Yandex
23 Mart 2025 Pazar
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Mansur Yavaş Güvenpark'ta konuştu! Hükümete çağrı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması sonrası Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Güvenpark'ta toplanan gruba seslendi. Yavaş, 'Belediye başkanları susturulmak isteniyor. Bu topraklarda adalet yeniden filizlenecek' ifadelerini kullandı.

Mansur Yavaş Güvenpark'ta konuştu! Hükümete çağrı

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş da saat 20.30'da, Ankara Güvenpark'ta bulunan CHP İl Başkanlığı önünde toplanma çağrısı yaptı. Yavaş, Güvenpark'ta toplanan kalabalığa seslendi.

'EKREM BAŞKANIMIZ GÜNLERDİR GÖZALTINDA'

Yavaş, İBB Başkanı İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına tepki göstererek şunları söyledi:

"Nevruz asırlardır bu topraklarda direnişi ve baharın gelişini simgeler. Bizim için birliğin ve özgürlüğün adıdır. Bu bayramı kutlarken yüreğimizde burukluk var. Çünkü halkın oyları ile seçilen belediye başkanları gözaltına alınıyor. Ekrem başkanımız günlerdir gözaltında tutuluyor. Bu demokrasimize ve hukuk devletine yapılmış açık bir tehdittir.

Oysa kendisi, ne zaman çağrıldıysa ifade vermeye gitmişti. Bir davetle götürülebilirdi, ancak öyle yapılmadı. Sabahın erken saatlerinde, yirmiden fazla polis aracıyla, adeta bir terörist yakalanır gibi evinden alındı. Bu, halkın iradesine, demokrasiye ve hukuk devletine yönelmiş açık bir tehdittir. Oysa Nevruz, tutsaklığa karşı direnişin, zorluklara karşı yeniden doğuşun simgesidir.

Nasıl ki atalarımız Ergenekon’dan çıkarken demir dağları eritmişse, bugün de baskının, korkunun, adaletsizliğin duvarlarını hep birlikte halkın gücüyle aşacağız. Çünkü bu millet iradesine sahip çıkar. Çünkü bu millet, baharın önünü kesmeye çalışanlara karşı, her seferinde toprağın altından yeniden yeşeren bir umuttur. Bugün, Nevruz’la birlikte şunu söylüyoruz: Bu topraklarda adalet yeniden filizlenecek. Halkın iradesi yeniden yükselecek. Kardeşlik, özgürlük ve demokrasi yeniden büyüyecek. Bundan hiç şüphemiz yok.

'PROVOKATİF ÇEVRELER İÇİN DİKKAT EDİN'

Sevgili Ankaralılar, biliyorsunuz ki ülkede hukuk olmayınca, demokrasi olmayınca ekmek de olmuyor. Ekmek olmayınca huzur olmuyor. Gençlerin geleceği olmuyor, umudu olmuyor. Umudu tükenmiş gençlerin olduğu bir ülkenin geleceği de olmaz. O ülkeye yazık olur.

Üniversiteler özgür ortamlardır. Bilim, ancak bu özgür ortamlarda gelişir, yaşar ve topluma katkı sağlar. Üniversitelerin gerçek sahipleri öğrencilerdir. Öğrencisi olmayan bir yere üniversite denmez. Ankara, bir üniversite kentidir. Hayat, burada üniversite öğrencileriyle birlikte akar, anlam bulur. Bizler, seçilmiş insanlar ve kamu görevlileri olarak, bu öğrencilerin rahat etmeleri, en iyi şartlarda eğitim almaları, ülkelerine yararlı bireyler olarak yetişmeleri için onlara en uygun imkânları sağlamakla sorumluyuz. Bu çocukların her şeyinden bizler sorumluyuz.

'SOKAĞA ÇIKMA NEDENLERİNİ ORTADAN KALDIRMAK DEVLETİN GÖREVİ'

Üniversite öğrencileri, tüm yurttaşlarımız gibi anayasal haklarını kullanarak itiraz ediyor. Taleplerini ve düşüncelerini anayasal çerçevede dile getiren her birey, devletin güvencesi altındadır. Anayasamız bunu açıkça söylüyor. Burada, devleti yönetenlere düşen görev, öğrencileri engellemek değil, onları dinlemek, anlamak ve mümkünse taleplerini yerine getirmektir.

Sokağa çıkanları engellemek değil, onları sokağa çıkaran nedenleri ortadan kaldırmak, devletin asli görevidir. Demokrasi ve özgürlükler ancak bu şekilde gelişir.

Gençler meydanlarda, insanlar sokaktalar; Çünkü memlekette hukuksuzluk yaşanıyor. Demokrasi yok sayılıyor. Gençler, siz de size yakışanı yapın. Haklıyken haksız duruma düşmeyin. Yasal ve demokratik her hakkınızı sonuna kadar kullanın. Ancak hak arayışınızın provokatörler tarafından kullanılmasına asla izin vermeyin. Provokatif çevrelere karşı mutlaka dikkatli olmalıyız. Çünkü onlar da sizin hakkınızı çalacaklar.

Ve gençler, sizler size yakışanı yapın. Demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın. Ama amacınızın önüne geçecek her türlü eylemden uzak durun. Çünkü 19 Mart günü yaşananlardan sonra Türkiye iki yıl geriye gitti. Neden mi?

'İKTİDAR İKİ YILDIR YAPTIĞI HER ŞEYİ ÇÖPE ATTI'

"Bir günde yapılan hukuksuzluk, iktidarın iki yıldır yaptığı her şeyi çöpe attı. İşte üniversite öğrencileri buna isyan etmek için sokakta. İşsiz gezen üç gençten bir tanesi üniversite mezunu. Kendi geleceklerine karşı verilen yanlış politikalara itiraz etmek için buradalar. Döviz arttı, Merkez Bankası dövizi kontrol altında tutmak için çalıştı. Evine ekmek götürmek isteyen gençleri konuşmamız istenmiyor.

Bu kötü tablonun hesabını sormayalım istiyorlar. Onlara rahat ve huzurlu bir ülke sağlayamıyorsak hesap vermeliyiz. Bu ülkenin patronu sizsiniz. Olmuyorsa da hesabını sormak sizin hakkınızdır. Oyunuzu değiştirebileceğinizi göstereceksiniz. Seçtiğiniz kişilere sahip çıkmanıza kimse engel olamaz."

MUHALEFETE İTTİFAK ÇAĞRISI

Aşık Veysel'in "Başkasının baharını çalanın bahçesi çiçek açmaz. Başkasının güneşini kesenin, üzerine güneş doğmaz. Hâlâ anlamadınız, kötü niyetle iyi murada varılmaz!" sözlerini hatırlatan Yavaş, "Bugün tüm muhalif çevrelerin yan yana gelmesi bir zorunluluktur. Muhalif deyip ayırmaya gerek yok. Umudumuzu kaybetmiyoruz, buradayız, dimdik ayaktayız" ifadelerini kullandı.

Yavaş, "Eğer siz rakip olacağına inandığınız Ekrem başkanın ayağına çelme takarsanız, yapılan en erken seçimde bu hukuksuzluklar sandığa yansıyacak" dedi ve 23 Mart'ta yapılacak ön seçime çağrı yaptı.

Yavaş'ın Ankara'daki konuşması İstanbul Saraçhane Meydanı’na da canlı olarak aktarıldı.

Mansur Yavaş Ankara Ekrem İmamoğlu