Netanyahu tehdit etti! Şam yönetimi sessiz
Binyamin Netanyahu, Suriye'nin Suriye Ordusu’ndan tamamen arındırılmasını istedi. Netanyahu’nun açıklamaları bölgede protesto dalgası yarattı. Süveyda ve Dera halkı bugün meydanlara iniyor. Yerel halk İsrail’in açıklamalarına tepki gösterirken, Şam hükûmeti İsrail işgaline karşı hâlâ sessiz
GAZETE HABERLERİ
Editor
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, işgal altında tuttukları Suriye'nin güneyinin Suriyeli askerlerden tamamen arındırılmasını talep etti, “İsrail'in Suriye'nin güneyinde Suriye ordusunun varlığına müsamaha göstermeyeceğini” belirtti.
Askeri mezuniyet töreninde konuşan Netanyahu, “Heyet Tahrir Şam (HTŞ) veya yeni Suriye ordusu güçlerinin Şam'ın güneyindeki bölgeye girmesine izin vermeyeceğiz. Güney Suriye'nin, Kuneytra, Dera ve Suveyda vilayetlerinin tamamen askerden arındırılmasını talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı. Netanyahu ayrıca bölgedeki Dürzilerle ilgili de açıklamalarda bulunarak, “Suriye'nin güneyinde Dürzi mezhebine yönelik herhangi bir tehdide müsamaha göstermeyeceğiz.” dedi.
HALK BUGÜN PROTESTO DÜZENLEYECEK
Netanyahu’nun sözleri sonrası bölgede protesto çağrıları yapıldı. Dera ve Süveyda halkı bugün meydanlara inecek. Dün de bölgede birçok yerde çeşitli gösteriler düzenlendi. Sokağa çıkan halk, Netanyahu'nun açıklamalarını “Suriye'nin içişlerine bariz bir müdahale ve ulusal egemenliğin ihlali” olarak değerlendirdi. Protestocular, gösterilerin “her türlü dış müdahaleyi reddetmek” ve “Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve siyasi bağımsızlığını koruma” amacıyla düzenlendiğini belirtti.
Netanyahu'nun “Güney Suriye'deki Dürzi toplumuna yönelik herhangi bir tehdide müsamaha göstermeyeceğiz ve onları korumaya kararlıyız” sözleri ise gözlemciler tarafından “mezhepsel ayrılıkları körükleme ve nifak tohumları ekme” girişimi olarak yorumlandı. Yerel halk protestoların “yabancı müdahaleye karşı çıkma” ve “bölgenin her türlü yasadışı yabancı varlıktan arındırılması” talebine odaklanacağını belirtti.
ŞAM’DAN TEPKİ YOK
1974'te İsrail ile Suriye arasında Golan Tepeleri'nde askerden arındırılmış bir tampon bölge oluşturulmasını öngören bir ateşkes anlaşması imzalanmıştı. Ancak İsrail ordusu, Esad yönetimine karşı başlayan iç savaşın ardından tampon bölgedeki Suriye topraklarını kontrol etmeye başladı ve bölgenin ötesine geçti.
Bölge sakinleri, İsrail'in topraklarına girdiğini, kontrol noktaları kurduğunu, izinsiz tutuklamalar yaptığını, ev baskınları düzenlediğini ve yolları kapattığını bildiriyor.
İsrail Güvenlik Bakanı Yisrael Katz da “ordunun Suriye'nin Hermon Dağı'nda iki, tampon bölgede ise yedi üs inşa ettiğini” duyurmuştu. HTŞ liderliğindeki Suriye Geçiş Hükûmeti ise İsrail’in işgaline sessizliğini koruyor. HTŞ Lideri Ahmed Şara, 8 Aralık’ta Şam yönetimini ele geçirdiğinde İngiliz kanalı Sky News’a verdiği röportajda İsrail’in işgaline karşı koymayacaklarını belirterek şöyle yanıt vermişti: “Suriye yeni bir savaşa girmeyecek. İnsanlar savaştan yoruldu. Ülke yeni bir savaşa hazır değil.” Fakat HTŞ liderliğindeki Suriye Geçiş Hükûmeti geçen haftalarda Suriye’nin güneyinde Hizbullah güçleri ile yoğun bir çatışma yaşadı.
Şara’nın, İsrail’le savaşmaktan kaçınırken, Hizbullah’a karşı çatışmaya girmesi dikkat çekti. Daha önce yaptığı açıklamalarda da esas hedeflerinin İran ve direniş grupları olduğunu vurgulamış, hatta göreve gelir gelmez “direniş grupları” kamplarının derhal boşaltılmasını emretmişti. Şam yönetimi bugün Netanyahu’nun açıklamalarına yönelik sessiz tavırlarını korumaya devam ediyor. İsrail Başbakanı’nın işgalci tavrına yönelik hükûmetten resmi bir açıklama yapılmadı.
DÜRZİLER: DIŞ MÜDAHALEYE KARŞIYIZ
Dürzilerden oluşan Cebel el-Arab Özgürler Birliği Komutanı Şeyh Süleyman Abdulbaki, Süveyda’da yaptığı açıklamada, Suriye'nin iç işlerine dış müdahaleye karşı olduklarını belirtti. “Biz Suriyeliyiz, kimliğimiz Suriye'dir ve vatanımızı inşa ederek barış içinde yaşamak istiyoruz.” diyen Abdulbaki, taleplerinin tüm Suriyelilerin beklentileriyle aynı olduğunu vurguladı.
Şara’nın gündeminde Süveyda var
HTŞ Lideri Ahmed Şara, Süveyda’nın önde gelen siyasetçilerinden Mahir Şerafeddin ile bir araya geldi. Suriye yerel basınında yer alan haberlere göre, görüşmenin ana gündem maddesi Süveyda oldu. Yaklaşık bir buçuk saat sürdüğü belirtilen toplantının ardından Şerafeddin, “Yapılması gereken, devleti Süveyda'ya getirmek değil, Süveyda'yı devlete getirmektir.” açıklamasında bulundu.
Süveyda halkının devletin yeniden inşa sürecine dahil edilmesi gerektiğini vurgulayan Şerafeddin, Şara’nın “Tüm rahatsızlıklar giderilecek” mesajı verdiğini aktardı. Şara, ülkede beklenen ekonomik iyileşmenin kapsamlı ulusal kalkınma planları çerçevesinde Süveyda’yı da kapsayacağını teyit etti. HTŞ, 8 Aralık’ta Şam’da yönetimi devralmasına rağmen Dera ve Süveyda’da kontrolü sağlayabilmiş değil. Bölge halkı, HTŞ’nin yönetimine karşı çıkarken, Suriye’de adil bir seçim yapılana kadar hiçbir grubun topraklarında varlık göstermesini kabul etmeyeceklerini açıklamıştı.
17 Şubat da Şam’da Suriye Halkı Suriye’nin güneyindeki İsrail işgaline dikkat çekmek için protesto düzenlemişti. Halk, “Suriye’nin zenginlikleri işgalciler için ganimet değil!” ve “Kuneytra işgalciler için bir ödül olmayacak!” pankartları taşımıştı. Bugün de Dera ve Süveyda’da halk İsrail’i protesto etmek için sokağa çıkıyor.
Değerli Aydinlik.com.tr okurları.
Aydinlik.com.tr ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Aydinlik.com.tr bunlardan sorumlu tutulamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.