Merkez Bankasının kredi kararı... Cem Başlevent: Seçimden sonra daha sert adımlar gelebilir
TCMB iki gün önce attığı ilave sıkılaşma kararının ardından bir de zorunlu karşılık adımı attı. Öne çekilen tüketim talebinin önüne geçmeye çalışan Merkez’in seçimden sonra daha ‘sert adımlar’ atabileceği değerlendiriliyor
Melike Güler Kadan
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) Zorunlu Karşılıklar Hakkında Tebliğ'de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliği, Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, Merkez Bankasınca belirlenen kredilerin aylık yüzde 2 büyüme oranını aşan kısmı için TL cinsinden zorunlu karşılık 1 yıl süreyle bloke olarak tutulacak.
Konuyu Aydınlık’a değerlendiren İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Cem Başlevent, seçimden sonra daha katı adımların da gelebileceğine işaret etti.
TCMB, ilave sıkılaşma adımlarına yönelik duyurusunda, kredi büyüme sınırlarına ilişkin uygulamanın etkinliğini artırmak amacıyla menkul kıymet tesisine ek olarak, kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık tesis edilmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini belirtmişti. Duyuruda, kredi büyümesine dayalı menkul kıymet tesisi kapsamında, TL ticari krediler için yüzde 2,5 olan aylık büyüme sınırının yüzde 2'ye indirilmesine, ihtiyaç kredilerinde yüzde 3 olan aylık büyüme sınırının yüzde 2'ye düşürülmesine, taşıt kredilerinde ise yüzde 2 sınırının korunmasına karar verildiği bildirilmişti.
SEÇİME KADAR BEKLENEMEDİ
Enflasyonla mücadelede istendiği kadar başarılı olunmadığının görülmesi üzerine TCMB’nin böyle bir adım atmak zorunda kaldığına işaret eden Ekonomist Cem Başlevent, şunları kaydetti: “Normalde bunun gibi adımları seçimden sonra bekleniyordu ama demek ki o kadar dahi bekleyemediler. Not edilmeli; kredi kartı faizlerindeki üst sınırı yükseltmediler, onu da seçimden sonra yapacaklardır.
TÜKETİMİN ÖNE ÇEKİLMESİ ETKİLİ OLDU
“Bir taraftan da döviz kurlarında kıpırdanma oldu. Halkın talebi var çünkü geçen seçimden sonra ciddi bir getirisi olmuştu. Benzer bir yönelim var. İster istemez enflasyonla mücadele zorlaşmış oluyor. Dövizin yol açtığı bir maliyet etkisi de var. Ama bir taraftan talep tarafından da enflasyon var çünkü halkımız gelecekte her şeyin daha pahalı olduğunu düşünüyor ve tüketimini şimdiden yapmaya çalışıyor.
YAPILMASI GEREKEN…
“Merkezin son kararı da buna mani olmaya yönelik. İhtiyaç, ticari ve otomobil kredilerinde aylık büyüme belli bir oranın üzerine çıkınca bankaları cezalandırıyorlar. Böylece en azından talep tarafından enflasyonla mücadeleye güç kazandırmaya çalışıyorlar. Aslında ideali mevcut enflasyonla uyumlu bir şekilde politika faizini biraz daha artırmaları ama görünen o ki şu anda buna izin verilmiyor. Daha önceki ekonomi yönetimlerinin yaptığı gibi yan yollara sapmış durumda olduklarını görüyoruz. Seçime kadar başka bir aksiyon almadan götürebilecekler mi ona bakacağız. Seçimden sonra ne yaptıklarına bakacağız. 4 yıllık seçimsiz bir dönem olduğu için biraz daha katı önlemler de görebiliriz.”
