Yandex
29 Nisan 2025 Salı
İstanbul 10°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

LGBT Avrupa'yı böldü! Macaristan yürüyüşlerini, İtalya sembollerini yasakladı... LGBT’ye karşı egemenlik savaşı

Batı milli devletleri yok etmek için LGBT’yi adeta bir ‘silah’ olarak kullanıyor. Bu konuda yeni kararlar alan ülkeler oldu. Macaristan LGBT yürüyüşlerini İtalya da cinsiyetsizlik sembollerini okullarda yasakladı. Uzmanlar, Batı’nın LGBT dayatmalarını ve bu yıkıma nasıl dur denileceğini anlattı

LGBT Avrupa'yı böldü! Macaristan yürüyüşlerini, İtalya sembollerini yasakladı... LGBT’ye karşı egemenlik savaşı
MERAL AKKAYA

Batılı merkezler tarafından desteklenen ve fonlanan LGBT (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks) örgütlenmesi aileyi, toplumu ve milli devletleri hedef alıyor. Emperyalistlerin dayattığı bu kültürel yozlaşmaya karşı egemenliklerini savunan ülkeler ise çözümü yasal önlemlerde buluyor. Rusya 2023'te aldığı kararla, LGBT hareketini "aşırılıkçı" olarak kabul edilip faaliyetlerini engelledi. Belarus’ta LGBT propagandası yasak. Gürcistan’da LGBT etkinliklerine karşı sıkı düzenlemeler var.

LGBT Avrupa'yı böldü! Macaristan yürüyüşlerini, İtalya sembollerini yasakladı... LGBT’ye karşı egemenlik savaşı - Resim : 1

Macaristan bu ay aldığı kararla LGBT yürüyüşleri yasakladı. Bu karar, Çocuk Koruma Kanunu'nun bir devamı niteliğinde olup, LGBT organizasyonlarını 'çocuk haklarını ihlal eden' yapılar olarak tanımladı. Son olarakta İtalya bu konuda bir karar aldı. Eğitim Bakanlığı, cinsiyetsizlik sembollerinin okullarda kullanılmasını yasakladı.

LGBT Avrupa'yı böldü! Macaristan yürüyüşlerini, İtalya sembollerini yasakladı... LGBT’ye karşı egemenlik savaşı - Resim : 2

AVRUPA’DAKİ YÜKSELEN MİLLİYETÇİLİK DENGELERİ DEĞİŞTİRİR Mİ?

Batı Avrupa’da ise durum daha farklı. Emperyalizmin sözcülüğüne soyunan ülkelerde bizzat devlet eliyle LGBT propagandası yapılıyor. Örneğin Almanya cinsiyet değiştirmeyi kolaylaştırmak adına 2024 yılında yasa çıkardı. Avrupa’daki küreselci liderler LGBT hareketlerinin örgütleyicisi. Ancak kıtadaki siyasi tablo akıllara bazı sorular getiriyor. Avrupa’da milliyetçilik yükselişte. Almanya’da AfD ikinci, Avusturya’da FPÖ birinci parti. Fransa’da Marine Le Pen’in Ulusal Birlik’i, Cumhurbaşkanı Macron’un koltuğunu sallıyor. Milliyetçi olan bu partilerin ortak bir özelliği de LGBT hareketlerine sıcak bakmıyor oluşları. Milliyetçiliğin yükselişi ile LGBT hareketinin de etkilemesi bekleniyor.

TRUMP’IN YENİ DÜZENLEMELERİ

Bu konuda önemli bir adımda ABD Başkanı Donald Trump’tan geldi. Başkanlık koltuğuna oturan Trump, LGBT haklarını destekleyen çok sayıda başkanlık kararnamesini yürürlükten kaldırdı. Trump “Transları ordu ve okullardan çıkaracağım. Erkekleri kadın sporlarından uzak tutacağız. ABD’nin resmi politikası yalnızca iki cinsiyet üzerine olacak.” açıklaması ile dikkatlerine üzerine çekti.

Batılı merkezler yıllardır uyguladığı LGBT dayatması ile neyi amaçlıyor. Aileyi, toplumu ve devleti hedef alan bu girişimler nasıl engellenebilir?

LGBT’nin emperyalizmin ürünü olduğunu vurgulayan Vatan Partisi MKK üyesi, Öncü Kadın Eğitim Bürosu Başkanı avukat Zerrin Öztürk Aydınlık Avrupa’ya değerlendirmelerde bulundu.

LGBT Avrupa'yı böldü! Macaristan yürüyüşlerini, İtalya sembollerini yasakladı... LGBT’ye karşı egemenlik savaşı - Resim : 3
Zerrin Öztürk

‘LGBT’NİN ÖRGÜTLEYİCİSİ BATIDIR’

Neden LGBT’ye karşı çıkıyorsunuz? Batılı merkezler bu dayatmayı adete neden bir silah olarak kullanıyor?

Birincisi, LGBT, başta ABD olmak üzere emperyalist sistemin başını çeken batılı devletlerin parasal gücüne dayanan, onlar tarafından kurdurulan, yönlendirilen, fonlanan derneklerce, vakıflarca, hatta belediyelerce ve dijital yayınlarca örgütlenen ve propagandası yapılan bir harekettir.

İkincisi, cinsel kimlikler üzerinden milli devletlerin geleceğini oluşturan çocuklara ve gençliğe yönelik LGBT propagandalarının yaygınlaştırılmasına ve normalleştirilmesine yol açmaktadır. LGBT, insanı uydurulmuş sayısız çarpık cinselliğe sürükleyerek geleceğini karartmayı, milli ahlâk ve milli kültür değerlerini ortadan kaldırmayı hedeflemiş bir harekettir.

‘MİLLİ DEVLETLERİ İÇERDEN ÇÖKERTME ARACI’

Üçüncüsü, LGBT hareketi, cinselliği sözde özgürlüğe ve sözde demokrasiye dayandırarak binlerce yılda insanlığın ulaştığı değerlerin içini boşaltmaktadır. Aileye karşıdır. Kadını aşağılamakta, cinsel kimlikler içine hapsetmekte, kurtuluş mücadelesinden koparmaktadır. Bu hareket, bugün tam bağımsız milli devletleri içerden çökertme aracı durumundadır. Bu nedenle büyük tehlike barındırmaktadır.

Dördüncüsü, insanın kadın ve erkek olarak doğal biyolojik cinsiyetini reddetmekle, genel olarak nüfusları gittikçe azalan bir düzeye çekmenin aracı olmaktadır. Dolayısıyla, milli devletlerin en önemli unsuru olan millet unsurunu çökertmektedir. LGBT, milletleri dağıtarak emperyalist sistem tarafından kontrol edilebilecek biçimde zayıflatmanın aracı olmaktadır.

‘GENÇLİĞİMİZİ, ÇOCUKLARIMIZI KORUMAK ZORUNDAYIZ’

İşte özetle yukarıda saydığımız nedenlerle, LGBT emperyalizmin en son sömürü araçlarından biri olarak karşımıza çıkan, milli devletleri sömürmenin en sinsi aracı olan bu örgütlü harekete karşıyız ve insanımızı, gençliğimizi, çocuklarımızı korumak adına mücadele etmek zorundayız.

Batılı merkezler LGBT’yi milletlerin örgütlü gücü devletlerini yıkmak için etnik, cinsel, bölücü ayrıştırmaların bir aracı olarak kullanmaktadır. LGBT örgütleri kadına, erkeğe, devlete, devletin ordusuna, güvenlik güçlerine, devlet kurumlarına düşmanlığı pompalamaktadır. Kadın, bedeni üzerinden aşağılanmakta, toplumsal yaşamın dışına itilmektedir. Bu anlamda da, LGBT hareketi gericiliktir.

Emperyalist Batı, LGBT’yi toplumları çökertmekte kullandığı için, toplumları ahlakî ve kültürel olarak yozlaşmaya, çürümeye sürüklediği için, bugün milli devletlere karşı bu hareketi kullandığından dolayı, sadece topuyla, tankıyla, bombalarıyla değil, LGBT ile devletlere ve milletlere sızarak parçalayıcı, çökertici bir silah olarak kullanmaktadır.

DEVLETLER YASAL DÜZENLEMENİN GEREKLİLİĞİNİ GÖRÜYOR

Avrupa özelinde bakarsak emperyalizmin sözcülüğüne soyunan ülkelerde bizzat devlet eliyle LGBT propagandası yapılıyor. Ama diğer taraftan Macaristan, Rusya gibi ülkeler LGBT propagandalarına karşı önlemler alıyor. Hatta son olarak İtalya cinsiyetsizliği temsil eden işaretleri eğitimde yasakladı. Bu tabloyu nasıl yorumlamak gerekir?

Milli devletler, ülke içindeki LGBT yapılanmalarının yarattığı kültürel ve ahlaki çürümeye karşı artık yasal düzenlemeler yapmak zorunda olduklarını görüyorlar ve gerekli önlemlerini, kendi ülkelerindeki gelişmelere göre alıyorlar. Bu, ülkelerin, devletlerin, milletlerin, bir kendini koruma refleksidir. Henüz bedensel ve ruhsal yönden kişiliği, varlığı yeterli olgunluğa ulaşmamış yaştakiler üzerinde LGBT hareketlerinin yıpratıcı etkilerine karşı, devletler önlemler almak zorunda kalmaktalar. Esasen, LGBT anlattığımız gibi bir özgürlük ve bireysel tercih meselesi değil, emperyalist devletlerin “Böl, parçala, yönet” politikasının araçlarından en sinsisidir. Örgütlenmesini ve propagandasını yasaklayan yasal düzenlemelerle bunlar engellenebilir.

LGBT PROPAGANDASI VE ÖRGÜTLENMESİNE KARŞI YASA ÇIKARILMALI

LGBT propagandalarının ve örgütlenmesinin yasaklanması için mücadele veriyorsunuz; talepleriniz ne? Türkiye nasıl bir yol izlemeli?

Biz, Vatan Partisi olarak “DOĞAL OLMAYAN CİNSEL KİMLİK VE İLİŞKİLERİN PROPAGANDA VE ÖRGÜTLENMESİNİN SUÇ OLUŞTURDUĞUNA İLİŞKİN KANUN ÖNERİSİ”ni hazırladık ve 2023’te TBMM’ne sunduk. LGBT üzerinden yöneltilen kültürel ve ahlaki saldırıları bir yasa çıkararak devletçe genç kuşaklarımızın korunması tek çözümdür.

Dış kaynaklı LGBT örgütlenme ve propaganda saldırılarını, ülke içinde destekleyen, uygulayan bütün kurum ve kuruluşları kapatılması yasada yer almalıdır. LGBT’nin propagandasının ve örgütlenmesinin dernekler, vakıflar, platformlar, sosyal medya siteleri, belediyeler, kurumlar tarafından yapılmasının yasaklanması net olarak düzenlenmelidir. LGBT propagandası ve örgütlenmesi yapmak üzere, kişi ve kurumların yabancı ülkelerden maddi destek almaları, fonlanmaları yasaklanmalıdır.

Kamuya açık biçimde örgütlenme ve propaganda yapılmasına cezai yaptırım net olarak yer almalıdır.

Şimdilerde, iktidar Ceza Yasası ile Medeni Yasa’mızın bazı hükümlerinde değişiklik yapacak bir taslağı hazırladı. Taslakta önemli eksiklikler ve belirsizlikler vardır.

Tasarının, bizim hazırladığımız yasa önerisinde olduğu gibi açık ve net bir biçimde yasalaşmasını öneriyoruz. Milletimizin, Emperyalist Batılı devletlerin LGBT dayatmasından kurtulabilmesi için bir an önce LGBT’nin örgütlü propagandasını ve örgütlenmesini yasaklayan yasanın çıkarılmasını bekliyoruz.

LGBT’yi kısıtlayan ülkeler egemenliklerini savunuyor

İtalyan gazeteci Fabrizio Verde Batı’nın LGBT’yi nasıl bir araç olarak kullandığını Aydınlık Avrupa’ya değerlendirdi. Verde, Avrupa ülkelerinin bu konudaki yaklaşımlarını ve İtalya’nın almış olduğu kararı yorumladı. Hükümetin okullarda cinsiyetsizlik sembollerini yasaklamasını olumlu bulan Verde, “İtalyan nüfusunun önemli bir kısmı toplumsal cinsiyet ideolojisinin okullarda ve medyada durmaksızın dayatılmasından bıkmış durumda.” dedi.

LGBT Avrupa'yı böldü! Macaristan yürüyüşlerini, İtalya sembollerini yasakladı... LGBT’ye karşı egemenlik savaşı - Resim : 4
Fabrizio Verde

Verde’nin görüşleri “Batı'nın LGBT haklarını desteklemesi sadece eşitlikle ilgili değil, neoliberal ideoloji ve jeopolitik stratejiyle bağlantılı. Toplumsal çatışmayı sermaye-emek mücadelesinden kültürel bölünmelere kaydırarak ekonomik sömürüye direnci zayıflatıyor. Ayrıca, ABD gibi aktörler LGBT örgütlerini finansal olarak destekleyerek hükümetleri istikrarsızlaştırma amacı güdüyor.” şeklinde. Gazeteci Verde, şunları ifade etti:

LGBT DAYATMALARINA GETİRİLEN KISITLAMALAR MEŞRUDUR

“Avrupa genelinde LGBT politikalarına yönelik zıt yaklaşımlar, iki toplum vizyonu arasındaki daha derin bir mücadeleyi ortaya koymaktadır: biri ulusal kimlik, kültürel miras ve demokratik kendi kaderini tayin hakkına dayanırken, diğeri dış ideolojik baskılarla şekillenmektedir. Macaristan ve Rusya gibi ülkeler, yabancı dayatması olarak gördükleri toplum mühendisliğini reddederek egemenliklerini savunmak için ilkeli bir duruş sergilemişlerdir.

"Buna karşın Almanya ve diğer Batı AB ülkeleri, radikal toplumsal cinsiyet ideolojisini hızla benimsemiş ve bu süreçte genellikle demokratik tartışmaları atlamışlardır. Macaristan'ın çocuk koruma yasaları, Rusya'nın LGBT propagandasına getirdiği kısıtlamalar ve İtalya'nın okullarda cinsiyetsiz telkini reddetmesi baskıcı önlemler değildir; bunlar seçilmemiş aktivistlere ve yabancı finansmanlı STK'lara karşı halkın iradesini korumaya yönelik meşru çabalardır.”

ULUSAL EGEMENLİK Mİ, KÜRESELCİ DAYATMA BOYUN EĞME Mİ?

“Macaristan, Rusya ve çok daha sınırlı ölçüde, İtalya'nın politikaları, araçsal olarak demokratik şekilde kendi kendini yönetme ilkesine bağlılık göstermekte; aile, eğitim ve kimlik gibi temel meselelerin küreselci gündemlere adapte edilmesi yerine ulusal kurumların kontrolünde kalmasını sağlamaktadır. Bu uluslar geleneksel değerlerin erozyona uğramasının toplumsal parçalanmaya yol açtığını, bunun da ulusal uyumu zayıflattığını ve kontrolsüz neoliberal sömürüye kapı açtığını kabul etmektedir.

"Bu açıdan bakıldığında, bu ülkelerin duruşu tutucu olarak nitelendirilmemeli, aksine demokratik egemenliği savundukları için takdir edilmelidir. Direnişleri sadece LGBT meseleleriyle ilgili değil, bir toplumun geleceğine kimin karar vereceğiyle ilgilidir. Geleceğe ülkelerin kendi halkları mı yoksa hesap verme sorumluluğu bulunmayan dış unsurlar mı karar verecektir?”

İTALYANLAR BU DAYATMALARDAN BIKTI

“Mevcut İtalyan hükümetinin sosyal konulardaki muhafazakar değişimi, hem ülke içindeki hoşnutsuzluğu hem de daha geniş bir jeopolitik yeniden yapılanmayı yansıtıyor. Hiç şüphe yok ki İtalyan nüfusunun önemli bir kısmı, agresif "duyarcılık" ("woke") propagandasından ve toplumsal cinsiyet ideolojisinin okullarda ve medyada durmaksızın dayatılmasından bıkmış durumda.

"Ancak hükümetin tutumu aynı zamanda Trump'ın ABD'deki etkisi ve Avrupa'daki muhafazakar hareketlerle ivme kazanan küreselleşme karşıtı, egemenlikçi dalgaya uyum sağlamak için hesaplı bir şekilde ortaya konmuş bir çabadır. İtalya, kültürel konularda sağlam bir duruş sergilerken, Ukrayna ya da Avrupa'nın askerileşmesi gibi diğer konulardaki tereddütleri egemenliğinin sınırlarını ortaya koymaktadır. AB ve NATO baskılarına açıkça meydan okuyan Macaristan'ın aksine İtalya daha temkinli davranarak söylemdeki gelenekçiliğini, Brüksel ve NATO'ya verdiği reel politik tavizlerle dengeliyor.

İTALYA GERÇEK ANLAMDA EGEMENLİĞİNİ SAVUNMALI

İtalya'nın bu konudaki yol haritası ne olmalı?

İtalya haklı olarak geleneksel aile değerlerini savunarak "duyarcı" ideolojiye ve neoliberal aşırılıklara karşı çıkıyor. Ancak bu duruşun anlamlı olabilmesi için sadece sembolik kültürel savaşlardan ibaret olmaması, tüm cephelerde gerçek egemenliğe uzanması gerekiyor. Şu anda ortada bir çelişki var: Hükümet okullarda toplumsal cinsiyet ideolojisine karşı güçlü bir duruş sergilerken, AB'nin göç politikalarına, Brüksel'in mali dayatmalarına ve Atlantikçi savaş gündemlerine boyun eğiyor.

İhtiyaç duyulan şey, geleneksel değerleri küreselci neoliberalizmin tavizsiz bir şekilde reddedilmesine bağlayan tutarlı bir vizyondur. Ancak o zaman İtalya, daralan özerkliğini çelişkili yollarla yönetmek yerine gerileyen Batı'ya gerçekten bir alternatif sunabilir.

Eğer amaç egemenlikse, bunun için "duyarcılığa hayır” demekten daha fazlası yapılmalıdır. İtalyan ulusunun kendi geleceği üzerindeki egemenliği her alanda yeniden inşa edilmelidir.

LGBT Macaristan İtalya
Yorumlar (4 yorum) Yorum yapmak için tıklayınız
Yükleniyor...