Maden günlüğü-2: Yer altında çalışmak bilgi ve birikim ister
Kaldığım odanın penceresinden işçilerin kaldığı koğuşlar görünüyor. Bir pencerenin önünde canlı bir çiçek var. Madenci salt cevher üreten değil, aynı zamanda yaşamına güzellikler katanlardan oluşan insanlar topluluğu. Belki de umudunu yeşertiyordur.
Okurumuz Sacit Ata'nın Tekneli ve Delikkaya maden ocaklarında çalışırken tuttuğu günlüğün ilk bölümünü "Yer altından notlar" başlığıyla, dün gazetemizde yayımlamıştık. Bugün ikinci ve son bölümünü sayfamıza taşıyoruz.
12 AĞUSTOS 2021
Jeolojik Etütler Müdürü, Tekneli’ye gelmeseydi belki de projem yarım kalacaktı. İzinde olan Delikkaya Maden İşletme Müdürünü arayarak çalışma iznimi aldı. Öğle vakti olmasına rağmen hemen Delikkaya’ya hareket ettim. Bazı insanlar ilk görüşmede güven duygusunu karşısındakine geçirir. Jeolojik Etütler Müdürü tam da buna uygun genç bir mühendis.
Ocakta görevli elemanların kaldığı yatakhane binasında bana da bir oda açtılar. Temiz çarşaflar, havlu, ocağa inmek üzere sözleştiğimiz için iş kıyafetleri verdiler. Kırk yılını inşaat sektöründe geçirmiş biri olarak, olanakların bolluğuna imrendim.
Delikkaya Maden İşletmesi, 2650 rakımda, dik dağlarla çevrili bir vadinin içi. Vadinin güneyinde yer alan Delikkaya Dağı'nın kalbine 2625, 2650 ve 2690 kotlarından açılmış birbirine bağlı üç galeriyle giriliyor. Vadinin kuzey yamacında da idari binalar, sosyal tesisler, depolar sıralanmakta.
Batıda Yıldız Dağı, Karboğazı görkemli, görülmeye değer. Ah bu coğrafya! dağıyla, yaylasıyla gölüyle, kayasıyla, bitki örtüsüyle, yaban hayvanıyla, buz gibi sularıyla insanı deli divane eder. Bu dağlara aşık olmak için hem yazın, hem de kışın gelinmeli.
Yarın ocağa gireceğim için heyecanlıyım. Dışarıdan bakınca hummalı bir çalışma var. İşçi sayısı, makine, ekipman Tekneli’ye göre daha fazla. Burada üç vardiya halinde üretim yapılmakta.
Kaldığım odanın penceresinden işçilerin kaldığı koğuşlar görünüyor. Bir pencerenin önünde canlı bir çiçek var. Madenci salt cevher üreten değil, aynı zamanda yaşamına güzellikler katanlardan oluşan insanlar topluluğu. Belki de umudunu yeşertiyordur.
13 AĞUSTOS 2021
Yer altında çalışmak bilgi, birikim, cesaret, özgüven gerektiren meslek. Bunu gören her insanın madenciye hakkını teslim edeceğine inanıyorum.
Sabah erken kalkıp gün doğumunu izledim. Ocağa inmeden İş Güvenliği Uzmanı, yer altında nasıl davranmam konusunda eğitim verdi. Ziyaretçiler için uygulanan formaliteleri yerine getirip, taahhütname imzalattı. İkinci vardiyada vardiya mühendisi, stajyer maden mühendisi, vardiya çavuşu ile 2650 kotlu ana galeriden ocağa girdik.
İlerledikçe kollara ayrılan galeri, araçla dolaşılacak boyutlarda. Biz yürüyerek ilerledik. Aynanın üç noktasında çalışan ekipleri yakından gördük. Patlatma yapılan aynada cevher taşıma, diğerlerinde tahkimat ve yeni patlatma yapmak üzere tabanca ile delik açılmakta. Vardiya mühendisi ve çavuş galeri içinde çalışanlara uyarılarda bulundu.
Galeri içinde yoğun bir iş makinesi trafiği var. Yükleme yapan kepçeler, cevheri stok alanına taşıyan özel tasarlanmış römorklu traktörler, karınca gibi çalışmakta. Dağları delip cevheri çıkaran genç mühendis ve işçilere hayranlık duymamak elde değil. Ocak içi galeri, damlayan sular nedeniyle çamurlu. Çıkışta herkes gibi bizde çizmelerimizi tazyikli suyla yıkadık.
Saat 19'da vardiya yemek molası verdi. İçeride cevher taşıyan traktörler bu kez galeri içinde çalışan işçileri yemekhaneye taşıdılar. Yemek, çay faslından sonra aynı yolla işçiler ocağa döndü. Konuşabildiğim işçiler gerek çalışma gerekse sosyal, ekonomik olarak memnuniyetsizlikte bulunmadılar. Az da olsa çalışanlar içerisinde bu işletmeden emekli olup aktif olarak çalışanlar var. Yer altında çalışmak bilgi, birikim, cesaret, özgüven gerektiren meslek. Bunu gören her insanın madenciye hakkını teslim edeceğine inanıyorum.
Yer altından yoğun emekle çıkarılan cevher, stok alanında bulunan "seçmeci" diye isimlendirilen işçilerce ayrıştırılıyor. Seçmeciler içinde üniversite öğrencilerinin de olduğunu öğrendim. Tatilini okul harçlığını çıkarak değerlendiriyor. Taşı seçilmiş ham cevheri dev kepçe, iyileştirilmek üzere Çadırkaya’da kurulu flotasyon merkezine taşıyacak kamyonlara, tırlara bir çırpıda yüklüyor, yüklü kamyonlar derin iniltiler içinde tüm vadiyi toz içinde bırakıp gözden kayboluyor.
14 AĞUSTOS 2021
Maden ocaklarından alın teriyle kazanılan zor para genç kızlara çeyiz, bağ bahçe, ev olmuş, sevdalılar kavuşmuş, yuvalar kurulmuş, mutlulukların kapısı aralanmış. Ülkemizin yer altı zenginlikleri bundan sonra bu yuvalarda yetişecek gençlere emanet olacak. Madenciliğe on altı yaşında başlayan bir maden çavuşu, oğlunun maden mühendisliği okuduğunu ve bu mesleği kendisinin seçtiğini söyledi. Hem kuşaklar değişiyor, hem de yetiştirilmiş insan kaynakları değişiyor.
Madencinin işi taşla toprakla. Kazma, kürekle. İş makinelerinin gürültüsü, egzoz gazı, nemli ortam, taş düşmesi, göçük madencinin karşılaşabileceği temel sorunlar. Çıkarılan maden kömürü ise grizu patlaması ve yanarak sonuçlanan ölümlü kazalar…
Bu ocakta genç yaşında işe başlayan işçilerin büyük bölümü emekli olmuş, yerine oğlu, yeğeni babadan oğula geçen meslek gibi madenci olmuş. Ocakta üretim anlayışı kadar, üretimi sevk ve idare eden kadrolar da değişmiş makineleşme artmış, insan gücüne dayalı cevheri yer yüzüne çıkarma, yerini makinalı üretimeterk etmiş görünüyor. Her ne kadar yeni teknolojiler kullanılsa da insan emeği olmadan üretim yapılamıyor.
15 AĞUSTOS 2021
Sabah vardiyasından bir saat sonra yönetici ekiple ocağa ben de girdim. 2650 rakımla tanımlanan galeride ve kollarında, farklı kotlarda bulunan dün göremediğimiz aynaları gezdik. Her gün yapıldığı gibi patlatma, cevheri stok alanına taşıma, tahkimat hızlı ama bir disiplin içinde yapılmakta. Önceki günlerden farklı olarak 2650 kotlu galeriden değil, değişik bir yol izleyip 2625 kotlu galeriden çıktık. Yer yüzüne çıkış yaptığımız galerinin girişinden 200 metre kadarlık bölümü özel hazırlanmış çelik tahkimattan oluşmakta. Riskli alanlarda bu yönteme başvurulduğunusöylediler.
Toplamda 250 işçinin üç vardiya çalıştığı Delikkaya baş mühendisinin verdiği bilgilere göre, günlük ortalama 450 ton, aylık ise 13, 14 bin ton çinko ve kurşun cevheri üretimi yapılıyor. Çadırkaya flotasyon merkezinde yapılan iyileştirmenin ardından toz haline getirilmiş cevher, üretici firmanın Mersin Limanı'nda bulunan stok alanına naklediliyor ve gemilere yüklenerek başta İngiltere olmak üzere ihraç ediliyor.
Baş mühendise kış şartlarında üretimin aksayıp aksamadığını sordum. “Zor da olsa başarıyoruz. Burada kış yaşamayan 'kış yaşadım' dememeli. Kışın yer altından çok yer üstü tehlikeli olur.” dedi. Bugün yer altına inen mühendislere periyodik olarak verilen tahlisiye (özel donanımlı kurtarma ekibi) eğitimi tekrarlandı. Tahlisiye ekipmanının maden ocaklarında bulundurulması ve eğitimlerin yasal zorunluluk olduğunu da öğrenmiş bulundum.
Delikkaya Maden İşletmesinde bugün son günüm. Burada kaldığım süre boyunca bana yardım eden tüm madenci arkadaşlara teşekkür ediyorum.