Nazım Hikmet Yahya Kemal için ne dedi?
Nazım Hikmet'in Yahya Kemal'in ölümü üzerine yazdığı mektup gün yüzüne çıktı.
Nazım Hikmet'le Yahya Kemal arasındaki ilişki her zaman merak konusu oldu. Yahya Kemal'in bir dönem Nazım Hikmet'in hocası olduğunu biliniyor. Ancak, Yahya Kemal'le annesi Celile Hanım arasındaki duygusal yakınlığa, Nazım Hikmet'in "Hocam olarak girdiğiniz bu eve babam olarak giremezsiniz" notuyla tepki göstermesi bu hoca öğrencilik ilişkisini sona erdiriyor.
"DELİ DİVANE OLMUŞTUM"
Yahya Kemal bu aşkı şöyle anlatıyor:
"1916 yılından 1919 yılına kadar bir kadına deli gibi âşık oldum. Bu kadın yazın adada otururdum. Ben de orada idim. Deli divane olmuştum. Sonbahar'da Nişantaşı'ndaki evini düzenlemek için İstanbul'a inerdim. 1916 Sonbaharı'nda yine İstanbul'a iniyordu. Ben müthiş mustariptim. Artık vapur giderken iskeleden mendil sallamalar, ağlamalar…O gidinceye kadar Ada dopdolu idi…Gider gitmez benim için boşalıverirdi…"
ÖMRÜNÜN SONUNA KADAR EVLENMEDİ
Nazım Hikmet'in en yakın arkadaşı Vâlâ Nureddin olayı şöyle anlatıyor:
"Söz Celile Hanım ile Nazım'dan açılınca, Yahya Kemal lafı değiştirir, sorulara cevap vermezdi. Şunu da belirteyim ki, Celile Hanım ikinci defa evlenmiş ama Yahya Kemal ömrünün sonuna kadar evlenmemişti. Nazım'ın dilinden Yahya Kemal adını birçok defa işitsem de annesiyle ilgili sohbetlerine şahit olmadım. Ama bir olayı bizim evde de anlattığını çok iyi hatırlıyorum."
"TELGRAF ÇEKECEK ADRESİM YOK"
Araştırmacı Haluk Oral, #tarih dergisinin Temmuz 2017 yılında Nazım Hikmet'in Yahya Kemal’in ölümü üzerine Moskova’dan eşine yazdığı, hiç yayımlanmamış mektubunu yayınlamıştı:
“Canım karıcığım. Dün gece radyoda dinledim: Yahya Kemal ölmüş. Büyük şair. Hocalarımdandı da, hem de çok şey öğrendiğim hocalardan. 73 yaşındaymış. Bir hayli zaman uyuyamadım. Yahya Kemal gençliğimdi biraz da. Büyük şair, usta. Telgraf çekeyim dedim… Kime? Ne tuhaf şey ne garip hâldeyim, Yahya Kemal’in ölümünden duyduğum acıyı, halkıma bildirmek için telgraf çekecek adresim yok. İşte böyle. Hava bu sabah açtı. Günlük güneşlik. Senaryoya başlıyacağım. Kafam bomboş, yüreğim keder dolu ağzına kadar, böyle bir ruh hâliyle senaryo yazmağa başlamak nasıl olacak bilmiyorum, ama başkaca çarem de yok, çalışmak lâzım, yaşamak için değil, unutmak için, dalıp dalıp gitmemek için, düşünmemek için kötü kötü. İşte böyle gülüm. Kusura bakma, senden uzaklık, sensizlik başta, muhacirlik, hattâ benimkisi gibi kardeş evinde de olsa, sevdiğim, inandığım bir dünyada da olsa, yazdımdı ya, ölümden beter. İşte böyle, ömrüm seni sevmekle nihayet bulacaktır. Rahmet Yolları Kesti’nin Fıransızcasını aldım. Hasretle.
Nâzım”