Nahit Hanım'ın Orhan Veli'ye son mektubu! "Bir de sevgilim vardır pek muteber"

Şair Orhan Veli, 1914 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Melih Cevdet ve Oktay Rifat'la birlikte Türk şiirinin en önemli hareketlerinden birisi olan Garip hareketini kurdu. Orhan Veli'nin başlattığı bu akım çağdaş Türk şiirini sadeleştirdi ve halkla buluşmasına olanak sağladı. 

Orhan Veli'nin İstanbul-Ankara arasında geçim sıkıntılarıyla, zorluklarla geçen yılları trajik bir ölümle sona erdi. Orhan Veli Ankara'da belediyenin kazdığı bir çukura düşerek 14 Kasım 1950'de hayatını kaybetti. 

Orhan Veli'nin "bir de sevgilim vardı pek muteber" diye şiirinde bahsettiği Nahit Hanım'ın son mektubu gün yüzüne çıktı. İşte Orhan Veli ve Nahit Hanım'ın hikâyesi. 

ORHAN VELİ'NİN GİZLİ ÂŞKI 

CUMHURİYET KADINI NAHİT HANIM

"Bir de sevgilim vardır pek muteber
İsmini söyleyemem
Edebiyat tarihçisi bulsun"

Orhan Veli'nin Ben Orhan Veli şiirinde "bir de sevgilim vardır pek muteber" dediği gizli âşkı ise Nahit Hanım. Dönemin edebiyat çevrelerinde yer alan Nahit Hanım, tam anlamıyla bir Cumhuriyet kadını olarak nitelendiriliyor. Sanat ve edebiyat ortamlarında Nahit Hanım olarak bilinen Nahit Gelenbevir 1909 doğumlu. Nahit Hanım 2002'de vefat ediyor. İstanbul ve Ankara'da öğretmenlikle geçiriyor ömrünü. İki evlilik yapıyor. İlk evliliğini Milli Eğitim Müfettişliği ve Devlet Güzel Sanatlar Müdürlüğü gibi görevlerde bulunmuş eğitimci Halil Vedat Fıratlı ile yapıyor. Fıratlı'dan ayrılan Nahit Hanım daha sonra Şair Arif Damar'la evleniyor.

"RÖNESANS GİBİ KADIN"

Samet Ağaoğlu "Rönesans gibi kadın", Cemal Süreya ise "Cumhuriyet dönemi küçük burjuva duyarlığının anası" olarak nitelendiriyor Nahit Hanım'ı. Öyle ki Sabahattin Ali'nin "Melankoli" şiirini Nahit Hanım için yazdığı iddia edilir. 

NAHİT HANIM'IN ORHAN VELİ'YE YAZDIĞI SON MEKTUP

Orhan Veli'nin ismini söyleyemediği sevgilisi Nahit Hanım'a yazdığı mektuplar gün yüzüne çıktı. YKY tarafından "Yalnız Seni Arıyordum" adıyla çıkan kitapta Nahit Hanım'ın Orhan Veli'ye yazdığı ancak şairin ölümü nedeniyle gönderemediği o son mektup: 

NAHİT HANIM: "CEVAPSIZ MEKTUP YAZMAK ÇOK GARİP OLUYOR"

"Orhan, cevapsız mektup yazmak çok garip oluyor. Geçen akşam seni rüyamda gördüm. Ankara’ya gitmişsin. Sana Dora iş bulmuş... Seni acaba Ankara'da mı diye düşündüm. Mektuptan herhalde benim çok sıkıntılı olduğumu anlamış- sındır. Elimden geldiği kadar muhite uymaya ve neşeli görünmeye çalışıyorum. Bu mektubuma cevap yaz. Yılbaşında tatil olursa Ankara'ya gitmeyi düşünüyorum. İstanbul'da sefil oluyorum. Yatağım gözümde tütüyor. Sen yakından bilirsin. Zaman zaman evden ne kadar sıkılırdım. İşte böyle, her şey tersine... Senin Ankara'ya gitmeye niyetin var mı? Tabii bütün bunlar şimdilik düşünülecek şeyler. Yılbaşına epey zaman var.

Nahit Hanım ve Orhan Veli

"YENİ ŞİİRLERİ İSTİYORUM"

Bana çok ender mektup yazdığına göre uzun yaz. Ben sana cevap istediğim zaman bildiririm. Yeni şiirlerin varsa gönder. Şiire de hasret kaldım. Meğerse ihtiyaçmış. Mektubun taahhütlü olsun. Ne yapıyorsun? Nasıl vakit geçiriyorsun? Behzatları gördün mü? Herkese ayrı ayrı selam söyle. Sabahattin Bey'e, Mualla Hanım'a, Fuat Ömer'e. Velhasılıkelamı herkese. Dora Ankara'da mı? Bugün cumartesi. Mektepte benden başka kim- se yok. Çocuklar bahçede bir maç dinliyorlar, saat dört buçuk. Beş buçukta mütalaaya girecekler. Bugünlük kimse gelmezse onlara ben bakacağım. Ben yazacak bir şeyler bulamıyorum. Ancak kendimden bahsedebildim. O da hayli sıkıntılı iş. Senden muhakkak mektup bekliyorum. Uzun olsun, baştan savma olmasın. Yeni şiirleri istiyorum. Gözlerini öperim."

Nahit

Edirne-12 Kasım 1950