MEDYANIN HALLERİ... Esad’ın 13 yıldır yapmadığını Türkiye gazetesi bir günde yapacak
Türkiye İsrail, dolayısıyla güneyimizdeki İkinci İsrail tehdidini gündemine almışken, Esad düşmanları da harekete geçti. Türkiye Gazetesine göre 13 yıldır ülkesini savunan Esad, şimdi ABD ve Rusya'ya veriyormuş!
Ülkemiz içinde “İbretlik bir gazeteci” gösterin deseler, ilk akla gelecek isimlerden biri Yılmaz Bilgen’dir.
Ömrünü Suriye hükûmetini yıkmaya adadı.
ABD ve İsrail kadar çalıştı.
Onlar gibi başaramadı.
Haberlerinin çoğu kof çıktı.
Dünya değişti, Türkiye değişti, koşullar değişti, AK Parti hükûmetinin izlediği Suriye politikası değişti, çalıştığı basın kuruluşları değişti ama haberlerinde bir gram değişme olmadı.
Aynı haberler aynı başlıklar.
İran düşmanlığı, Esad düşmanlığı…
Hani tarihi olaylar ilkinde trajedi ikincisinde komedi olur ya… O hesap…
Beyefendinin son marifetini Türkiye gazetesi manşetine taşımış.
Başlık aynen şu: “Esad Suriye’yi teslim edecek.”
ABD ve Rusya harita çiziyormuş, Esad ise izliyormuş. Haberini dayandırdığı kaynağı, eski general Ageydi.
2016’da onu A Haber canlı yayına çıkarmış.
Fırat Kalkanı operasyonu hakkında şunu söylüyor: "El Bab Halep'in özgürleşmesi için büyük önem taşıyor."
Evet Halep özgürleşti ama bunu Suriye ordusu yaptı. Ageydi de bir bardak su içti. Çünkü Ageydi, ÖSO’nun Halep Askeri Meclisi başkanlığı görevindeydi. Ageydi, Suriye’nin Halep’i terörden temizlemesini, “Beni kahretti” diye veriyor.
15 Mart 2020’de Independent Türkçe’den Cihat Arpacık’a konuşan Ageydi, “Askeri merkezlere baskın yapıyorduk ve silahları ganimet olarak alıyorduk.” diyor.(1)
Şimdi bir grup düşünün, Türk ordusunun cephaneliklerine giriyor, mühimmatları alıyor ve kullanıyor.
Aklınıza ne geldi? Evet 15 Temmuz gecesi FETÖ de bunu yapmıştı?
Bir ülke, bir hükûmet kendi askeri merkezlerine baskın yapanlara ne yapar?
Gelin ülkeyi yönetin mi der, bastırır mı?
Cevabı açık.
Peki Yılmaz Bilgen’in sözlerine yer verdiği, A Haber’in ekranına çıkardığı Ageydi kim mi?
Onun da şifrelerini 2014’te Ageydi’nin Al Jazeera Türk’e verdiği demeçte buluyoruz. Bakın ne diyor:
“PYD yöneticileri bundan sonra Esed’e karşı bize her cephede destek olma sözü verdiler. Örneğin Afrin bölgesinde bulunan Nübbul ve Zehra isimli iki Nusayri köyü var. Şayet biz kuşatma altında tuttuğumuz bu köyleri ele geçirmek için ciddi bir saldırı başlatırsak, kendileri de bizim yanımızda yer alacaklar.”
Ageydi aynı haberde açık açık PYD ile ittifak halinde olduklarını söylüyor.(2)
İşte Yılmaz Bilgen’lerin Esad’ı devirme hayaliyle önem atfettikleri kişiler.
Bugün Türkiye, Suriye yönetimiyle ilişkilerini kademe kademe artırıyor.
Sayın Cumhurbaşkanı görüşecekleri mesajını veriyor.
Aydınlık bu süreci hızlandırma çağrıları yaparken, Bilgen gibi gazeteciler hâlâ Esad’ı yıkma derdinde.
Bu tavrınız Türkiye’nin güvenlik konularını karşılamayan, aksine zora sokan bir durum.
İran, Suriye düşmanlığı; ABD-İsrail dostluğudur.
15 yıldır almadığınız dersi, bari şimdi alın.
Bir günde Esad’ı yıkmanız zor. Ama bir günde Türkiye ve Suriye barışabilir.
Gelin gücümüzü buna harcayalım.
Haberlerimiz iki ülkenin sorunlarının çözümüne hizmet etsin.
Dipnotlar:
(1) https://www.indyturk.com/node/146846/haber/suriye%E2%80%99de-i%C3%A7-sava%C5%9F%C4%B1n-y%C4%B1l-d%C3%B6n%C3%BCm%C3%BC-sava%C5%9F-ba%C5%9Flad%C4%B1%C4%9F%C4%B1nda-ordudan-firar-eden-askerler
(2) https :// www.dusuncemektebi.com/d/91021/suriye-kurtlerini-kazanmak-zorundayiz
Şiddet, cinayet ve Türkiye
İLBER ORTAYLI-HÜRRİYET
Boşanmaların sayısındaki artış, bazı taraflar için aynı rahatlıkla karşılanamıyor. Sokak cinayetleri ise polisin yeterince kontrol sağlayamaması ve yasal boşluklar nedeniyle artış gösteriyor. Çocuklarımızı kontrol edemiyoruz ve onlara yeterince sevgi veremiyoruz. Uyuşturucu, tarihte hiç olmadığı kadar yaygınlaşıyor. Türkiye için üzücü sonuçlar doğuran bir tablo bu. Çok daha iyisini yapabilir, çözüm üretebiliriz.
Hak hukuk gak guguk
MELİH ALTINOK-SABAH
AB ülkeleri, dondurulmuş Rus varlıklarından Ukrayna'ya 35 milyar euro kredi verilmesini onayladı.
Gasbın böylesine "3. Dünya" dedikleri devletlerde zor rastlarsınız.
"Hukuk var" dedikleri Avrupa'yı, ülkelerinde kazandıkları parayı garantiye almak için güvenli kasa gibi gören zenginlere ders olsun.
Bir sabah uyanırsınız ve bakarsınız ki, Londra, Zürih, Berlin bankalarındaki paralarınıza, gayrimenkullerinize, milyarlık otel inşaatı yatırımlarınıza çöküvermişler.
Türkiye’nin dijital işgali...
Özay Şendir-MİLLİYET
We are Social Dijital 2023 Global Raporu’na göre Türk halkı bir gün içerisinde 7 saat 24 dakikasını internette geçiriyor.
Türkiye’de instagram kullanım süresi dünya ortalamasının neredeyse iki katı. Reklam erişim oranında da dünyada ilk sırada yer alıyor.
Instagramdan sonra en büyük tutkumuz Tik Tok sonra da Youtube geliyor.
Bu üç verinin bize gösterdiği en acı nokta şu, okumakla bağımız kopuyor, sadece seyreden insanlar haline geldik. Tamamı 125 sayfa olan raporda başka can sıkıcı noktalar da var. Mesela hava durumu, dolar, altın, porno sitelerini arama sayısı son derece yüksek. Alışveriş sitelerinin aldığı trafik inanılmaz boyutta. Aile ve arkadaşlarıyla iletişimini sosyal medya üzerinden kuranların oranı yüzde 50.1. (…)
Bugünlerde sosyal medya üzerinden yaşanan bir işgal söz konusu.
Yerellik ölüyor, okuma azalıyor, ilgi çekmek isteyenler her türlü zararlı akımı kısa sürede global hale getiriyor. İspanya’da demokrasimizin ana unsuru gazetecilik Meta tarafından öldürülüyor diye davalar açılıyor, Google hakkındaki davaların toplamı 100 milyar doları aşıyor ve biz sadece seyrediyoruz. Bu işgale son verecek yasal adımlarımız yok, sonuçta bir şirket olan Meta’nın kurallarını Türkiye’nin yasalarından üstün tutacak kadar gözümüz dönmüş durumda. Yapay zeka dünyanın kıt tatlı su kaynaklarını tüketir,doğalgaz fiyatlarını yükseltirken biz yemek tariflerini bile yapay zekaya soruyoruz.
İşgal sadece bir ülkenin topraklarını alarak olmaz, zaman, para ve gençleri tüketerek de olur.
Bugün yaşadığımız da aslında tam olarak bir işgal.
