiminde güvenli bir şekilde çocukları oyun oynarken, çalışma masalarında bir yandan işlerini halledebiliyorlar.
TARLADAN SOFRAYA: UCUZ VE SAĞLIKLI
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen “Haydi Tarladan Sofraya” projesiyle çiftçiler ürünlerini belirlenen alanlarda satmaya başlamış durumda. Vatandaşlar çiftçilerin ürettiği meyve, sebze, yoğurt, reçel gibi ürünleri aracısız olarak direkt üreticiden uygun fiyata alıyor. Alanlarda Büyükşehir Belediyesi Zabıta Ekipleri satış yerlerinde denetimlerini sürdürüyor. Kuzeyşehir’de oturan Elif Duman ürünlerini beğendiğini belirtti, “Ürünler doğal ve ellerimizle seçiyoruz. Bundan memnunuz. Fiyatlar da çok uygun. Çeşitlilik çok fazla. Meyve sebze, yoğurt, nar ekşisi her şey var.” dedi.
Karacaören Köyü’nde çiftçilik yapan Fatih Yılmaz da, “Vatandaşlarımız devamını istiyor. Ürünlerimiz kaliteli, hal fiyatlarına veriyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’e çok teşekkür ederiz. Bize bu imkanı sağladıkları için kendilerine minnettarız. Sadece meyve sebze değil, kendi ürettiğimiz yoğurt, sütleri de satıyoruz.” ifadelerini kullandı.
‘KIZ GÜZEL MAKYAJA GEREK YOK’
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Fatma Şahin’le Tahmis kahvesinde kısa bir sohbet yapma olanağı bulduk. Kendisi nezaketi ve inceliğiyle, masa masa gezerek gazetecilere hoşgeldiniz dedi. Biz de Şahin’e yeni hedeflerini sorduk. 22 yıldır siyasetin içinde olduğunu belirten Şahin, olgunluk döneminde olduğunu, şimdi asıl olarak yapılanların sürdürülebilir hale getirerek kendinden sonrakilere bırakmak olduğunu ifade etti. Engelli, protez-ortez merkezlerini, bebek kütüphanesini, yaşam merkezlerini yayma gibi fikirleri olup olmadığını sorduğumuz Şahin, “Bu merkezleri yayacağız elbette.” dedi. Göreve geldiğinden beri Gaziantep’i ilerlettiklerini aktaran Şahin, “Hatta bana güzel makyaj yaptın diyorlar. Ben de onlara, burası medeniyetler şehri, kız güzel makyaja gerek yanıtını veriyorum.” ifadelerini kullandı, biz de böylece sohbetimizi esprili şekilde sona erdirdik.
SOKAK HAYVANLARI İÇİN YAŞAM PARKI
Gaziantep’te çok tartışılan sokak hayvanları için de örnek bir çalışma var. Burç Tabiat Parkı içerisinde kurulan 60 dönümlük alanda içerisinde yemlikleri, sulukları, serinleme havuzları ve kulübeleri olan Doğal Yaşam Parkı’nda sokak hayvanlarına sosyalleşme ile rehabilitasyon sağlanıyor.
Özellikle sıkıntı yaratan ve sokaktaki köpeklerin çeteleşmesinde lider konumundaki alfa köpekler başta olmak üzere tüm sokak hayvanları, ekipler tarafından toplanıp iç dış parazitlerinden arındırılıyor, aşılama ve kısırlaştırma işlemleri uzman veteriner hekimler tarafından yapılarak, Doğal Yaşam Parkı’na getiriliyor. 7/24 uzman görevliler tarafından gözlem altında tutulan sokak hayvanlarının burada rehabilite döneminde adaptasyon süreci takip ediliyor. Büyükşehir Belediyesi, bütün mama ihtiyacını ise kendi ürettiği mamalardan sağlıyor. Restoranlar ve yemekhanelerden toplanan artık yemeklerden günlük ortalama 3 ton mama üretimi yapılıyor.
DİLİMİZE DİKKAT ETMEK ŞART
Belediye yetkilileri, bu yıl da festivale canla başla çalışmışlar. Emeklerine sağlık. Gaziantep’ten memnun ayrılırken bir noktaya da dikkat çekmek isteriz. Böyle millî bir kentimize, dilimizi daha özenli kullanmak yakışırdı.
Panel yerin oturum, workshop yerine işlik kullanılabilir. Elbette festivalin uluslararası boyutunun farkındayız. Ama bu kelimeler Türkçeleriyle, yabancı karşılıkları da parantez içinde verilmeli. Son olarak açılış töreninde de sunucunun özensiz Türkçesiyle karşılaştık. Hepsine değinmeyeceğiz ama sunucunun anlık çeviriler yapılacağı bilgisi verdikten hemen sonra kurduğu şu cümle sanıyoruz uyarımızın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor: “Kulaklıkları salonumuzun girişindeki “desk”ten (masa) alabilirsiniz.” Umarız önümüzdeki yıllar için bu uyarımızı dikkate alırlar.
