Marmara çözümsüz değil
Deniz salyasına çözüm için toplanan çalıştayda, sorunun nedenleri masaya yatırıldı. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Yücel, Baltık Denizi örneğini vererek sorunun çözümsüz olmadığını vurguladı.
Artan deniz salyası sorununa uzmanlar, düzenlenen çalıştayla çözüm arıyor. Çözüm önerileri atık sisteminde yoğunlaşıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Marmara Belediyeler Birliği ortaklığıyla dün “Marmara Denizi’nde Müsilaj Problemi ve Çözüm Önerileri” başlıklı çevrimiçi çalıştay düzenlendi. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Yücel, Baltık Denizi örneğini vererek sorunun çözümsüz olmadığını söyledi.
ÜÇ TEMEL TETİKLEYİCİ
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, Prof. Dr. Sarı müsilaj oluşumunun üç temel tetikleyicisi olduğunu belirtti. Bunlar, küresel iklim değişimine bağlı olarak Akdeniz havzasında sıcaklıkların yükselmesi, yanlış atık yönetimi ve durağan deniz şartlarına sahip Marmara Denizi'nin yapısı. "Atık yönetim sistemimizi değiştirmediğimiz sürece müsilajdan kurtulma şansımız yok" diyen Sarı, denizlerden müsilajın toplanmasının sürdürülebilir bir çözüm olmadığını söyledi. Sarı sözlerine şöyle devam etti: “Evsel ve endüstriyel atıkların ileri arıtmaya tabi tutulması, derin deşarj anlayışının bırakılması, akarsu ağındaki atık yükünün azaltılması gerekir. Tarımsal üretimdeki gübre ve kimyasal ilaç kullanımını azaltmamız ve değiştirmemiz lazım. İyi tarım uygulamalarına geçmemiz lazım. Arıtılmış sular, tarımsal amaçla veya park, bahçe sulamada kullanılabilir. Marmara Denizi için bütüncül yaklaşımla ama mutlaka iklim değişikliğini dikkate alan yeni bir atık yönetim politikası belirlememiz gerekiyor. Deniz dip yapısına zarar veren algarna, çerçeveli trol gibi avcılıktan vazgeçilmeli, alternatif avcılık yöntemleri geliştirmemiz lazım. Deniz patlıcanı, pina gibi denizi süzerek beslenen organizmaların avcılığını kontrol altına almamız lazım. Mutlaka Marmara Denizi için müsilaj erken uyarı sistemi kurmamız lazım."
ATIK SU YÖNETİMİ
İTÜ İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İzzet Öztürk de mevcut atık su arıtma tesislerinin tam kapasite çalışmasının önemine değindi. Öztürk, izleme ve denetleme görevindeki bakanlığa ciddi görev düştüğüne işaret etti. İleri biyolojik atık su arıtma tesisi çıkış sularının, kentsel yeşil alanların ve varsa tarım alanlarının sulamasında kullanılarak Marmara'ya verilen atık su debisinin azaltmaya çalışılması gerektiğini vurgulayan Öztürk, "Susurluk Havzası'nda nüfusu 5 binin üzerindeki bütün yerleşimlere, biyolojik arıtma kurdurmak gerek. Buradaki tarım ve hayvancılık faaliyetleri, iyi tarım ve hayvancılık pratiklerine uygun olarak desteklemeli” dedi.
ETKİLERİ MODELLENECEK
ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Yücel ise Marmara Denizi Bütünleşik Modelleme Sistemi (MARMOD) Projesi'nden elde edilen kazanımlar ve yapılacaklar hakkında bilgi verdi. Marmara Denizi’nin tek başına olmadığını söyleyen Yücel şöyle konuştu: “Dünyada okyanuslarda, oksijen azalması görülüyor. Oradaki nedenler daha çok ısınmaya bağlı tabakalaşmanın artması. Dünyada oksijensiz alanlara baktığımızda Karadeniz ve Marmara hemen öne çıkıyor. Baltık denizi gibi alanlar bu yoldan geçti. Bu konularla ilgili başka kurumlarla ilişki içindeyiz onlar çözmeye başladılar. Doğal nedenlerle açıklanamayan net bir oksijen kaybı var. 3 boyutlu Marmara model sistemi geliştirilirken havza ile bütünleşik olacak. Oksijen azalması, balıklara etkisi üzerine çalışacağız.”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Eyyüp Karahan, Bakanlık olarak denizlerin kirliliğe karşı korunması konusunda son derece kararlı olduklarını belirterek, her alanda planlı ve entegre çalışmalarını devam ettirdiklerini bildirdi.
DENİZİ FOSEPTİK GİBİ KULLANMIŞIZ
Marmara Belediyeler Birliği (MBB) ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Tuna Nehri ve Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler üzerinden de Marmara Denizi'ne kirlilik geldiğini söyledi. Büyükakın, “Samimi bir itirafta bulunmak gerekirse, adeta Marmara'yı bir foseptik gibi kullanmışız yani sadece ön arıtmadan geçen bir atık suyu açık denize derin deşarjlarla boşaltmışız, Akdeniz'den Karadeniz'e doğru dip akıntısı yoluyla Karadeniz'e gideceğini düşünmüşüz ve bu yolla devam etmişiz” dedi.
EYLEM PLANI YARIN AÇIKLANACAK
Kocaeli'de bugün yapılacak, Marmara Denizi'ne kıyısı olan bütün illerden su ve atık idaresi yetkilileri ve belediye temsilcilerinin katılacağı toplantıda, çalıştayın sonuçları değerlendirilecek, çözüm önerileri üretilecek. Yarın Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un koordinasyonunda, bakanların ve Marmara Denizi'ne kıyısı olan illerin belediye başkanlarının, milletvekillerinin ve yetkililerin katılımıyla yapılacak toplantıda, "Marmara Denizi'ni Koruma Eylem Planı"na son hali verilecek ve plan kamuoyuna açıklanacak.