Merkez Bankası rezervlerini ATOM İle artıracak

Ahlatcı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı ve şirket yönetim kurulu üyelerinin katıldığı toplantıda verilen bilgilere göre, vatandaş altınını bozdurmak istediğinde milyem (altının saflık derecesinin oranı) kesintisi oluyor. Bu yüzden zorda kalmadıkça fiziki altın tutan vatandaş yastık altı dediğimiz banka kasalarında, evlerdeki zulalarda veya ziynet eşyası olarak bunu tutuyor. Ahlatcı ise geliştirdiği modelle vatandaşın milyem farkından kayba uğramasının önüne geçeceğini söylüyor.

DÜŞERSE DE ÇIKARSA DA KAZANACAK

Peki model nasıl çalışacak? Vatandaş anlaşmalı kuyumculara altınını bozdurmak için gittiğinde Merkez Bankası'nın belirlediği değer üzerinden bu alınacak. Bunun için anlaşmalı kuyumculara sistem kurulacak. Altın alındığı an kuyumcuya parası ödenecek. O miktarda fiziki altın Ahlatcı'nın kasasından Merkez Bankası'nın kasasına geçecek. Ahlatcı daha sonra o altını kuyumcudan alacak. Elbette bu sistem suistimaller olmaması için güvenilir ve akredite kuyumcular üzerinden işleyecek. Sistem kuyumcuda kurulu olduğu için giriş yapıldığı anda anlaşmalı bankalarda (Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank, Ziraat Katılım ve Vakıf Katılım) vatandaş adına altın hesabı açılacak. O anda vatandaşın cep telefonuna “Şu bankanın şu şubesinde hesabınız açılmıştır. Hesap cüzdanınızı almak için şubeye uğrayın.” mesajı gelecek. Böylece vatandaş altın hesabı için ayrıca uğraşmayacak. Vatandaşın altın hesabında para TL'de duracak ve üstüne mevduat faizi uygulanacak. Altın çıkarsa zaten karşılığında altınını almak isterse alabileceği için kazanacak. Altın düşerse de parasına faiz işlediği için paraya çevirip daha fazla altın alabilecek.

HEDEF İLK YILDA 100 TON

Ahmet Ahlatcı bir tablo ile milyem kazancını da açıkladı. Örneğin 6 kilo altında vatandaş 80.5 gram kazanmış olacak. Önceden bu kadarlık altın kuyumcu ve rafinerinin cebine gidiyordu. Şimdi vatandaşa kalacak. Altının muhteviyatına göre vatandaşın milyem kaybını önlemek için Merkez Bankası'nın kabul ettiği en yüksek milyem değeri esas alınacak. “Hem altın hem de efektif döviz bakımından dünyada en çok varlığı olan ülkeyiz.” diyen Ahmet Ahlatcı'ya “Neden bugüne kadar bu yapılmadı?” diye sorduğumuzda, “Bugüne kadar ben ben yoktum. Zaten üç kere mevzuat değişti. En son 5 Ağustos'ta yapılan düzenleme mükemmel oldu diyebilirim. Merkez Bankası fedakarlık yapıyorsa biz de yapalım dedik. Milyem değerine katkı sunduk. Hedefimiz 100 ton altını kısa vadede sisteme kazandırmak. Altın Merkez Bankası'nın kasasında olacağı için rezervleri artıracak.” dedi.

YASTIK ALTI 7 BİN TON

Dünyada bilinen 205 bin ton fiziki altın olduğunu belirten Ahlatcı, “53 ton ton da bilinen rezerv var. Altın 208 ülkenin ortak kullandığı bir para birimi. ABD1971'den sonra altına dayalı dolar basmak yerine sınırsız dolar bastı. Eskiden ne kadar altın o kadar dolar iken ABD ben dünyaya bedavaya satın alacağım, altına dayalı dolar basmaktan vazgeçtim dedi. Altın değersizleşecek diye İngilizler onsunu 275 dolardan rezervlerinin önemli kısmını sattı. Altın paradır, diğerleri teminattır. Altın gerçektir bütün para birimleri hayaldir. Türkiye'de yastık altında 7 bin ton altın olduğunu düşünüyoruz. Bankalarda artan kiralık kasa taleplerinin düşününce, kiralık kasa yok, torpille alabilirsiniz ancak. Bankalar ilave bina yapıyorlar. Dolar ve gümüş için de böyle.” bilgilerini verdi.

GÜNEY KORE ÖRNEĞİ

Yastık altı birikimleri sisteme kazandıracak çalışmaların bugüne kadar beklenen sonucu vermediğini anlatan Ahlatcı, “Yılda birkaç yüz kilo altın toplanabildi. Biz bu modeli önerdiğimizde Güney Kore'nin de böyle yaptığını söylediler. 98 Asya krizi sonrası iki ayda Güney Kore 227 ton altını sisteme kazandırdı. Böylece Güney Kore IMF'ye borcunu iki sene önce ödedi.” diye konuştu. ABD'ye en çok alyans ihracatı yaptıklarını da not eden Ahlatcı, “Eşler kavga ediyorlar. Sabah gidip alyans alıp aşklarını yeniliyorlar. Oradan çok talep alıyoruz.” bilgisini verdi.