MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı'dan milli çıkış Tasarrufa giden her döviz pahalılık olarak dönüyor

MÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı seçilen Mahmut Asmalı, başkan yardımcıları ile birlikte derneğin İstanbul'daki genel merkezinde bir sohbet toplantısı düzenledi. Burada faiz indirimi ve kur artışına ilişkin görüşleri sorulan Asmalı, “Faizlerin iki yönü var. Getiri yönü ve maliyet yönü. Sanayiciyi ilgilendiren maliyet yönü yani kredilerdir. Dolayısıyla faizlerin yüksek olması üretim maliyetlerinin yüksek kalmasına neden olmakta ve enflasyonun yüksek çıkmasını sağlamaktadır. Sanayici ve iş insanları derneği olarak bizi ilgilendiren kısmı da burasıdır. Faizler ne kadar düşerse üretim maliyetleri de kredi faizlerinin gevşemesine bağlı olarak aynı miktarda düşecektir. Bu durum enflasyonun düşmesine katkı sağlayacaktır. Bu bağlamda yatırımların, üretimin ve istihdamın önündeki en büyük engel olarak gördüğümüz faiz oranlarının düşürülmesini destekliyoruz” dedi.

ENFLASYONUN 5-6 PUAN ÜZERİNDEKİ FAİZE KARŞI

“Kur artışlarını mutlaka faiz artırarak dizginleyeceğiz” söylemini doğru bulmadıklarını kaydeden MÜSİAD Başkanı Asmalı, kur tarafına ilişkin bir soru üzerine ise, “Ben inşaat mühendisiyim ve Katar'da üretim tesisimiz var. Kur artışları bizi etkilemiyor demek doğru olmaz. Ham maddeye gelen artışlar, kura bağlı olarak artıyor. Kur artışlarının tek ve en önemli dizginlenme sebebini faiz artışı olarak görmüyoruz. Enflasyonun 5-6 puan üzerinde faiz olması gerektiği görüşüne katılmıyoruz” ifadesini kullandı. ABD, Brezilya, Hindistan AB gibi G20 ülkelerinden örnek vererek enflasyon faiz ilişkisine işaret eden MÜSİAD Başkanı Asmalı, dolarizasyona ilişkin bir soru üzerine de, şunları söyledi: “İnsanlarımız tasarruf yapınca ya altın ya döviz alıyor, bunun değişmesi lazım. Bireysel tasarrufların yönelebileceği araçlara ihtiyaç var. Bunlar üzerinde çalışıyoruz. İnsanların şunu bilmesi lazım; bugün aldığınız her döviz hayat pahalılığı olarak karşısına çıkabiliyor. Elektriği, arabayı, doğal gazı pahalı alıyor. Bu algı değişmeli diye düşünüyorum.”

Başkan Asmalı ayrıca, bazı imalatçıların bir yıllık kapasitesini kapattığını, kapasite oranlarının yüzde 80'lerin üzerine çıkmasıyla birlikte yatırımların gündeme geleceğini bunun için de faizlerin düşük olması gerektiğini ifade etti.

ENFLASYONUN ÜZERİNDE MAAŞ ARTIŞINI DESTEKLİYOR

Çalışanların daha iyi maddi koşullar altında çalışması, hayatlarını daha müreffeh bir şekilde sürdürmeleri, alım güçlerinin artmasının; en az onlar kadar, işverenler olarak kendilerini de memnun edeceğini belirten MÜSİAD Başkanı Asmalı, şunları aktardı: “Bu bağlamda 2022 yılı için belirlenecek asgari ücret zammının, işveren üzerindeki asgari ücret vergi yüklerinin bir kısmı azaltılmak sureti ile mutlaka yıl sonu enflasyon oranının üzerinde olması gerektiğini düşünüyoruz. Çalışanların bu dönem enflasyon karşısında ezilmemesini ve enflasyonun üzerinde bir maaş artışını destekliyoruz. Bütün yükün işveren kesimine yüklenmesini ise doğru bulmuyoruz. Enflasyon kadar işveren, onun üzerindeki kısmı kamu tarafından karşılansın.”

YERLİ HAM MADDE İÇİN TEŞVİK SAĞLANMALI

Bütün dünyada yaşanan ham madde ve ara malı fiyat artışlarına yönelik bir soruyu cevaplandıran MÜSİAD Başkanı, “Ham madde teşvikleri artırılmalı. Talep patlaması ve enflasyon artışı var. Dünyada ham madde tedariği hepimizin malumu. Türkiye'nin stratejik ham maddelerini yurt dışına belli bir kota ile satılması gerekir, diye düşünüyoruz. Yurt dışından ithal ettiğimiz ara malı ve ham maddeler var. Bunlara bağlı çalışan yüz binlerce insan var. Bunların tedariğinde olumsuzluğun ekonomiye bedeli olur. Ham madde ve ara mamül yatırımlarının teşvik edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

RAFLARDAKİ ARTIŞLARA KARŞI ÜCRET ARTIŞI LAZIM

İstihdam konusunda enine boyuna bir eğitim raporu hazırladıklarını da kaydeden MÜSİAD Başkanı, “Sanayiciler ara eleman arıyor. Bir arkadaşımız İŞKUR'a ilan veriyor. Bir kaynakçı ve mühendis için; mühendis kadrosu için 200 kaynakçı için bir başvuru geliyor. Kaynakçı daha yüksek fiyat veren başka firmayı tercih ediyor” diyerek, istihdam piyasasındaki açık iş ve iş gücü uyumsuzluğuna işaret etti. Raflardaki fiyat artışlarının orta ve dar gelirli kesimi zora soktuğunu dile getiren MÜSİAD Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle tedarik zincirinde yaşanan sorunlar, pandemi nedeniyle ertelenen talebin artması, dünyada yaşanan enerji krizi, ham madde girdilerindeki artışlar, fiyat artışlarına etki etti. Bu noktada üretici kesimde de sıkıntılar var. Onların da desteklenmesi lazım. Üretici kesim şehirlerde yaşamaya başladı. Üretim alanları boşaldı. Ülke biraz daha özellikle pandeminin getirdiği etkiler atlatıldıkça ülkede enflasyonun ve faizin aşağı gelmesiyle bir miktar fiyatlar ucuzlar ama tedbir noktasında dar gelirli kesimin makul bir ücret artışı ile rahatlatılması gerektiğini düşünüyoruz. Köylünün köyü terk etmemesi için akıllı tarım ve köy projemiz var. Raporu geliştirerek tavsiyelerimiz olacak.”

MERKEZ BANKASI UYUM İÇİNDE ÇALIŞMALI

MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı'nın faiz ve enflasyon konusunda dile getirdiği görüşlere uyarınca Merkez Bankası'nın enflasyon hedeflemesinden vazgeçmesi gerekeceğini bu anlamda 2001 sonrası IMF direktifleri ile şekillenen Merkez Bankası politikalarında ve görev tanımında da değişiklik konusunda görüşleri olup olmadığını ve Merkez Bankası'nın bağımsızlığı tartışmaları konusundaki görüşlerini sorduk. Merkez Bankası'nın kuruluş amacının paranın istikrarını sağlamak olduğunu ifade eden MÜSİAD Başkanı, “Bir takım araçlar kullanılıyor. Siyasiler de halka hesap vermek zorunda. Bu manada merkez bankalarının siyasilerle uyumlu çalışması esastır. Uyumlu çalışması gerektiği de düşünüyoruz. Zaman zaman merkez bankaları ile merkezi hükümetler arasında çatışma veya uyum sağlayamama oluyor. ABD'de Trump zamanında, Japonya'da Abe zamanında oldu ve merkez bankası başkanı görevinden ayrıldı. Abartılacak hadiseler değil. Kurumların uyum içinde çalışması şart, hassas dönemlerde kurumlar arası farklılıklar olursa büyük tehlike getirir. Bütün ekonomik kurumların uyum halinde çalışmasının doğru olacağını düşünüyoruz.”