Meserret Taşkın'dan mektup var: ‘İn arabadan aşağı!’
MESERRET TAŞKIN
Sevgili Hanımlar, masasever muhalefetin Cumhurbaşkanı adaylığı kavgası, bana rahmetli babamın bu gibi durumlarda anlattığı bir hikâyeyi hatırlattı. Ben de size aktarayım efendim:
Otomobillerin yeni yeni yaygınlaşmaya başladığı zamanlar. Bir ailemiz de otomobil alma hayali kuruyor. Baba diyor ki: Direksiyona geçtim mi istediğim yere sürer giderim. Oğul da atılıyor: “Senin yanına ben geçerim, değil mi baba?” Anne, “Hop, terbiyesiz” diyor, “Annen dururken senin yerin otomobilin önü olur mu? Sen arkada oturacaksın.” Oğlan ve annesi bir kavgaya tutuşuyorlar ki sorma gitsin. Öne ben bineceğim, hayır, ben bineceğim, derken iş büyüyor. Baba durur mu; “Sizi gidi terbiyesizler, görgüsüzler. Bindirmiyorum arabama sizi. İnin arabamdan aşağı!” diyerek tartışmaya son noktayı koyuyor.
Bizim muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı tartışması da işte tam bu hesap efendim. Ortada iktidar yok ama tartışma çok. Meral Hanım, büyük gürültüyle devirdiği masadan kalktı. Sonra, nasıl olduysa tekrar oturtuldu. Bu arada, bu kulaklar neler duymadı ki. Söylenenler, işitilenler yutuldu, unutuldu gibi yapıldı. Ama daha seçime epey zaman var. Aziz Nesin’in bir hikâyesinde dediği gibi “Du bakali, n’olcek?”
Sadık Okurunuz
Kırkbeşini aşkın
Meserret Taşkın