11 Ocak 2025 Cumartesi
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Nöbetçilerin destanında yaşayacak

EMİNE SAĞLAM AKFIRAT

Nöbetçilerin destanında yaşayacak
A+ A-

Sosyalist Parti, 1 Şubat 1988 tarihinde kuruldu. Ben de kurucular arasındaydım. O dönem, İl Yönetim Kurulu Üyesi, İdari Sekreter ve Örgütlenme Bürosu üyesiydim. Osman Kuruca da partimizin Örgütlenme Bürosu Başkanıydı. Partimiz kurulduktan sonra Türkiye çapında örgütlenme atağı başlatılmıştı. Hızla İstanbul ilçelerini kurmaya başlamıştık. İlk kurulan ilçelerimizden birisi Ümraniye’ydi. Özay Gökçe, 1988 Nisan ayında Ümraniye ilçe sekreteri oldu. Özay’ımızı o yıllardan bu yana tanıyorum. Tabi o zamanlar lüle lüle kıvırcık saçları vardı. Saçları yıllar içerisinde dökülse de yüreğinin sıcaklığı, emekçiliği, partiye ve davaya bağlılığı hiç değişmedi.

Daha o yıllarda insanlık davasını özünde kavrayan, “Partisiz olmaz bu işler. Bir tuğla da benim koymam gerekir” diyenlerdendi. İşin felsefesini özümseyen, yolun uzun olduğunu bilen, insanlık kervanında yürüyen yol dervişlerdendi.

Nöbetçilerin destanında yaşayacak - Resim : 1

BEN DEĞİL BİZ

Özay Gökçe bir yandan çok çabuk sinirlenirdi. Ama öfkesi uzun sürmezdi, hemen vicdanı devreye girerdi. Kızdığı şeyler de sıradan meseleler değil, toplumsal vicdansızlık, haksız davranışlar, 'ben' egosu ve partiye zarar veren tutumlar olurdu. Arkadaşlarının arasında bu davranışları gördüğünde hiddetlenir, hemen o anda müdahale eder ve doğrusunu söylerdi.

Örneğin Genel Başkanımız cezaevine girdiği dönemde, görevsiz kaldı ve hemen İl Yönetiminden görev talep etti. O dönem Erkan Önsel İstanbul İl Başkanımızdı. İl yönetimimiz Özay’ın talebini değerlendirdi ve il yönetim kuruluna alındı. Bir yönetim kurulu toplantısında, yönetici bir kadın arkadaş herkesi eleştiriyor, sürekli kendisini övüyordu, “Ben şunu yaptım, ben bunu yaptım” diye. Toplantı onun benmerkezci tutumuyla anlamsız bir yere doğru gidiyordu ki Özay arkadaşımız orada tavrını koydu. “Bizim kültürümüzde de parti kültürümüzde de ben kavramı yoktur, biz kavramı vardır. Kendini bu kadar övme” diye müdahalesi hâlâ aklımdadır.

YAŞAMLA BARIŞIK CAN ARKADAŞ

Çok şakacıydı. Çok sevdiklerine inanılmaz şakalar yapardı ve ardından bıyık altından kıs kıs gülerdi. Yaşamla tamamen barışık, kendisiyle barışık, çevresiyle barışık can arkadaşımızdı. Onun varlığı ve yaşam tecrübelerinden bütün arkadaşlarımıza örnektir. Özay’ın hiç çift yaşamı olmadı; evde nasılsa, partide de oydu. Partide nasılsa evde de oydu.

Oğlum Işıkgün Akfırat ve kızım Çiçek İlsever’e hem amca hem de baba yarısı olmuştur. Çiçek, Özay amcasını şu şekilde hatırlıyor; “Sevgili Özay abim için ne diyebilirim ki. Sosyalist Parti döneminde beni partiye götürürdünüz. Başka çocuk olmadığından tek başıma kaldığımda bir masaya oturup resimler yapardım. Her seferinde gelip ‘gel seninle oyun oynayalım’ derdi. En çok da el kızartmaca oynardık. İlk defa ondan öğrenmiştim o oyunu. Benim için yalnızlığımın gittiği en mutlu olduğum anlardandır. Yıllarca onu her gördüğümde el kızartmaca oyununu hatırlar yalnızlığıma su serpmiş, mutlu anlarımı hatırlatırdı. Hatta başka çocuklarla bu oyunu oynadığımda hep o anı düşünerek oynamış, o çocuklara da içimdeki o tebessümü yansıtmışımdır. Eşime bile sıkkın olduğunda gel el kızartmaca oynayalım demişliğim vardır. Sevgili Özay abimden kalan çocukluğumun tebessümünde küçücük bir hatıra.”

YAŞAMI ÖRNEK

Bütün arkadaşların dediği gibi Özay Gökçe, Partimizin, bu toprakların kültürü ve büyük insanlık felsefesiyle yetiştirdiği bayrak gibi bir arkadaşımızdır. Genel Başkanımız, “Özay Gökçe, Vatan Partisi ve insanlık mücadelesinin vicdanındaki sonsuz nöbetçisidir” demişti. Onun yaşamı, nice nöbetçilerle, yeni destanlar yazılmasına örnek olacaktır.”

Son Dakika Haberleri Özay Gökçe