Müfredat dışına çıkıp anadil dersi vermişlerdi... Eğitim-Sen'li öğretmenlerin başvurusu reddedildi
Anayasa Mahkemesi, mensubu oldukları sendikanın aldığı karar doğrultusunda "bir ders saatinde anadilin anlam ve önemini belirtecek şekilde ders işleme" eylemine katılan öğretmenlerin, yaptıkları bireysel başvuruda ifade özgürlüğünün ihlal edilmediğine karar verdi.
Eğitim-Sen üyesi bazı öğretmenler sendikanın aldığı karar doğrultusunda 22 Şubat 2016 tarihinde "bir ders saatinde anadilin anlam ve önemini belirtecek şekilde ders işleme" eylemine katıldı. Söz konusu eylem nedeniyle öğretmenler hakkında inceleme başlatıldı ve eylemlerinin sendikal faaliyet kapsamında yer almadığı, eğitim-öğretim faaliyetlerini protesto eder mahiyette olduğu gerekçesiyle haklarında kınama veya aylıktan kesme cezaları verildi. Başvurucuların anılan disiplin cezalarının iptali talebiyle idare mahkemelerinde açtıkları davalar kabul veya retle sonuçlandı. Bu kararlar üzerine yapılan istinaf başvurularında bölge idare mahkemeleri, verilen disiplin cezalarını uygun bularak davaların reddine kesin olarak karar verdi. Bunun üzerine öğretmenler de Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
KARARIN GEREKÇESİ
Başvuruyu inceleyen Yüksek Mahkeme, ifade özgürlüğünün ihlal edilmediğine karar verdi. Anayasa Mahkemesi kararının gerekçesinde, "Öğretmenlerin görevlerini yerine getirirlerken hiçbir şekilde siyasi ve ideolojik amaçlı beyanda ve eylemde bulunamayacakları, bu eylemlere katılamayacakları belirlenmiştir. Mevcut başvuruda öğretmen olan başvurucular görevleri esnasında müfredatta yer almayan bir konuyu -üstelik devletin bu alandaki politikalarına ve belirlediği esaslara aykırı olarak- derste işlemek suretiyle dile getirmiştir. İdari ve yargısal makamlarca bu eylem biçiminin kamu görevlilerinin tarafsızlığı ve devlete bağlılığı ile bağdaşmadığı değerlendirilmiştir. Başvurucular, verilen görevi kusurlu olarak yerine getirmek veya görevi aksatmak fiillerinden dolayı kınama veya aylıktan kesme cezalarıyla cezalandırılmıştır. Başvurucuların eylemleriyle ilgili olarak en ağır ceza yerine daha hafif cezaların tesis edilmesi karşısında orantılı bir müdahalede bulunulduğu sonucuna ulaşılmıştır." denildi.