Yandex
01 Nisan 2025 Salı
İstanbul 14°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

MEDYANIN HALLERİ...TÜSİAD’a kazandıran kim?

Hükûmete yakın gazeteler TÜSİAD’ı eleştiriyor… Tamam TÜSİAD, AK Parti döneminde kurulmadı ama zenginliklerine zenginliği kimin döneminde kattılar? TÜSİAD’ın vatanı ve milleti yoktur. TÜSİAD’ı hükümsüz kılmak, sivil anayasadan değil Üreticilerin Millî Hükûmetini kurmaktan geçiyor.

MEDYANIN HALLERİ...TÜSİAD’a kazandıran kim?
A+ A-
NADİR TEMELOĞLU

TÜSİAD’a kazandıran kim?

Gazetelerde ve köşe yazarlarının gündemi TÜSİAD.
Nefes gazetesinden Nevşin Mengü, “TÜSİAD, ‘Artık bu kadar da olmaz!’ çıkışını öylesine yapmadı.” diyerek TÜSİAD’a destek verdi.
Hürriyet’ten Ahmet Hakan, “Ben CHP’nin yerinde olsam TÜSİAD’a ‘ne olur sus’ derim” diyerek TÜSİAD’ın söylemlerinin iktidara yaradığını ifade etti. Sabah yazarı Salih Tuna da “TÜSİAD’ın CHP’ye acıklı zararı” başlığıyla benzer şeyler aktardı. Sabah’tan Okan Müderrisoğlu, TÜSİAD’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilk günden beri arasının limoni olduğunu belirtip, özel imalat kriz yarattıklarını söyledi. Sabah’tan Mahmut Övür, TÜSİAD’ı vesayet kurumu olduğunu vurguluyor. Yeni Akit’ten Ali Karahasanoğlu “Çakma sanayiciler, bankacı çıktı!” başlığıyla TÜSİAD’ın millî savunma sanayinde yer almadığını anlatıyor. Haklı ve doğru. Yeni Şafak’tan İsmail Kılıçarslan, “Eski Türkiye’nin berbat kazananları” başlığında Övür gibi TÜSİAD’ın vesayetçi olduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:
“Fakat daha çok uzun bir yolu var Türkiye’nin. Yeniden her şeyin aynı hale gelmemesi için gereken yapısal değişiklikler bitmiş değil. Hukuk regülasyonu tamamlanmış değil. Kültürel iktidar meselesi yeteri kadar anlaşılmış değil. Her şeyden önemlisi “sivil bir anayasa hayali” henüz gerçek olmuş değil.”
Bakınız, TÜSİAD da hukuktan dem vuruyor, Kılıçarslan da…

SİSTEMİ DEĞİŞTİRMEDEN
TÜSİAD’A KAYBEDERSİNİZ

Hükûmete yakın gazeteler TÜSİAD’ı eleştiriyor… Tamam TÜSİAD, AK Parti döneminde kurulmadı ama zenginliklerine zenginliği kimin döneminde kattılar?
TÜSİAD’ı palazlandıran AK Parti hükûmetinin uyguladığı sıcak para ekonomi sistemi değil mi? TÜSİAD, muhalif görünürken niye Mehmet Şimşek’i destekliyor? TÜSİAD, muhalif mi destekçi mi?
Dikkat ederseniz hükûmete yakın gazetecilerde bir sivil anayasa tapıncı var. Sivil anayasa gelecek, bütün dertler çözülecek. Tam aksine TÜSİAD gibi kurumlar, sivil toplumculuk ideolojisinin en büyük savunucuları. Yeni Anayasayı en çok onlar istiyor. 2022’de TÜSİAD yeni anayasa önerisi bile yaptı.
Şu bir gerçek: 1971 ve 1980 Amerikan darbelerinin arkasında ABD ile birlikte TÜSİAD vardı. Atatürk Devrimi’nin belini oralarda kırdılar. Şimdi yeni Anayasa ile devrim yıkıcılığına mühür vurmak istiyorlar. TÜSİAD’la aynı yerden TÜSİAD’ı eleştirmek, biraz komik olmuyor mu?
Maalesef hükûmetin destek verdiği ekonomik sistemde kaynaklar, piyasada verimliliğe göre dağılmıyor. Ülke kaynakları, küresel mafya ile kirli para komisyoncuları, borsa vurguncuları, hortumcular ve tarikat rantçıları arasında bölüşülmektedir. Kâr sisteminin sanayicileri ve tüccarları ise kenarlara sürülmüştür.
Olay şudur: TÜSİAD, burjuvazinin veya sermayenin örgütü değil; küresel mafyanın örgütüdür.
Bunu belirleyen sınıfsal karakteridir.
TÜSİAD takımını inceleyin, yıllık bilançolarına bakın, bunların gelirlerinde, faiz yüzde 80’in üzerindedir. Devleti borçlandırıp haraca bağlamışlardır.
O nedenle bunlara “kapitalist” kavramından çok tefeci kavramı yakışır

ÇÖZÜM ÜRETİCİLERİN
MİLLÎ HÜKÛMETİ

Faizin ulusu olmaz.
Sıcak paranın vatanı olmaz.
Kirli paranın Cumhuriyeti olmaz.
İşte TÜSİAD, bu vatansızlar diktasının kulübüdür.
TÜSİAD’ın vatanı ve milleti yoktur.
Vatan ve millet, işçinindir; köylünündür; esnafındır; zanaatkârındır; milli sanayici ve tüccarındır.
Bu sistemin içinde TÜSİAD’ı ne kadar eleştirirseniz eleştirin, onların ateşine odun taşırsınız.
TÜSİAD’ı yıkmak bu mafyokrasi sistemini yıkmaktan geçiyor.
TÜSİAD’ı hükümsüz kılmak, mafyayının, sıcak para komisyoncularının, faizcilerin, borsa vurguncularının, tarikat rantçılarının tahtını yıkmaktan, üreticileri yeniden baş tacı yapmaktan geçiyor.
TÜSİAD’ı hükümsüz kılmak, sivil anayasadan değil Üreticilerin Millî Hükûmetini kurmaktan geçiyor.

***

Cern Kâşif yarışmasına Türk damgası

Nuran Çakmakçı-HÜRRİYET

CERN’de (Avrupa Parçacık Fiziği Laboratuvarı) yapılan ve liselilere araştırma laboratuvarında deneyim şansı sunan bir yarışmada, son dört yıldır başarılı olan takımların yüzde 15’i Türkiye’den çıktı. İlk düzenlendiği yıldan beri yarışmanın ulusal irtibat sorumlusu olan Prof. Dr. Çetin, detayları anlattı:
“Liseler için Demet Hattı (BL4S) yarışması, en az bir yetişkin danışman eşliğinde, yaşları 16 veya üzerinde olan en az 5 öğrenciden oluşan takımların katılımına açık. BL4S, her ne kadar bir yarışma formatına sahip olsa da herkesin kazandığı bir yarışma. Çünkü böyle bir yarışmaya katılmayı hedefleyen öğrencilerin içine girdikleri süreç, onları hem bilimsel düşünceye yaklaştırıyor hem de yaratıcı olmaya teşvik ediyor. Farklı liselerden öğrencilerin bir araya gelerek takım oluşturması da mümkün. Takımlardan beklenen ise , CERN ve DESY’nin tahsis edeceği bir parçacık demeti hattında yapılabilecek bir deney önermeleri.”

***

Atlantik’te ‘Ukrayna kasırgası’

BERCAN TUTAR-SABAH

Ukrayna'nın NATO üyeliğinin kapısını kapatan ABD Başkanı, Rusya'nın ele geçirdiği toprakları geri vermeyeceğinin de altını çizdi. Savunma Bakanı Pete Hegseth de Ukrayna'nın 2014 öncesi sınırlara dönmesinin gerçekçi gözükmediğini tekrarlayarak Ukrayna'nın parçalanacağını itiraf etti.
Amerikan medya kuruluşu CNN'in internet sayfasında "Trump'ın Putin'le görüşmesinin ardından ABD'nin Avrupa ile ilişkileri asla eskisi gibi olmayacak" başlıklı bir analiz kaleme alan Stephen Collinson, iki önemli jeopolitik olay nedeniyle Avrupa'nın Amerikan yüzyılının sona erdiğini yazdı.
İlki Trump'ın Ukrayna ve Avrupa'yı yok sayarak Putin ile yaptığı görüşme. İkincisi de Hegseth'in Avrupalı müttefiklere kıtadaki konvansiyonel güvenliğin sorumluluğunu üstlenmelerini söylemesi. Yani ABD artık Avrupa'yı savunmayacağını ilan etmiş oluyor.
Bu iki sarsıntı transatlantik ilişkileri kökünden sarsacak. Nitekim Avrupa'da alarm zilleri çalıyor. Avrupa medyası, ABD ve Rusya'nın Avrupa'ya danışmadan Ukrayna'yı paylaşacağını yazıyor.
x”"Yine başa döndük!", "Tarih tekerrür ediyor!", "Kaderimizi yine Rusya ve ABD belirleyecek" çığlıkları yükseliyor kıtadan. Tıpkı 1945'te Yalta'da Almanya üzerinden yapıldığı gibi bu kez de Ukrayna üzerinden Avrupa yeniden dizayn ediliyor.

TÜSİAD CHP AK Parti Nevşin Mengü Ahmet Hakan