21 Aralık 2024 Cumartesi
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Mali Cumhurbaşkanı yasallığını kabul ettirdi

Mali’de dün Cumhurbaşkanlığı için düzenlenen resmi yemin törenine Fransa denetimindeki ECOWAS da katıldı. Böylece yeni yönetimin meşruluğu ‘yasallaşmış’ oldu. Atanan Cumhurbaşkanı Bah N’Daw ise yurtsever bir ekolden geliyor.

Mali Cumhurbaşkanı yasallığını kabul ettirdi
A+ A-
AYDINLIK / CEZAYİR

Mali Ordusu ve halkı 18 Ağustos meşru hareketinin ardından, dün düzenlenen Cumhurbaşkanlığı yemin töreniyle, Fransa’yı “yasal” düzlemde de alt etti.

Devrim Milli Komitesi izlediği sabırlı mücadeleyle, Fransa’nın denetimindeki Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu’nu (ECOWAS), Cumhurbaşkanlık yemin törenine katılmak zorunda bırakarak, devrimin meşruluğunu “yasallaştırmış” oldu.

Yapılan anket sonuçları yüzde altmışın üzerinde, ‘geçiş dönemini Ordu yönetsin’ talebini ortaya koysa da, Fransa ECOWAS üzerinden ‘sivil Cumhurbaşkanı’ dayatmasının ardına sığınarak, Mali’ye ambargo kararı çıkartmıştı.

MİLLİ KOMİTE OYUNU İKİ HAMLEYLE BOZDU

Milli Komite Fransa’nın sivil Cumhurbaşkanı dayatmasını iki hamle ile bozmuş oldu.

İlki, ‘sivil’ ama gerçekte 2014 yılında Savunma Bakanlığı görevinde bulunmuş, eski Havacı emekli Albayı bu makama atadılar. Böylece, ambargo kuşatmasını biçim açısından bozdular. Uzmanlar, ‘atamayla bir taşla iki kuş vurdular’ yorumunu yaptı.

Öte yandan, Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı makamını geliştirerek, üstelik, ‘Cumhurbaşkanı görev ve sorumluluğunu yerine getiremezse Yardımcısı yetkiyi alabilecek’ şeklinde bir görev tanımı düzenleyerek, devrimi yapan Milli Komite’nin Başkanı Assimi Goita bu makama ‘muvazzaf’ olarak yerleşti.

ATANAN CUMHURBAŞKANI BÜTÜNLÜKTEN YANA

Atanan Cumhurbaşkanı Bah N’Daw, kısa süre önce yaşamını yitiren 2000’lerdeki duruşuyla yurtsever kutup olarak görülen 1968-1991 dönemi Cumhurbaşkanı Musa Traore’nin ekibinden.

Ülke bütünlüğü konusunda son derece duyarlı diye anılan yeni Cumhurbaşkanı, askeri eğitimini Rusya’da gördü. 5 Haziran (M5) halk hareketine yakın, halkın beğendiği bir isim.

SİYASİ REFERANSLARI: MODUBO, TRAORE VE TOURE

Milli Komite yaptığı kabul ve ziyaretlerle hem ülke içinde hem dışında müttefikleri konusunda önemli ipuçları verdi.

18 Ağustos’tan itibaren ilk olarak Rusya ve Çin Büyükelçilerini, devamında Cezayir ve Türkiye Dışişleri Bakanlarını ağırlayarak, başta Fransa olmak üzere uluslararası camiaya yaptığı kabullerle uluslararası düzlemdeki yeni yöneliminin işaretini vermişti.

Milli Komite aynı zamanda ülke içinde yaptığı ziyaretlerle Mali tarihinin yurtsever geleneğiyle birleşen mesajlar vermeyi sürdürüyor.

SOSYALIST KURUCU LİDERE SAHİP ÇIKTILAR

Komite lideri Assimi Goita başkanlığındaki heyet, bağımsızlığın 60. yıldönümü sebebiyle 22 Eylül’ün ertesi günü, Modubo Keita’nin eşini mütevazi evinde ziyaret ederek, “sosyalist kurucu liderleri”ne sahip çıktılar.

31 Ağustos günü, eski Cumhurbaşkanı Musa Traore’ye yapılan ziyaretteyse, Traore’nin, genç Milli Komiteciler’i “yurtsever oğullarım” diye sahiplenmesi ve “Mali’ye ilişkin güvenimi hiç yitirmedim” sözleri manşetleri süsledi.

Traore’nin Cumhurbaşkanlığı yaptığı 1968-1991 dönemi (tek parti yönetimi) ekonomide devlet mülkiyetiyle anılıyor. Traore ve takipçilerinin kurduğu siyasi partiler, Mali’nin “öncü yurtsever” partileri olarak görülüyor.

1991-2012 dönemi lideri Amadu Tumani Touré’nin düzenlenen toplantılara en on protokolde çağrılması ve devlet televizyonunda özel yayınlara çıkarılması da bir başka yurtsever gelenekle buluşma. Traore’nin “Beni Fransızlar devirdi” dediği darbenin lideri Toure’nin ilk döneminde, özelleştirmelerle devlet şirketlerinin üçte ikisi Fransızların mülküne geçti.

Toure’nin 2000’li yıllardaki politikası ise geçmiş donemden uzaklaşmayı içeriyor. Bu dönemde Çin’le ekonomik ilişkilerin gelişmesi, planlama, sağlık sistemine yatırımlar ve sosyal konut projelerinin gerçekleştirilmesi dikkat çekiyor. Yine aynı yıllarda sosyalist ve yurtsever şahsiyetler, bakanlık görevlerine getirilmişti.

Traore ve Toure yanlısı siyasi partiler Meclis’te birlikte hareket ediyorlar.

FRANSA'NIN BAŞARISIZ NİFAK GİRİŞİMLERİ

Fransa “asker-sivil” dayatmaları üzerinden bir yandan ekonomik ambargo uygularken, öte yandan, halk hareketi içinde “nifak” yaratmaya çalışıyor.

Fransız basını, 5 Haziran hareketi M5-RFP ile Milli Komite arasında yaşanan yönteme ilişkin tartışmaları “M5, Milli Komite’ya karşı”, “M5, yeni Cumhurbaşkanı’na karşı” başlıklarıyla duyurdu. M5-RFP ise, geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenleyerek, “Yeni Cumhurbaşkanı’nın belirlenme sürecine yeterince katılmayışımız veya geçiş dönemine ilişkin kimi eleştirilerimiz olmakla birlikte, Milli Komite’nin ve yeni Cumhurbaşkanı’nın yanındayız” mesajıyla nifak girişimini boşa çıkardı.

Sosyalist SADI partisi basta olmak üzere pek çok siyasi parti resmi açıklama yaparak yeni yönetimi desteklediğini duyurdu.

Son Dakika Haberleri