Nihat Genç ayrılık sürecini yazdı: OdaTV ruhen satıldı
OdaTV’den ayrılan yazar Nihat Genç, kurduğu VeryansınTV sitesinde bir yazı kaleme aldı. OdaTV’den ayrılma gerekçelerini anlatan Genç, yayınlardaki değişikliğe dikkat çekti.
“Yanıtlıyorum! Odatv satıldı mı?” başlıklı yazıda Genç, seçim döneminde sitede CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’yla ilgili ardı ardına haberler yayımlandığını belirtti. Seçim çalışmalarının başlamasıyla OdaTV’ye ‘tekinsiz’ bir şekilde yüzlerce İmamoğlu haberi akmaya başladığını söyleyen Genç şöyle devam etti:
‘İMAMOĞLU CAMDAN BAKTI’
“İmamoğlu yolda yürüdü, İmamoğlu, pencereden baktı, gibi, İmamoğlu’nun her hareketinin ‘haber’ yapılmaya başlanmasıyla ODATV’de yazıp çizenlerin içine büyük bir ağrı girdi. (...) Sözcü, Halk TV, Cumhuriyet ve ODA TV aynı telden İmamoğlu haberlerini şartsız koşulsuz denetimsiz ve sanki ‘teslim olunmuş’ gibi vermeye başladı. On yıl gibi süre ODA TV’de yazıp çizen Nihat Genç için bu ‘ağrı’ sadece ‘beyinde’ değil aynı zamanda bir ‘kalp’ ağrısıydı. Sevip okşayıp yere göre koyamadığımız ODA TV, bir yerlere mi (daha ağırını yazmaya dilim varmıyor) teslim olmuştu.” Haberlerin kaynağına değinen Genç şu ifadeleri kullandı: “Bu olayı çözmek için zihnim şöyle bir muhakeme yürüttü, çok uzun zaman önce işsiz kalan ve aynı zamanda ODA TV’de de yazıları çıkan Murat Ongun, İmamoğlu’nun Beylikdüzü günlerinde danışmanı olmuştu. Murat Ongun ‘bizimkilerin’ dostu ve arkadaşıydı ve İmamoğlu’nun basın danışmanıydı. İmamoğlu haberlerinin merkezi olsa olsa Murat Ongun olmalı, yani, İmamoğlu haberlerinin elekten ve testten ve eleştiriden ve editöryodan geçirilmeden ODA TV’ye saat başı dakika başı girmesine sebep başka ne olmalı, aklım almıyor.”
‘GAZ KAÇIRMAYA BAŞLADI’
Ayrılmadan önce uzunca bir süre yazı yazamadığını ifade eden Genç “İmamoğlu haberleriyle ODA TV arasında neler döndü, bilemiyorum, ama çok tuhaf şeyler olduğunu kestirebiliyorum, ki, çok geçmeden bugünlerde ODA TV, İmamoğlu gibi ‘gaz’ kaçırmaya gözden güçten düşmeye başladı. Ve ODA TV’ye on yıllarca karşılıksız destek veren yazarçizer kadrosu ODA TV’nin çok bozulduğunu içten içe huzursuzlukla utana sıkıla konuşmaya başladı. Bu ağrı, masum bir ağrı değil, cumhuriyetçi muhalifleri ortadan ikiye bölen ve bir tarafını siyasi olarak ‘açılımcı’ çizgiye sokan büyük bir yarılma ve çok derin bir ağrı, sözde Kemalistleri gardıropçuları Atatürk posterciliği yapan siyasilerin maskesini düşüren bir ağrı” diye konuştu.
HACİRE ANAYA İTİMAT YOK PKK’YA VAR
Genç, OdaTV’nin Diyarbakır’da oğlunu PKK’nın elinden almaya çalışan Hacire Ananın eylemini veriş biçimini de eleştirdi ve şöyle konuştu: “Mesela, geçen hafta, ODA TV’de ODA TV’nin yön ve yörüngesinin tayininde kıstas olabilecek çok ağrılı bir haber gördük, Diyarbakırlı bir anne, Diyarbakır HDP binası önünde PKK’ya ‘oğlumu geri verin’ diye kendi başına bir eylem yapıyor. ODA TV, devreye girdi ve PKK’ya yakın bir haber ajansına dayanarak acılı kadının eylemini manipüle eden bir haber yaptı. ODA TV, PKK’ya yakın kaynağa dayanarak, dedi ki, dağa kaçırıldığı söylenen çocuğu ailesi evlendirmek istiyormuş, evlenmemek için kaçtı.
Oysa bildiğimiz ODA TV, PKK’ya yakın kaynağa değil bilakis acılı anneye dayanarak haber yapabilmeliydi. “Yetmedi, Kaftancıoğlu’na güzelleme haberleri? Felaketimiz olan şey işin en acı tarafı ODA TV yaptığı bu manipüle haberlerin bilincinde olması. Selam sabah yanıma yaklaşan dünkü gün birlikte çalıştığımız ne kadar arkadaş varsa artık çekinmeden yüzüme karşı ‘Nihat, ODA TV’ satıldı mı, demeye başladı, bu utanç duyulacak soru karşısında, verebildiğim cevap: ‘Hayır, bilmiyorum, editör kadrosuna toz kondurmam laf ettirmem, ancak şu kesin bilgi: ODA TV ruhen satıldı’.”