Meksika’nın ‘Dördüncü Dönüşümü’
Morena'nın Ulusal Konsey Başkanı Bertha Lújan Uranga, Meksika'da Dördüncü Dönüşüm'e girildiğini açıkladı. Meksikalı lider, 'Dördüncü Dönüşüm'ün, egemenliğin ve demokratik alanların geri kazanılması demek olduğunu vurguladı.
Meksika Devlet Başkanlığını üstlendiği törende Andrés Manuel López Obrador, ülkenin senatosunda 1 Aralık 2018’de şunları söylemişti:
“Dostlar, halkın verdiği yetkiyle bugün Meksika’nın dördüncü siyasi dönüşümünü başlatıyoruz. Aşırı ya da abartılı görünebilir, ama bugün sadece yeni bir hükümet göreve başlamıyor, bugün siyasi rejimin değişimi başlıyor.”
Bundan sonra barışçıl ve düzenli, ama aynı zamanda derin ve radikal bir dönüşüm gerçekleşecek, bundan sonra Meksika’nın yeniden doğumunu engelleyen yolsuzluk ve yargıdan muafiyet sona erecek.
Tarihimizdeki üç büyük dönüşümü şöyle özetleyebiliriz: Köleliğin kaldırılması ve ulusal egemenliğin elde edilmesi için bağımsızlık savaşı (1810 – 1821); toplumun hakimiyeti ve cumhuriyetin yeniden kurulması için reform süreci (1855 – 1863) ve halkımızın ve onun olağanüstü liderlerinin adalet ve demokrasi için mücadele verdikleri devrim (1910 1920).”
MORENA İKTİDARDA
López Obrador başkanlık seçimlerini MORENA’nın (Movimiento de Regeneracion Nacional – Ulusal Yenilenme Hareketi) adayı olarak girmiş ve Emek Partisi ve Sosyal Buluşma Partisi’nin de destekleri ile kazanmıştı.
2011 yılında sosyal ve siyasi bir hareket olarak kurulan MORENA, bugün 500 koltuklu Vekiller Meclisi’nde 197 temsilciye, 128 koltuklu Senato’da ise 62 temsilciye sahip. MORENA, bugün ittifak içinde olduğu Emek Partisi ve Meksika Yeşil Ekoloji Partisi ile birlikte iki kamarada da çoğunluğa sahip.
López Obrador hükümeti iktidara geleli üç yıl oldu. Dördüncü Dönüşümün anlamını, sınamalarını ve perspektifini MORENA’nın iki yönetici kurumundan biri olan Ulusal Konseyi’nin başkanı Bertha Lújan Uranga ile konuştuk.
Meksika’da neden Dördüncü Dönüşüm’den bahsediliyor?
“Şu an ülkemiz hem geçmiş hem de gelecekle bağlantılı tarihi bir evreden geçiyor. Geçmişle bağlantılı, çünkü geçmişten gelen ve biriken talepler var. Bu taleplerin oluşturduğu siyasi program 2018’de seçimleri kazandı ülkenin Devlet Başkanlığı’nı, ayrıca birçok eyaletin başkanlığını kazandı. Şimdi, bu talepleri hükümet programına dökmek için gereken iktidara, yerel yönetimlere ve meclis çoğunluğuna sahibiz. Şimdi, geçmişteki talepleri hükümet programına dökerek geleceği inşa ediyoruz. 125 milyon Meksikalının onurlu bir hayat sürebileceği bir ülke inşa ediyoruz.”
EGEMENLİĞİN VE DEMOKRATİK ALANLARIN GERİ KAZANILMASI
Dördüncü Dönüşüm, egemenliğin tekrar geri kazanılması demek, kaybedilen demokratik alanların geri kazanılması demek. Bu dönüşümü MORENA ve diğer sol gruplar gerçekleştirecek.
Dönüştürmek istediğiniz koşullar neler?
“Ekonomik güçle siyasi gücün ayrıldığı bir rejim değişikliği hedefleniyor. Geçtiğimiz on yıllarda ekonomik ve siyasi güç bir ittifak halindeydi ve bizim neoliberalizm dediğimiz siyasetleri uyguladılar. Bu siyasetler seçkinlerin zenginleşmesini sağladı, ama toplumu sosyal ve ekonomik bir krize sürükledi. Sonuç olarak burada rejimin ve ekonomik modelin değişmesi gerekiyor.
Bugün yeniden paylaştıran bir ekonomi politikası öneriliyor. Bu sayede, ülkenin varlığını oluşturan kaynaklar daha adil bir şekilde dağıtılacak. Bir tarafta geniş yığınların yoksulluk içinde, diğer tarafta seçkinlerin güç sahibi olduğu bir model istemiyoruz.
Sosyal politikaları değiştiriyor, sosyal programlara daha fazla kaynak ayırıyoruz. Ayrıca ekonomik modeli de değiştirerek, daha adil bir vergi sistemi getiriyoruz. Daha fazla kazanan daha fazla ödüyor. Sosyal politikamız evrensel hakları, beslenme, sağlık, eğitim ve barınma hakkını en başa koyuyor. Dördüncü Dönüşüm, tüm bu hakların somut hükümet politikaları ile güvence altına alınmasını sağlıyor.”
Üç yıllık hükümet sürecinin ardından karşı karşıya kaldığınız en büyük sınamalar neler?
“Halkın güvenini kazanmak. Latin Amerika’da diğer tecrübeler bize şunu öğretti. Toplumdan gelen hareketler, halkın oyları ise seçim kazanan hareketler, iktidara geldiklerinde halktan uzaklaşırsa büyük sorunlar oluşuyor. 2018’de seçimleri kazanmış olmamız, geleceği şimdiden kazanmış olduğumuz anlamına gelmiyor. Her gün çalışmaya devam etmeli ve halkla iletişimi sürdürmeliyiz.
‘Mananeras’ (‘sabahlar’, Meksika Devlet Başkanı her sabah saat 7’de basın toplantısı düzenliyor) etkinliğinin anlamı bu: Hükümet sarayının kapılarını açmak, her gün basına ve halka rapor vermek, yapılanları anlatmak.”
HALKIN EN ZAYIF KESİMLERİNDEN BAŞLAMAK
En önemli ilerlemeleri sağladığınız alanlar hangileri?
“Eşitlik alanında halkın en zayıf kesimleri için önemli programlar uygulanmaya başlandı, sosyal güvenlik sahibi olmayan yaşlılara, çocuklara, gençlere ve yerlilere destek veriliyor. Bu kesimler için sadece maddi destekten ibaret olmayan, spesifik, onlara bir gelecek sunan programlar ürettik. Örneğin ‘Geleceği Kuran Gençler’ programı, 18 ile 29 yaş arasındaki gençlere meslek eğitimi bursu sağlıyor. Burs süresince gençler eğitim alıyor, meslek sahibi oluyor ve sonrasında belirli iş bulma kurumlarına geçiyor.”
ENERJİDE KAMULAŞTIRMA
“Diğer önemli bir alan, milli mirası yeniden kazanmak. Geçtiğimiz 30 ya da 40 yıllık neoliberal dönemde enerji sektöründeki şirketlerin elindeki kolektif varlık, yani petrol, elektrik, özelleştirildi. Kamuya ait olan özele geçti. 1980lerde başlayan özelleştirme 2018’e değin devam etti ve zenginliğin bir avuç elde toplanmasına neden oldu. Karşılığında son yirmi yılda 0 büyüme gerçekleşti. Ülke genel bir yoksullaşma ile karşı karşıya kaldı. Bugün buna, kamuya ait olanı geri alarak yanıt veriyoruz.
Bence Dördüncü Dönüşüm’de bu iki unsur oldukça önemli.”
Bir dahaki başkanlık seçimlerinin düzenleneceği 2024 yılına doğru partinizin öngörüsü nasıl?
“Dördüncü Dönüşüm hareketinin perspektifi çok olumlu. Federal hükümet çok başarılı siyasetlere imza atıyor. Yolsuzluk ve güvensizlikle mücadelenin önümüzdeki dönem gündemde kalmaya devam edeceğini düşünüyorum. Ama her şeyden önce biz, hareket ve parti olarak halka ile aramızdaki bağı sıkı tutmalı, geçen seçimde bize oy veren 30 milyonu 2024’te 40 milyona çıkarmalıyız.
Federal hükümet ve MORENA’nın eyalet hükümetleri kendi paylarına düşeni yapıyor, daha demokratik, daha kapsayıcı ve daha adil bir siyasi rejim için gereken yasaları ve inisiyatifleri hazırlıyor. Hatırlatmak isterim: Biz ülkeyi dönüştürmek için, bilinçlerde devrim yapmak için, gelecek nesillerin onurlu bir hayat sürme şansına erişebilmesi için ortaya çıkmış bir hareketiz. Eğer partimiz kökenine sadık kalır, hedeflerine bağlı kalır ve gerçekten toplum içinde çalışırsa bu devrim gerçekleşebilir.”
NEOLİBERALİZM VE EMPERYALİZME KARŞI ULUSLARARASI İTTİFAK
“Devamlılığı sağlamak için önümüzdeki üç yıl boyunca çok çalışmamız gerekecek.”
Son olarak: Dördüncü Dönüşüm dış politika ve uluslararası siyaset için hangi anlamı taşıyor?
“Dördüncü Dönüşüm kararlı bir şekilde neoliberalizm ve emperyalizm karşıtıdır ve bu siyasi çizgiyi paylaşan ülkelerle ittifak anlamına gelir. Diğer bir anlamı, aynı rotayı takip eden örgütlerle daha yakın çalışmak. Hepimizi birleştiren bazı küresel olgularla karşı karşıyayız. Bunlara karşı birleşmeli ve ortak bir proje geliştirmeliyiz.
Meksika’nın deneyimi, özellikle başarılı olursa, Latin Amerika ve dünya için bir örnek oluşturabilir. Bu örnek, “evet mümkün!” dedirtebilir. Uluslararası şirketlerin gücüne, büyük küresel finansal yapıların gücüne, ki onların halkımızın krizinde önemli payı var, rağmen umut yaratmamız mümkündür.”
Mishelle Munoz, Diego Ilinich Matus – Meksiko City
Çeviren: Yunus Soner
Not: Bu röportaj önceki gün İngilizce olarak United World İnternational sitesinde yayımlanmıştır.