Müsilaj uyanıyor... Köpek balığı ve vatoz sayısı yüzde 100 arttı
İstanbul Boğazı köpüklerle doldu, Avcılar sahillerinde müsilaj görülmeye başlandı. Müsilajı inceleyen bilim insanları Marmara Denizi'ndeki vatoz ve köpek balığı popülasyonundaki yüzde 100'lük artışa dikkat çekti
"Müsilajın Marmara Denizi’ndeki Balıklarda Tür Değişimlerine Etkisinin Belirlenmesi (Mar-Bal)" başlıklı proje, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi arasında imzalanan protokol kapsamında hayata geçirildi.
Proje yürütücüsü Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın kıyıdan 30 metre derinliğe kadar Marmara Denizi'ndeki sünger topluluklarının topluca ölümüne ve mercanlarda yaklaşık yüzde 30 kayıp yaşanmasına neden olduğunu söyledi. Sarı, şu tespitleri paylaştı: “Müsilaj yüzünden Marmara Denizi'ndeki balık tür çeşitliliğinde yüzde 25 civarında bir azalma var."
"Biyokütle anlamında bakacak olursak yüzde 20 civarında bir azalma söz konusu. Bizim daha çok avladığımız hamsi, istavrit, kolyoz, lüfer, sardalya gibi türlerin miktarında yüzde 20 civarında azalma var. Öte yandan köpek balığı, vatoz gibi türlerin hem sayısında hem miktarlarında hem de biyokütlesinde yüzde 100'e yakın artışlar söz konusu.”
Marmara Denizi'nde 2020 yılında en üst seviyede görülen müsilaj Türkiye'nin gündemine oturmuş, önlenmesi için çalışmalar başlatılmıştı. Uzmanlara göre deniz kirliliği, havaların ısınması gibi nedenlerle ortaya çıkan müsilaj, hem insan sağlığını hem de deniz hayatını olumsuz etkiliyor. Balıkların ölmesine, çocuklarda kusma ve ishal vakalarının artmasına neden oluyor.
İstanbul Boğazı'nda havadan çekilen son görüntülerde de gemilerin geçişi sonrası oluşan köpüklerin kaybolmadığı ve Boğaz'ın her köşesini kapladığı görülüyor.
AVCILAR SAHİLİNDE MÜSİLAJ
Avcılar sahillerinde de müsilaj havadan çekilen görüntülerde net bir şekilde ortaya çıktı. Müsilaj, Avcılar açıklarında kilometrelerce uzunlukta ince bir çizgi şeklinde görüntülenirken, uzmanlar ise müsilajın görüldüğü yerlerde denize girilmemesi yönünde uyarılarda bulundu.
İstanbul Boğazı'nda oluşan köpüklerin 2020 yılından itibaren denizlerde görülen müsilajı hatırlattığını ifade eden İstanbul Çevre Konseyi Genel Sekreteri Zafer Murat Çetintaş, İHA’ya yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
“Yaklaşık 30 yıl önce müsilajı gündeme getirmiştim. Bunun oluşumu giderek hızlanıyor. Müsilaj uyuyor, uykuda olan müsilajı kışın uyuyan ayılara benzetiyorum. Kışın uyur, yazın uyanmaya başladığında tekrar ortaya çıkar, müsilaj da böyledir. Hava ve su ısındıkça ortaya çıkıyor. İstanbul Boğazı'nda üst akıntılar var. Üst akıntılar Karadeniz'den aşağı doğru geliyor. Karadeniz’e kıyıları olan ülkelerin kirliliği de bize geliyor. Tüm dünya denizlerinde müsilaj vardır. Karadeniz'deki kirlilik Boğazlara girmeye başladığında suların da ısınmasıyla müsilaj oluşmaya başlıyor. Özellikle Boğaz'ın akıntısız yerlerinde oluşuyor.” dedi.
‘MÜSİLAJDAN KAÇIN’
İstanbul Boğazı'nın daha fazla incelenerek temizlenmesi gerektiğini ifade eden Çetintaş, şöyle devam etti:
“Müsilajın deniz canlılarına büyük zararı vardır. Özellikle balıkların ölümüne yol açabiliyor. Oksijen eksikliğinden balıklar kitleler haline ölebiliyor. Çocuklar kirli denildiği zaman dinlemiyor, denize giriyorlar. Bu kirlilikten mikrop kapıyorlar. Müsilaj dönemlerinde çocuklarda ishal ve kusma vakaları ile karşı karşıya kaldık. Verilere baktığınız zaman özellikle yazın haziran ila eylül ayı içerisinde hastanelere giden çocuk hastalarda artış olduğunu, bunların içerisinde ishal ve kusma vakalarının yüksek olduğunu görebilirsiniz. Müsilajı görür görmez kaçın, denize girmeyin.”