Altaylı'nın avukatı da savcıyı hedef aldı

Enver Altaylı'nın avukatı Dilara Yılmaz, iddianamenin Nizamettin Afşar ve Zihni Çakır'ın ifadeleri üzerine kurgulandığını öne sürdü. Yılmaz “Zihni Çakır, Nuri Gökhan Bozkır'ı müvekkilim aleyhine ifade vermesi için yönlendiriyor. Sayın savcı bunun neresinde? Zihni Çakır'ın ve savcı Zafer Ergün’ün HTS trafiğini istiyoruz.” dedi.

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin aralarında Fetullah Gülen, Mustafa Özcan, Enver Altaylı ve Levent Göktaş'ın da bulunduğu 10 sanığın yargılanmasına devam edildi. Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen yedinci duruşmada sanık avukatları savunmalarına devam etti. Hablemitoğlu’nu tasarlayarak öldürmeye azmettirmekle suçlanan eski istihbaratçı Enver Altaylı'nın avukatı Dilara Yılmaz savunmasına geçmeden önce, "Müvekkilim bu duruşmaların en başında iddiaya dayanak eylemin kendisine anlatılmasını talep etmişti. Somut olarak hangi eylemlerle suçlandığımızı sorduk. Ancak mahkemeniz bu hususa cevap vermeyip iddianameyi okuyabileceğini söyledi. Bu iddianame somut bilgiler ortaya koysaydı mahkeme bu anlatımı kolay şekilde yapabilirdi." ifadelerini kullandı.

İDDİANAMEYE KURGU BENZETMESİ

Yılmaz'ın bu ifadeleri üzerine mahkeme başkanı, "Biz gerekçeli kararımızda sadece bu şahıs şu eylemi yapmıştır diyebiliriz." dedi.

Yılmaz, Enver Altaylı gibi iddianameyi yazan Cumhuriyet savcısını hedef aldı: "Savcı Zafer Ergün’ün kötü niyetle hareket ettiğini savunmamızda açıklayacağız. İddianamede neredeyse bütün kurgu müvekkilimiz üzerine kurulmuştur. Ancak müvekkilimizin ek ifadesine iddianamede yer verilmemiştir. Müvekkilimizin sorgusundaki beyanları eksiksiz şekilde iddianamede yer almamıştır. İddianameye konulmayan ifadesinde müvekkilimiz, 'Sayın savcı siz bana karşı iyi niyetle hareket edemezsiniz çünkü 18 Ağustos 2017'de dijitallerime el konulup arama kararı verilmiştir. O tarihte soruşturma dosyasında benimle ilgili hiçbir delil yoktu. Dijitallerime el koydurma kararı veren kişi savcı Zafer Ergün'dür.' demiştir. Müvekkilimizin bu şekilde tutuklanmasına ve yargılanmasına sebebiyet verilmiştir ve kendisi bu dosya kapsamında cezaevindedir. Yine savcı, ifadenin alındığı gün Enver Altaylı, 'Dilara Yılmaz avukatımdır' demesine rağmen ifadelerini CMK avukatı ile almaya çalışmıştır. Sorgu sırasında müvekkilime soyut sorular sorulmuştur."

AYDINLIK'IN HABERİ GÜNDEME GELDİ

Sorgu sırasında Zihni Çakır ile ilgili bölümü Aydınlık Gazetesinde okuduklarını ifade eden Yılmaz, "Sorguda 'Aydınlık Gazetesi böyle bir şeyden bahsediyor' dedik. Dosyada bunun olup olmadığını sorduk. Savcı, 'Yok öyle bir şey' dedi. İddianame Nizamettin Afşar ve Zihni Çakır'ın ifadeleri üzerine kurgulanmıştır. Bu iddianamenin iyi niyetle hazırlandığını söylememiz nasıl mümkün olabilir. Enver Altaylı ile ilgili somut bir veri yok. Kendisiyle ilgili sanki baştan hüküm verilmiş gibi delil yaratılmaya çalışılmıştır. Zihni Çakır, Nuri Gökhan Bozkır'ı müvekkilim aleyhine ifade vermesi için yönlendiriyor. Sayın savcı bunun neresinde? Zihni Çakır'ın ve savcı Zafer Ergün’ün HTS trafiğini istiyoruz. Bütün Türkiye’nin HTS trafiği istenildiyse bu iki kişinin de HTS raporları dosyaya girmek zorunda." şeklinde konuştu.

İSİM VERMEDEN DARBECİ GENERALLERİ HATIRLATTI

Davanın sanıklarından Nuri Gökhan Bozkır'ın sorgu sırasında işkenceye maruz kaldığına ilişkin beyanlarda bulunduğunu hatırlatan Yılmaz, "Böyle bir işkence iddiası sonrasında bu iddia gerçek olmasa bile savcılığın harekete geçmesi gerekiyordu. Ancak bu işkence iddialarıyla ilgili harekete geçilmedi. Bunun dışında basında işkence gören orgenerallerin fotoğrafını görmüyor mu Türkiye? Basit bir işkence şüphesinde bile derhal harekete geçilmelidir. Yargı otoritelerinin iddia konusuyla ilgili bilgi sahibi olması yeterlidir." dedi.