MHP'li Özarslan'dan Demirtaş'a tepki
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın özerklik açıklamalarına, MHP Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Bahadır Bumin Özarslan tepki gösterdi.
Özarslan, bölücülük ve bölgesel özerkliğin Türk iç hukuku bakımından açık bir yasak olduğunu belirtti. MHP Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Bahadır Bumin Özarslan, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, Kobani olaylarına ilişkin davada yaptığı özerklik açıklamalarına tepki gösterdi. Özarslan yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde suni bir şekilde tartışılan özerklik meselesinin, Selahattin Demirtaş’ın yargılandığı davada verdiği, “Bir yönetim modelini savunmak, bölücülük olamaz.” şeklindeki ifade ile bir kez daha gündeme getirildiğini bildirdi. Özarslan şu ifadeleri kullandı:
"Demirtaş mahkemede verdiği ifadede 'Demokratik özerkliği savunmaya devam edeceğiz.' şeklinde bir beyanda bulunmuştur. Bu yolla bir kere daha açık bir bölünme taraftarlığı yerine, dolaylı bir yaklaşım tercih edilmiştir. Bir devlet, özerkliğin herhangi bir türünü benimsemek ve iç hukukunun bir parçası hâline getirmek zorunda değildir. Bu yönüyle bakıldığında özerklik, uluslararası müdahaleye de kapalıdır."
'ANAYASA'YA AYKIRILIK TEŞKİL EDER'
"Demirtaş’ın mahkemede verdiği, 'Bir yönetim modelini savunmak, bölücülük olamaz.' şeklindeki ifade bölücülüğün açık/gizli taraftarları için bir kurtuluş kapısı olamaz. Anayasa’ya açık aykırılık teşkil eder." diyen Özarslan açıklamasına şöyle devam etti:
"Bölücülük ve bölgesel özerklik, Türk iç hukuku bakımından açık bir yasaktır. Anayasamızın amir hükümleri karşısında, hukuken ölüdür ve diriltilmesi de mümkün değildir. Bir başka deyişle iki ölüden bir canlı, iki yanlıştan bir doğru çıkmaz. Aksi yöndeki çabalar, boşa bir çırpınıştır. Bu çırpınışı, yerli ve özellikle yabancı ortaklarına güvenerek yapanlar için bir kez daha şunu hatırlatalım. 1923’te süresiz olarak imzalanmış ve uluslararası toplumun tamamı için bağlayıcı olan Lozan Antlaşması ile bunun bir izdüşümü olarak düzenlenmiş Türk iç hukuku var olduğu müddetçe ki 'ebed müddet' var olacaktır, bu hevesler kursakta kalmaya mahkûmdur."